You're still in love with her traduction Turc
64 traduction parallèle
You're still in love with her.
Ona hâlâ aşıksın.
You're still in love with her, ain't you?
Hala ona âşıksın, değil mi?
I guess it's because you're still in love with her
Bence hala o kızı sevdiğin için bunu yapıyorsun
You sure you're not just still in love with her?
Hâlâ ona âşık olmadığına emin misin?
You're still in love with her.
- Ona hala aşıksın.
You're still in love with her.
Hala ona aşıksın.
- You're still in love with her!
- Ona hala asıksın!
You're still in love with her.
O'na hâlâ aşıksın.
You're still in love with her.
Sen hâla ona âşıksın.
And you're still in love with her.
Ve ona hâlâ aşıksın.
But you're still in love with her?
Peki ona hala aşık mısın?
Diane Wittlesey's mother died, you comfort her... and I make it into this big thing like you're still in love with her.
Diane Wittlesey'nin annesi öldü sen de onu teselli ettin... ve sanki sen ona hala âşıkmışsın gibi olayı büyüttüm.
You make it sound like you're still in love with her.
Hala ona aşıksın.
- You're still in love with her.
- Ona hâlâ âşıksın.
Well, you're still in love with her.
Ona hala aşıksın.
You're still in love with her.
Sen hala ona aşıksın.
- No. I think you're still in love with her.
Bence sen ona hala aşıksın.
Then you tell me you haven't thought about her in five years when, as sick as it is, you're still in love with her.
Sonra da, onu yıllardır düşünmediğini, ama hala sevdiğini söylüyorsun.
You're still in love with her.
Hâlâ O'na aşıksın.
You're still in love with her.
Ona hala aşıksın.
- You're still in love with her.
- Hala O'na aşıksın.
- You're still in love with her.
- Sen ona hala aşıksın.
You're still in love with her, right?
Hala ona aşıksın değil mi?
I mean, you're still in love with her?
Ona hala aşık mısın?
You're still in love with her.
Hala ona âşıksın.
- You're still in love with her?
- Ona hala aşık mısın?
You're still in love with her.
Sen ona hala aşıksın.
- You're still in love with her.
- Halen ona aşıksın. - Ne?
You. You're still in love with her.
Sen. Halen ona aşıksın.
- What else did she say? - She said to say that you've been ignoring her and that you're clearly still in love with Sally,
- Onu reddettiğini ve hala Sally'yi sevdiğini söylememi istedi.
All this time and you're still in love with her!
Bütün olanlardan sonra hala ona aşıksın!
You're still in love with her.
Hâlâ ona âşıksın.
No, the way you talk about her... It's like you're still in love with her.
Ondan bahsediş şeklin sanki ona hâlâ âşık gibisin.
You're both in love with her, and that's the only reason she's still alive.
İkiniz de ona aşıksınız ve kızın hayatta kalma sebebi bu.
You're still in love with her, aren't you?
Ona hala aşıksın, değil mi?
You're still in love with her, aren't you?
Ona hâlâ âşıksın değil mi?
You're still in love with her, aren't you?
Ona hâlâ aşıksın, değil mi?
And that you're still in love with her.
Ama ona hâlâ aşıksın.
That must have been awful, to find the man that your daughter's engaged to, your precious Debbie is about to marry, having sex with the woman you're still in love with in the office where you've done it with her, possibly over the same desk.
Berbat bir şey olmalı biricik Debbie'nizin nişanlı olduğu ve evleneceği adamı ofiste sevdiğiniz kadınla sevişirken hatta muhtemelen aynı masanın üstüne yakalamış olmanız çok acı vermiş olmalı.
What did Dr. Thana's girl do? To keep him in love with her till now, even after she's dead you think too much, you're still young.
Dr. Thana'nın kızı ne yaptı da onun aşkını öldükten sonra bile tutabildi.
Even after 8 years, you're still in love with her, isn't it?
8 yıl sonra bile ona aşıksın, değil mi?
Looks like you're still in love with her.
Sende onu seviyormuşsun gibi görünüyor
You're still in love with her, aren't you? What?
- Onu hâlâ seviyorsun, değil mi?
You're still in love with her?
- Onu hâlâ seviyorsun, değil mi?
Let's start with Laurel, since you're still in love with her.
Sen ona hâlâ aşık olduğun için Laurel ile başlayalım. - Aramızdaki pek çok şeyin suçlusu benim ama ikinizin arasındakilerden değilim. - Sen de aşıksın.
You're still in love with her.
Onu hâlâ seviyorsun.
Let's start with Laurel, since you're still in love with her.
Hadi Laurel'dan bahsedelim, madem ona hala aşıksın.
Would you say you're still in love with her?
- Ona hala aşık mısın?
- You're still in love with her.
- Ona hala aşıksın.
You... you're still in love with her.
Sen sen ona hâlâ aşıksın.
And now you've realized you're still in love with her, so what are you waiting for? It's V. Day.
Artık sende hâlâ ona âşık olduğunu fark ettiğine göre neyi bekliyorsun?