You say that like it's a bad thing traduction Turc
78 traduction parallèle
God, you say that like it's a bad thing.
- Kötü bir şeymiş gibi konuştun.
You say that like it's a bad thing.
Neredeyse beni de öldürüyordu! Sanki kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun.
- You say that like it's a bad thing.
Kötü birşeymiş gibi söyledin.
You say that like it's a bad thing.
Bunu kötü bir şeymiş gibi söyledin.
You say that like it's a bad thing.
Bunu sanki çok kötü bir şeymiş gibi söyledin.
- You say that like it's a bad thing.
- Kötü bir şeymiş gibi söyledin.
- You say that like it's a bad thing.
- Kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun.
- Well, you say that like it's a bad thing, man.
- Sanki kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun, dostum.
You say that like it's a bad thing.
Bunu kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun.
You say that like it's a bad thing.
Sanki kötü birşey gibi söylüyorsun.
Now you say that like it's a bad thing.
Kötü birşeymiş gibi söyledin.
You say that like it's a bad thing.
Bunu kötü bir şeymiş gibi söylediniz.
- You say that like it's a bad thing.
Bunu kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun.
Caroline, you say that like it's a bad thing.
Caroline, sanki kötü bir şeymiş gibi konuştun.
You say that like it's a bad thing.
Sanki kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun.
You say that like it's a bad thing.
Sanki kötü birşeymiş gibi söyledin.
You say that like it's a bad thing.
Birileri kızacaktır. Bu kötü bir şeymiş gibi söyledin.
You say that like it's a bad thing.
Bu kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun.
- You say that like it's a bad thing.
Sanki kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun.
Well, you say that like it's a bad thing.
Bunu sanki kötü bir şeymiş gibi söyledin.
You say that like it's a bad thing.
Kötü bir şeymiş gibi söyledin.
you say that like it's a bad thing.
Sanki bu kötü bir şeymiş gibi söyledin.
You say that like it's a bad thing.
Sanki bu kötü bir şeymiş gibi söyledin.
You say that like it's a bad thing.
- Kötü bir şey sanki.
You say that like it's a bad thing.
Bunu kötü birşeymiş gibi söylediniz.
You say that like it's a bad thing.
Bu sanki kötü bir şeymiş gibi söyledin.
You say that like it's a bad thing.
Kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun.
You say that like it's a bad thing.
Ama beyaz adamlarla. - Kötü bir şeymiş gibi söyledin.
You say that like it's a bad thing.
Kötü bir şeymiş gibi söyledin!
You say that like it's a bad thing.
sanki kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun.
You say that like it's a bad thing. You totally took advantage of me.
bunu kötü birşeymiş gibi söylüyorsun zayıflığımı fırsat bildin.
You say that like it's a bad thing.
- Kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun.
You say that like it's a bad thing.
Ama bu madenin iflası demektir. Sanki kötüymüş gibi söyledin.
Oh, you say that like it's a bad thing, Justin.
Bunu sanki yanlış bir şeymiş gibi Söylüyorsun Justin.
- well, you say that like it's a bad thing.
Bunu kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun.
You say that like it's a bad thing, like I should miss the system we left behind.
Bunu kötü bir şeymiş gibi söyledin, geride bıraktığımız sistemi özlemem gerekirmiş gibi.
- You say that like it's a bad thing.
- Bunu kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun.
You say that like it's a bad thing.
Kötü bir şeymiş gibi söylediniz.
You say that like it's a bad thing.
Bunu sanki kötü bir şeymiş gibi söylüyorsun.
You say it like that's a bad thing.
Sanki kötü bir şeymiş gibi bahsediyorsunuz.
You say that like it's a bad thing.
Kötü olmuş gibi söyledin.
You say that like it's a bad thing.
- Sanki kötü bir şeymiş gibi söyledin.
You say that like it's a bad thing.
Sen gibi kötü bir şey olduğunu söylüyorlar.
You say that like it's a bad thing.
Bu sanki kötü birşeymiş gibi söyledin.
You say that like it's a bad thing.
Bunu sanki kotu bir sey gibi soyledin.
You say that like it's a bad thing.
Bu kötü bir şeymiş gibi söyledin.
You say that like it's a bad thing.
Bunu sanki kötü bir şeymiş gibi söylüyorsunuz.
Well, when you say it like that, it sounds like we did a bad thing.
Sen böyle söyleyince kötü bir şey yapmışız gibi oldu.
You say that like it's a bad thing, general.
Bunu kötü birşeymiş gibi söylüyorsun General.
You say that like it's a bad thing.
Bunu kötü birşeymiş gibi söyledin.
You say that like it's a bad thing.
Sanki bu kötü bir şeymiş gibi konuşuyorsun.