English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ Y ] / You mean the world to me

You mean the world to me traduction Turc

67 traduction parallèle
Since you are part of it, you mean the world to me.
Madem ki bunun bir parçasısın, benim dünyam senden ibaret. Bu asla değişmeyecek.
You mean the world to me
Sen benim için dünya demeksin
You mean the world to me.
Benim için dünyalara değersin.
" You mean the world to me.
Sen benim için çok önemlisin.
You mustn't go there either You mean the world to me, father!
Siz de gitmeyin. Sen benim için dünyalara bedelsin, baba!
You mean the world to me, do you understand that?
Benim için dünyalar demeksin, anlıyor musun?
You mean the world to me, Pýnar.
Bu yüzden Pınar, sen çok değerlisin.
You mean the world to me, man.
Benim için çok değerlisin dostum.
You know, you mean the world to me.
Biliyor musun, sen benim her şeyimsin.
"Priya, you mean the world to me!"
"Priya, bana dünyaları verdin"
You are a princess, I really, really mean that from the bottom of my heart, and you mean the world to me.
Sen prensessin, bunu tüm içtenliğimle söylüyorum,... sen benim için dünyalara bedelsin.
You mean the world to me.
Benim için dünyalar kadar önemlisin.
And you mean the world to me.
Ve sen de benim için dünyaya bedelsin.
You mean the world to me.
Benim için dünyalara bedelsin.
I'm your friend, and you mean the world to me.
Ben senin arkadaşınım ve benim için çok önemlisin.
Kindliness and sincerity... and, if you'll forgive me, modesty... mean more to a husband than all the wit and beauty in the world.
Nezâket ve samimiyet ve, affınıza sığınarak, tevazu bunlar bir koca için dünyadaki tüm akıl ve güzellikten daha önemlidir.
I mean no insult, but how do you expect me to describe a man who wants to play God... and have everyone else in the world run around and say, "Heil Hitler"?
Aşağılamak istemedim ama, Tanrı olmak isteyen biri nasıl tanımlanır dünyadaki herkes etrafında koşuşup,''Heil Hitler " derken?
Do you mean to go one way in the world and let me go another?
Dünyalarımızın ayrıldığını mı söylemek istiyorsun?
You mean more to me than anyone else in the world.
Benim için dünyadaki herkesten daha değerlisin.
Well, I mean, back in'38 it seemed to me there was only two choices... either you were a fascist and you conquered the world... or you were a Communist and you saved it.
Bana göre, 38 yılı öncesinde, iki seçeneğiniz vardı ya faşist olup, dünyayı fethedecektiniz ya da komünist olup, dünyayı kurtaracaktınız.
I don't mean to be crude or nothing, but you can have all the sunsets, horses, and fruit there is, just give me all the pussy in the world.
Kaba saba olmak istemiyorum, ama bütün gün batımlarını, atları ve meyveleri alabilirsiniz, ama bana dünyadaki bütün amları verin.
You... mean the world to me.
Benim için herşeysin.
It would mean a lot to me but, more than that, it would mean the world to Harry if you came.
- Seve seve. Benim için çok şey ifade ediyor. Ama daha da önemlisi partime gelirsen, Harry çok mutlu olur.
But seriously, you people just mean the world to me
Kızdan men kararı geldi. Yukarıya nasıl bu kadar hızlı çıktı anlayamadım.
But I'm performing any minute now, and it would mean the world to me if you and Mom were there to support me.
Ama, birazdan sahneye çıkmam lazım. Ve annemle bana destek olmanız benim için çok önemli.
You mean the world to me, Keith.
Benim için dünyalar kadar büyük bir anlam ifade ediyorsun Keith.
" you've come to mean the world to me.
Benim bütün dünyam sen oldun.
And if you could come, it would mean the world to me.
Gelirsen dünyalar benim olacak.
- Each of you guys mean the world to me.
- Her biriniz benim için dünyaya bedel.
You mean the whole world to me.
Benim için her şeyden çok değerlisiniz.
Did you mean it when you said you'd like to make me the happiest woman in the world?
Seni dünyanın en mutlu kadını yapacağım derken ciddi miydin?
When you're with a person that beautiful, the whole world is watching. I mean, when we walk into a restaurant, all eyes go to him. And right after him, they come to me.
O kadar güzel bir insanla beraberken bütün dünya izliyor, bir restorana girdiğimizde bütün gözler ona çevriliyor, ondan sonra bana bakıyorlar, ve ne düşünüyorlar sence?
Listen, I know what I did is completely fucked up, but you do mean the world to me.
Yaptığımın farkındayım, berbat bir şey ama sen benim için çok önemlisin.
I mean, you're the one who convinced me to embrace my double identity and inspire the world.
Yani beni iki kişiliğe bürünüp dünyaya ilham vermeye ikna eden sendin.
About that, I know how hard you worked for me to be a Bobcat and it'll always mean the world to me.
Benim Bobcat olabilmem için ne kadar uğraştığını biliyorum, bunun benim için anlamı da her zaman çok büyük olacak.
I'm going to marry Raj, and it would mean the world to me if you were there to give me away.
Raj ile evleneceğim, ve bunun anlamı benim için dünyalar demek Eğer orada olursan.
I mean, what you did, it means the world to me, so...
Yani benim için yaptığın şey bana çok şey ifade ediyor.
I MEAN, YOU'RE THE CLOSEST PERSON IN THE WORLD TO ME, BIOLOGICALLY.
Yani, sen dünyadaki bana en yakın insansın, biyolojik olarak.
It would mean the world to me if you guys could come.
Eğer gelirseniz, bana dünyaları verecek bu.
And when you say someone like me, do you mean someone from a part of the world that you fear... because simply you do not wish to understand?
Benim gibi biri dediğinizde dünyanın anlamak istemediğiniz bir yerinden geldiği için korktuğunuz biri mi demek istiyorsunuz?
Well, you do know in spite of everything, You still mean the world to me?
Biliyorsun her şeye rağmen, sen benim için dünyaya bedelsin.
I don't expect you to forgive me, but you're her dad, and if you can accept what I'm saying to you, it'd mean the world to me.
Beni affetmeni beklemiyorum, ama sen onun babası sın ve sana söylediğimi kabul edersen, benim için anlamı büyük olur.
They mean the world to me, but I think you need to make more friends, you know, go out, have some fun, huh?
Benim için çok önemliler. Ama bence başka arkadaşların da olmalı. Yani çıkıp biraz eğlenmelisin.
And though this goes against tradition, it would mean the world to me and to Emma if, instead of giving your best man's speech, Finn, you sing for us.
Geleneklere aykırı olsa bile, ben ve Emma için değeri çok büyük olur sağdıç konuşması yapmak yerine, Finn, bizim için bir şarkı söyle.
You mean more to me than anyone in the world.
Sen, bu dünyadaki en önemli şeysin benim için.
And it would mean the world to me if you would, uh... go on a date with me.
Benimle bir gece çıksaydın beni çok mutlu ederdin.
Ben... you mean more to me than anyone in the whole world.
Ben... bu dünyada benim için değerin herkesten daha fazla.
Soichi told me you mean the world to him.
Soichi bana senin dünyalar kadar değerli olduğunu söyledi.
Touch my heart and I promise you will mean the world to me
Gir gönlüme, o zaman sana söz sen benim dünyam olacaksın.
It would mean the world to me if you would be there... at my wedding.
Düğünüme gelirsen dünyalar benim olur.
You mean more to me than anything in the world, and I need you to believe me.
Benim için dünyadaki her şeyden çok daha önemlisin ve buna inanmanı istiyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]