You want to go home traduction Turc
934 traduction parallèle
Anna, if you want to go home, I'll take you.
Anna, eve gitmek istersen seni götürürüm.
I say again, Anna, if you want to go home, let me take you.
Tekrar söylüyorum Anna. Eve gitmek istersen götürürüm.
Do you want to go home or take another crack at Hollywood?
Eve dönmek mi, yoksa tekrar Hollywood'ta şansını denemek mi?
- Do you want to go home?
- Evine gitmek istiyor musun?
Are you sure you want to go home tonight?
Bu gece eve dönmek istediğinize emin misiniz?
Do you want to go home right away?
Doğruca eve mi gideceksin?
- Do you want to go home?
- Eve gitmek mi istersin?
You want to go home! And yet...
Demek eve gitmek istiyorsun!
Why do you want to go home?
Neden eve dönmek istiyorsun?
You want to go home.
Eve dönmek istiyorsun.
- You want to go home, don't you
- Evine geri dönmek mi istiyorsun?
You want to go home and pay taxes?
Eve gidip vergi mi verelim yani?
'Do you want to go home? No!
- Eve gitmek ister misin?
But you want to go home, too?
Sen de evine gitmek istiyorsun.
Don't you want to go home?
Eve gitmek istemiyor musun?
Just tell them you thought it over and you want to go home.
Düşündüğünü ve eve gitmek istediğini söyle.
You want to go home?
Eve gitmek mi istiyorsun?
I will finish the concert by myself, so I want you to go and hide at home.
Konserimi tek başıma bitireceğim. Sen eve gidip saklan.
Be reasonable. I want to as much as you do... but you've got to go home.
Ben de bunu en az senin kadar istiyorum ama şimdi eve gitmen gerekiyor.
I want to go home, I tell you!
Sana eve gitmek istiyorum dedim.
I wouldn't want to go home without you.
Sensiz eve dönmeyi istemem.
You'll want to go home in December.
Aralıkta eve dönmek isteyeceksin.
You're just scared. Shucks, I'll bet you'll both want to go home.
Öf, bahse girerim her ikiniz de eve gitmek isteyeceksiniz.
I want you to go home.
Ben, senin eve gitmeni istiyorum.
- You mean you want me to go home?
- Yani benim eve gitmemi mi istiyorsun?
You don't want to go home on that board do you?
Bobby, sen onunla tanıştın.
And I want to go home, as you'll be coming with me
Ve benimle geleceğin için ben de eve gitmek istiyorum.
I want you all to go home now and have a very Merry Christmas.
Şimdi hepinizden evlerinize gitmenizi ve iyi bir Noel geçirmenizi istiyorum.
I want you to go home to your parents.
Evine, ailene dönmeni istiyorum.
- You may want to go home some time.
- Evine dönmek isteyebilirsin.
Why did you buy a ticket to Ridgeville, if you didn't want to go back home?
Ridgeville'e gitmek istemiyorsan neden bilet aldın?
Yeah, too many of you guys want me to go home.
Evet, hepiniz eve dönmemi istiyorsunuz.
I want you to go home.
Eve gitmenizi istiyorum.
You want to go back home?
Eve mi dönmek istiyorsun?
I want to go home. - Would you like a holiday?
- Bir tatil ister misin?
I want you to go home and take care of yourself for a few days.
Eve gitmeni ve birkaç gün kendine çok iyi bakmanı istiyorum.
I want you to go home and leave them in peace.
Geldiğin yere dönmeni ve onları rahat bırakmanı istiyorum.
Unless you really don't want to go home.
Tabii gerçekten eve gitmek istiyorsan.
You still want to go home, Moose?
Hala eve mi gitmek istiyorsun Moose?
I want you two to go home and dig into your memories and into any records you may have and discover exactly where you were and what you were doing on these two key dates, the dates that the insurance company was held up.
Sizden ricam, eve gidin sigorta şirketinin soyulduğu iki günde neredeydiniz ne yapıyordunuz, anımsamaya ve her türlü kaydı bulmaya çalışın.
And I want all of you to go home.
Ve hepinizin eve gitmesini istiyorum.
So you want to leave and go back home?
Yani, ayrılıp, evine dönmek mi istiyorsun?
We want you to go home.
Evine gitmeni istiyoruz.
- I want to go home! - Not all men are like you.
Bütün erkekler senin gibi değil.
We want those of you who live nearby to go directly home.
Yakın evlerde oturanlar doğrudan eve gidecek.
We want you to go home!
Evinize gitmenizi istiyoruz!
If you want action, buddy, go to the Belly Button, but don't try to muscle in on a happy home.
Eğer hareket istiyorsan, ahbap, Belly Button'a git. Ama sakın bizim mutlu evimize bulaşma.
I'm with you. I don't wanna go home unless you really want to.
Gerçekten eve dönmek istemiyorsan, ben de seninle birlikteyim.
I want you men to go home.
Evlerinize gitmenizi istiyorum.
Wait. - Where do you want to go? - To the police, to your home - anywhere!
- Polise, senin evine nereye olursa!
As you don't want to go home you and Sister Alma can move out to my summer place by the sea.
Eve de dönmek istemediğine göre Alma ile yazlık evime taşınabilirsiniz.