You still don't trust me traduction Turc
93 traduction parallèle
I tell you all my trade secrets, and still you don't trust me.
Tüm mesleki sırlarımı söylememe rağmen bana hâlâ güvenmiyorsun.
You still don't trust me, right?
Bana hala güvenmiyorsunuz.
Hey, you still don't trust me, do you?
Hâlâ bana güvenmiyorsun, değil mi?
- You still don't trust me.
- Hâlâ bana güvenmiyorsun.
I just saved your life, and you still don't trust me?
Az önce hayatını kurtardım. Bana hala güvenmiyor musun?
You still don't trust me?
Bana hala güvenmiyor musun?
To think, after all this time, all our lunches together you still don't trust me.
Bu kadar yediğimiz öğle yemeğinden sonra, hala bana güvenmiyorsun.
After all we did, you still don't trust me?
Geçirdiğimiz bunca olaydan sonra hâlâ bana güvenmiyor musun?
Well, you still trust me, don't you?
Bana hala güveniyorsun değil mi?
You still don't trust me?
Yine de bana güvenmiyor musun?
But if you wanna throw it all away because you don't trust me, then... then I am still gonna make you go to that doctor.
Ama bana güvenmeyip, her şeyi bir kenara atmak istiyorsan yine de seni zorla o doktora götüreceğim.
You still don't trust me.
Bana hâlâ güvenmiyorsun.
You still don't trust me, and I never once mentioned the fucking chips.
Bana hâlâ güvenmiyorsun, o lanet çipleri daha yazmadım bile.
- You still don't trust me.
- Bana hala güvenmiyorsun.
You still don't trust me.
- Hâlâ bana güvenmiyorsun.
This lovely dinner, sparkling conversation- - you still don't trust me?
Bu hoş yemek, göz kamaştırıcı sohbet... bana hala güvenmiyor musun?
You still don't trust me you rotten bastard?
Bana hala güvenmiyor musun aşağılık puşt?
I just saved your skin and you still don't trust me.
Daha şimdi hayatınızı kurtardım ve hala bana güvenmiyorsun.
You still don't trust me, do you?
Bana hala inanmıyorsun değil mi?
I mean, here I am thinking everything's going great... but you still don't trust me.
Buradayım, her şeyin yolunda gittiğini sanıyorum. Ama sen hâlâ bana güvenmiyorsun.
You still don't trust me?
Bana hâlâ güvenmiyor musun?
Why, because you still don't trust me?
Neden, çünkü hâlâ bana güvenmiyor musun?
You still don't trust me?
Hâlâ bana güvenmiyor musun?
And the fact that you don't believe me, the fact that we've been through everything that we've been through and that you still don't trust me on this, is, quite frankly, disturbing.
Bana inanmaman ve hala bana güvenmemen artık çok rahatsız edici olmaya başladı.
- You still don't trust me.
Bana hâlâ güvenmiyorsun.
You still don't trust me, do ya?
- Bana hâlâ güvenmiyorsun, değil mi?
You still don't trust me, do you?
Hala bana güvenmiyorsun, değil mi?
You still don't trust me after I just...
Bana hâlâ güvenmiyorsun demek.
You still don't trust me?
Bana hâlâ mı güvenmiyorsun?
And if you still don't trust me,
Ve eğer hâlâ bana güvenmiyorsanız,..
You still don't trust me.
Bana hala güvenmiyorsun
So, basically, you still don't trust me.
Yani açıkça, bana hala güvenmiyorsun.
You don't trust me still.
Hala bana güvenmiyorsun.
You still don't trust me?
Hala bana güvenmiyor musun?
After all this time, you still don't trust me?
Bunca zaman sonra, bana hala güvenmiyor musun?
And you couldn't tell me this because you still don't trust me?
Ve bunu hâlâ bana güvenemediğin için söyleyemedin?
I know you don't like me, but do you still not trust me?
Benden hoşlanmadığını biliyorum ama bana hâlâ güvenmiyor musun?
You still don't trust me, do you?
Bana hâlâ güvenmiyorsun, değil mi?
You still don't trust me after so long?
Bu kadar zaman sonra hala bana güvenmiyor musun?
After all this time, you still don't trust me.
Bunca zamana rağmen hâlâ bana güvenmiyorsun.
So this is over? And still you don't trust me?
Bana hâlâ güvenmiyor musun?
You still don't trust me.
Hala bana güvenmiyorsun.
You still don't trust me, brother? Would you?
- Bana hâlâ güvenmiyor musun kardeşim?
But I have been waiting for three years for you to tell me why you still don't trust me.
Ama bana hâlâ neden güvenmediğini söylemen için üç yıldır bekliyorum seni.
You still don't trust me.
Hâlâ bana güvenmiyorsun.
You still don't trust me, do you?
Hâlâ bana güvenmiyorsun, değil mi?
If yöu still don't trust me.. Then it's better that I die.
Eğer hala bana güvenmiyorsanız o zaman öldürün daha iyi.
After all this time, if you still don't trust me...
Bak, eğer hâlâ bunca zamandan sonra bana güvenmiyorsan- -
Why is that? I saved your life today... and you still don't trust me?
- Bugün hayatını kurtardım, hâlâ bana güvenmiyor musun?
Why do I get the sense you still don't trust me?
Bunu neden senin bana hala güvenmediğin anlamına almayayım?
After everything I've done, you still don't trust me?
Yaptığım onca şeyden sonra bana hala güvenmiyor musun?