You can go home now traduction Turc
245 traduction parallèle
You can go home now.
Evine gidebilirsin.
You can go home now.
Artık evinize gidebilirsiniz.
You can go home now.
- Ama ben...
- You can go home now.
- Artık eve gidebilirsin.
Okay, you can go home now.
Pekâlâ, artık evine gidebilirsin.
Sure, you can go home now.
Elbette, artık eve gidebilirsin.
Well, you can go home now.
Eve dönebilirsin.
You can go home now.
Şimdi evine gidebilirsin.
That'll be all for you, Bessie. You can go home now. - But I-
- Tamam Bessie, artık evine gidebilirsin.
You can go home now.
Şimdi eve gidebilirsin.
You can go home now
Gidebilirsiniz artık
Come on. You can go home now.
Evinize gidebilirsiniz.
It's okay, you can go home now.
Tamam, artık eve gidebilirsin.
You can go home now.
Evinize gidebilirsiniz.
You can go home now.
Artık gidebilirsin.
You can go home now.
Sen eve gidebilirsin.
I'm sorry we had to put you through this, Andy. You can go home now.
Buna zorladığımız için üzgünüm Andy.
You can go home now. Take a shower.
Şimdi eve gidebilirsin.
The doctor says you're all better ;, you can go home now.
Doktorlar iyi olduğunu söylüyorlar, artık evine dönebileceksin.
Yes, you can go home now.
Şimdi eve gidebilirisiniz.
You can go home now.
Artık eve gidebilirsin.
You can go home now.
Evinize gidebilirsiniz
You can go home now.
Artık evine gidebilirsin.
Go home, I can't see you now.
Eve git, seni şu an göremem.
Now maybe you know why I hate to go home... why I live in the library... why I can't dance or kiss girls, or look anybody in the eye.
Belki şimdi, neden eve gitmek istemediğimi neden kütüphanede yaşadığımı neden dans edemediğimi veya kimsenin gözüne bakamadığımı anlamışsındır.
You can go on home now.
Artık evine gidebilirsin.
Now you can go home.
Şimdi eve gidebilirsiniz.
You're not crazy after all. Now I can go home to Florida.
O kadar da deli değilsin.
You better go home now and get some sleep while you can.
Eve gidip vaktin varken biraz uyusan iyi olur.
Brigitte is dead too, did you know? All I can do now is go home.
Artık bütün yapabileceğim eve gitmek.
- So you can go home right now? - Oh, yeah.
- Böylece sen de evine şimdi gidebilirsin, değil mi?
You can all go home now!
Hepiniz evinize gidebilirsiniz şimdi!
Now, maybe in order to do it, you have to go to the Sahara... and maybe you can do it at home.
Belki belli bir sırada yapılmalıdır, önce Sahra'ya gitmelisindir belki evde de yapabilirsin.
That's all right. You can go on home now.
- Sorun değil, evime kendim gidebilirim.
Marcie, you can take your prizes and go home right now, or you can risk what you've won so far, send your husband back into our torture chamber, and go for our super grand prize.
Marcie, hediyeleri alıp, şimdi hemen eve gidebilirsin veya şimdiye kadar kazandığını riske edip kocanı işkence odasına geri gönderip ve süper hediyemiz için yarışabilirsin.
How can you go home now?
Şimdi bırakıp nasıl gidersin?
The castle is your home now, so you can go anywhere you like except the west wing.
Şato artık senin evin, istediğin gibi dolaşabilirsin batı kanadı hariç.
You can't go home now.
Şu anda eve gidemezsin.
You think you can just go home now with your illegitimate child and your thief lover? Just tell all these good folks you've been lying to them for a year?
Buradan çıkıp, gayri meşru çocuğun ve hırsız sevgilinle eve gideceğini ve bu insanlara, bir yıldır yalan söylediğini söyleyebileceğini mi sanıyorsun?
Now you and the other kappa can go home.
Sen ve diğer kaplumbağalar artık eve dönebilir.
If you're gonna smart-ass me, you can just go on home right now.
Eğer bana iyilik yapmak istiyorsan, dosdoğru eve gidebilirsin.
Now you can go home to Cleveland for a well-deserved rest.
Artık Cleveland'daki evinize dönebilirsiniz. Dinlenmeyi hak ettiniz.
If you can't tell your father, then I'm telling your mother... she's gotta go home right now'cause I can't take this anymore.
Eğer babana söyliyemediysen, ben annene söylüyorum.. Artık evine dönmeli çünkü ben dayanamıyorum.
Now, go home! All of you...,... until you can play nice.
Şimdi evinize gidin, hepiniz, güzelce oynayabilene kadar.
In the meantime, the best thing you can do right now is to go home in case she calls, all right?
bu arada, şu anda yapman gereken şey eve gidip aramasını beklemek, tamam mı?
Maybe we can all go home now. I know you're obsessed with this theory of yours but the truth is I've never thought of Joey in a romantic context.
Biliyorum, bu düşünceye kafanı takmış durumdasın... ama işin aslı şu ki Joey " Ia ilgili romantik düşüncelerim hiç olmadı.
Now, please, set all systems to pilot control and you can all go home.
Şimdi lütfen bütün sistemleri otomatik kontrole ayarlarsanız hepiniz eve gidebilirsiniz.
You can get dressed and go home now.
Eve gidebilirsin.
Now, all you niggers and nigger-lovers, you can go home!
Zenciler ve zenci severler yallah evinize!
You can eat whatever you want now, but when we go back home, it's egg whites and Lean Cuisines.
Şu an ne istersen yiyebilirsin, Ama eve dünunce Yumurta akı ve Lean Cuisines.
Now, get better, so you can go home and enjoy your retirement.
Şimdi, iyileşin, böylece eve gidip emekliliğinizin keyfini çıkarın.