Year's traduction Turc
26,541 traduction parallèle
Senior year summer reading.
Son sınıf yaz okuması.
I swear to God, I pay that school 26 grand a year just to keep him away from me.
Yemin ediyorum, sırf benden uzak kalması için o okula senelik 26 bin ödüyorum.
Horace Pete, this bar, previously owned by Horace Wittel, deceased one year ago today.
Horace Pete's, bu bar önceki sahibi Horace Wittel, bir yıl önce bugün vefat etti.
It was the same last year in London. It was, indeed.
- Geçen sene Londra'da da aynıymış.
And it's highly lucrative, considering you only work a few months a year. Yeah.
Sadece birkaç ay çalıştığını düşünürsek gayet de karlı.
But it's the one day a year that's just all about you.
Yılın sadece bir günü ilgi odağı sen oluyorsun ama.
The shower's been leaking for a year, and I can't seem to get anybody to fix it.
Duş bir yıldır su akıtıyor, kimse tamir edemedi.
It's just like last year.
- Bunu mu sevdin?
He's been famous for it since first year. His behavior toward girls...
Ne yapacağım ben?
"He's already in fourth year, but is trash that still creeps on girls."
"Bu pislik 4. sınıfta ama hâlâ kız peşinde."
Well, how am I supposed to do that when I've been locked away in a cement hole for the past year? !
Son bir yıldır tıkılıp kaldığım beton delikten bunu nasıl yapmış olabilirim acaba?
So what would you say the probability is that a man with poor eyesight who hasn't fired a gun in over a year could shoot a man dead center mass with a Beretta model 86 from 60 feet away in a dark environment?
Bir yıldır eline silah almamış, gözleri iyi görmeyen birinin karanlık bir ortamda on sekiz metreden bir insanı kütle merkezinden vurma ihtimali nedir sizce?
There's a really great hospital there for Emma, and she needs to be monitored a lot in the first year.
Orada Emma için çok iyi bir hastane var ve ilk senesinde sürekli gözlenmesi gerek.
So he comes over and works and, um, usually takes his shirt off after a while, and when you look at a man's 84-year-old body and you see the skin turn red and then sweaty with the work that he's doing
İş yapmaya geldiğinde genelde bir süre sonra gömleğini çıkarırdı. Adamın 84 yıllık vücuduna, kırmızıya dönmüş cildine baktığında ve hayatı boyunca yaptığı gibi işiyle uğraşırken ter kana battığını görürdün.
His wife died, is all, and he needed somebody, and here I came, this fucked-up divorced older lady, and I'm showing half of my vagina to his 84-year-old dad.
Eşi öldü. Birine ihtiyacı vardı ve ben ortaya çıktım. Boşanmış berbat yaşlı kadın.
You know, there was an eight-year war between Iraq and Iran, we had wiped out Saddam's forces in a matter of weeks.
İran ile Irak arasında 8 yıl süren bir savaş olmuştu. Biz ise birkaç hafta içinde Saddam'ın tüm güçlerini yok etmiştik.
I was deployed for a year giving advice on air operations in Iraq and Afghanistan, and when I was returning home after that, the assignment I was given was to go to U.S. Cyber Command.
Irak ve Afganistandaki hava operasyonlarında danışmanlık,... yapmak görevi verilerek bir yıllığına merkezden ayrıldım. Bu süre sonunda tekrar geri dönerken bana verilen,... görev ABD Siber Komuta Merkezine gitmek oldu.
- I think it's been a year.
- Bir sene oldu galiba.
So, with apologies to Miss Liza Minnelli, we'll table the parade for now and see what we come up with next year.
Bayan Liza Minnelli'nin affına sığınarak yürüyüşü şimdilik iptal edip önümüzdeki sene tekrar masaya yatıracağız.
It's my third dream about him this year.
Bu sene üçüncüdür rüyama giriyor.
This whole past year, it's like the ground's made of straw. I'm just gonna fall through.
Bu yıl ince buzda yürüyormuşum, düşüverecekmişim gibiydi.
It's a 90-year-old institution, and it's important to people.
90 yıllık gazete, birçok kişi için önemi büyük.
That's a sitting governor, agreeing to a two year prison sentence.
Halen görevi başındaki bir vali, 2 yıl hapsi kabul ediyor.
Diane, my second year... we argued something similar to this... a bribery case?
Diane, ben ikinci sınıftayken... buna benzer bir dosya vardı. Bir rüşvet davası mıydı?
Alex... I don't know if you've noticed, but Pierce is the guy who's been sleeping on the other side of your bed for the last year.
Alex fark ettin mi bilmiyorum ama Pierce son bir yıldır yatağının diğer tarafında uyuyan adam.
Josh Goldstein is several inches shorter and a whole year younger than me, and he's a man now?
Josh Goldstein benden birkaç santim kısa ve bir yaş daha küçük, şimdi adam mı oldu?
It's just like it's a cross between a 5-year-old and Tigger.
Beş yaşındaki bir çocukla kaplan arasında bir yürüyüşün var.
Her business is up almost 20 % year to date.
Yıl içinde işleri neredeyse % 20 oranında artmış.
The software designers have acknowledged they're having problems with false positives, which is why the company has settled a few lawsuits last year.
Yazılım mühendisleri yanlış pozitif sıkıntıları olduğunu doğruladılar. Ki şirketleri geçen sene boyunca bu yüzden birçok davayla uğraşmış.
Of the 700 crime guns traced back to Gloria last year, more than 200 were linked to shootings within a mile of my motel.
Geçen seneki 700 silahlı çatışma Gloria's ile ilişkili bulunmuş. Bunların 200'den fazlası da motelimin çevresinde gerçekleşmiş.
Up 3.4 % over the previous year.
Önceki yıla göre % 3,4 artış mevcut.
A 4,000-year-old ceremonial vessel used in fertility rites.
Bereket ayinlerinde kullanılmış 4000 yıllık bir tören kasesi.
And also, on the inside of this particular pot, researchers found remnants of 8,000-year-old olive oil.
Ayrıca bu özel çanağın içinde araştırmacılar 8.000 yıllık zeytinyağı kalıntısı buldular.
But first, let's see if anyone knows what I was doing here a year and a half ago.
Ama önce, bir bakalım 1.5 sene önce burada ne yaptığımı bilen biri var mı.
I've been working with Cary now as a fellow name-partner for a year.
Cary ile yaklaşık bir senedir isim ortağı olarak çalışıyoruz.
For a year now, I've been experiencing terrible pain during intercourse.
Bir yıldır, cinsel ilişki sırasında acı çekiyorum.
Every first-year law student takes it.
Her birinci sınıf hukuk öğrencisi bunu alır.
I HAD A WARM BED TO SLEEP IN FOR THE FIRST TIME IN A YEAR, BUT AFTER A WEEK OR SO, SHE CHANGED.
Bir yıldır ilk defa sıcak bir yatağım olmuştu, ama bir hafta kadar sonra değişti.
Yeah. It's open to any resident, any year.
Kaçıncı yılları olursa olsun bütün asistanlara açık.
Oh, but we're "not his type," which is a shame, because I really wanted some of that 50-year-old video-game-addict money.
Ama biz onun tipi değiliz çok kötü oldu, çünkü o 50 yaşındaki oyun bağımlısının parasında gözüm vardı.
You've already had more sex just today than Caroline's had all year.
Bugün bile Caroline'ın yıl boyunca seviştiğinden daha çok seviştin.
And, I mean... I was around for what happened this time last year... when you lost Samuel.
Demek istediğim geçen yıl yaşadıklarınız sırasında hastanedeydim.
It's been a year and a half, and there's so much more to go.
Bir buçuk yıl oldu. Çok daha fazlası olacak.
You can tell, I mean, she's... she's maybe having a litter a year.
Belli oluyor, belki yılda bir doğum yapmış.
That's the second Tyson this year.
Sağlam diş işi çıkarmış.
This abductor - he takes Sophie. The following year, Alice Webster.
Adam önce Sophie'yi, bir sonraki yılda Alice'i kaçırmış.
Last year, Mr Herz was accused of the abduction of British schoolgirl Alice Webster...
Geçtiğimiz yıl Bay Herz, İngiliz kız öğrenci Alice Webster'ın kaçırılışında suçlu bulunmuştu.
.. as her abductor and claimed she's been held with another girl... It's been a year now.
Neredeyse bir yıl oldu.
How does that six year old know that there are toys.. but her uncle's private parts is not a toy to play with?
6 yaşındaki bir çocuk amcasının özel yerlerinin oynayacak bir oyuncak olmadığını nasıl bilsin?
You know you got handsomer since last year?
Geçen seneden bu yana daha yakışıklı olduğunu biliyorsun değil mi?
Even if it's only once a year.
Sevilmek güzel bir şey.