You get me out of here traduction Turc
1,238 traduction parallèle
Can you get me out of here? - No.
Beni buradan çıkarabilir misiniz?
So, either you get me out of here immediately... or you find another guy who knows as much as I do... and who's willing to spill it.
Yani ya beni derhal buradan çıkarın... ya da benim bildiklerimi bilen ve ötmeye hazır olan başka birini bulun.
Can you get me out of here?
Beni buradan çıkarabilir misiniz?
- Can you get me out of here? ANGEL :
- Beni buradan çıkarabilir misin?
Can you get me out of here?
Beni buradan çıkarabilir misin?
Then you get me out of here.
Ve sen beni buradan çıkaracaksın.
Can you get me out of here?
Beni buradan çıkarır mısın?
If you don't want me to call the police, get out of here.
Polisi aramamı istemiyorsan, çek git!
It is, and you can sit there feeling sorry for yourself or you can get up and help me figure out a way to get us out of here.
Oluyor, sen de burada oturup üzülebilirsin, ya da buradan kaçmanın bir yolunu bulmama yardımcı olursun.
You have to get me out of here.
Beni buradan çıkarman gerekiyordu.
Look, if it'll get me out of here any quicker, I'll show you.
Bakın, beni buradan daha çabuk çıkaracaksa size göstereceğim.
Unless you want me to get the cop at the front door you'll get out of here now.
Kapıdaki polisi çağırmamı istemiyorsan hemen git.
I'm gonna be out of here in five minutes to go back to my cell, and you'll get rid of me for the night.
Beş dakika sonra hücreme döneceğim, sende bu gece benden kurtulacaksın. Tamam mı 452?
So what do you say you give me five hundred dollars, and I get out of here before anybody gets more upset than they already are?
Şimdi neden bana 500 dolar vermiyorsunuz, ve ben de kimse daha fazla üzülmeden buradan gitmiyorum?
You give me your word... you won't harm the women and children... and I'll get you out of here
Bana söz ver kadın ve çocuklara zarar gelmeyeceğine dair ben de seni buradan çıkartacağım
You can tell me to get out of here if you want.
Buradan gitmemi söyleyebilirsin.
You gotta get me out of here.
Beni buradan kurtarmalısın Phoebe. Bu kadınlar manyak.
You gotta get me out of here.
Beni buradan çıkarmalısın.
What did you do to get me out of here? Diego.
Beni buradan nasıl çıkardın?
Promise me if anything happens to me... you'll get ma out of here.
Söz ver bana, eğer bana birşey olursa... annemi buradan götüreceksin.
Okay, get out of here before you make me cry.
Tamam, beni ağlatmadan buradan kaybol.
You got to get me out of here, buddy.
Beni buradan kurtarmalısın arkadaşım.
Okay, then you and me, we got to get him out of here again and we got to do it before tomorrow.
- Hayır - Tamam, onu dışarı çıkartmalıyız yarından önce
All right, then do me a favor... stop asking me all these stupid questions about going to see mom's grave, and I guarantee you I'll get you out of here with her tonight.
- Bana iyilik yap bunu kes - Annenin mezarına gidersen, garanti ediyorum
You've gotta get me out of here!
Beni buradan çıkarmalısınız!
You've got to get me out of here before they come back!
Onlar geri gelmedene beni buradan çıkarmalısınız!
- You've got to get me out of here!
- Beni buradan çıkarmaya geldin!
You have to help me get out of here.
Buradan çıkabilmem için yardımına ihtiyacım var.
By the time I get back, you better be out of here. Do you hear me? !
Geri döndüğümde buradan gitmiş olsan iyi olur.
Mark, listen to me, you should get out of here.
Beni dinle Mark, buradan gitmelisin.
Call me whatever you like, just get me out of here.
Sen ne dersen de ama çıkar beni buradan.
Do you really think you can make me get out of here?
Gerçekten beni buradan çıkarabileceğini mi sanıyorsun?
But I think you told me what I wanted to hear so you could get out of here.
Ama bana bir an önce odamdan çıkabilmek için duymak istediklerimi söylediklerini düşünüyorum.
Well, what about you, then? L-le - just let me get you out of here.
En azından seni buradan götürmeme izin ver.
You've gotta get me out of here, Angel, please.
Beni buradan çıkarman gerek Angel, lütfen.
But if you'll just sit tight and be patient, me and mine will get out of here before you know it.
Ama sakince oturup sabırlı olursanız, ben ve benimkiler, siz farkına bile varmadan buradan gitmiş olacağız.
Why don't you take these precautions off of me and I can get the hell out of here?
Neden güvenlik önlemlerini çıkartmıyorsun ve ben de buradan çekip gitmiyorum?
Help me figure out a way to get you off of here.
Seni oradan çıkartmanın yolunu bulmama yardım et.
You have got to get out of here because I am closing... and you are not going to schmooze me into forgetting that I'm closing.
Şimdi çıkman gerek, çünkü kapatıyorum. Beni konuşturarak dükkânı kapatacağımı unutturamazsın.
You make me so sick. Just get out of here!
Midemi bulandırıyorsun.
- Come on, Iet me get you out of here.
Gel hadi, seni buradan uzaklaştıralım. Haydi.
Which do remind me, we get up out of here... you need to drop that shit down a storm drain.
Bak ne diyeceğim, buradan işi bitirip çıktığımız da o haltı bir yerlere fırlatıp atacaksın tamam.
Maybe it's me, maybe I didn't explain the rules of the game very well but if you don't get out of here in less then two minutes we're gonna be turned into tasty chewy people bits.
Bana mı öyle geliyor bilmem ama oyunun kurallarını iyi açıklayamadım galiba. İki dakika içinde buradan çıkmazsak lezzetli yemeklere dönüşeceğiz.
But you must give me your word you'll get me out of here.
Ama beni buradan çıkaracağına dair söz vermelisin.
Lack of cooperation will make it very hard for me... to get you out of here and back to that girl of yours.
İşbirliği olmaması bunu çok zorlaştırıyor benim için... seni ordan çıkarmak ve kızına geri götürmek...
When you get out of here, promise me you'll let your hair grow?
Buradan çıktığında saçını uzatacağına söz verir misin?
You get that hand off of me... or we're gonna have one more missing person out here.
Çek elini üstümden... yoksa bir fire daha vereceğiz.
And I want to promise you... that when we get out of here, you can do anything you want to me, darling.
Ve sana, buradan kurtulduğumuzda... bana istediğin her şeyi yapabileceğine dair söz vermek istiyorum canım.
You got to get me out of here before this thing explodes or something, okay?
Bu şey infilak etmeden beni buradan çıkarmalısın, tamam mı?
I give 100,000 euro if you help me to get out of here
Buradan çıkmama yardımcı olursan, 100 milyon euro veririm.
You've got to get me out of here!
Beni buradan çıkarmalısın!