You were right the first time traduction Turc
57 traduction parallèle
You were right the first time, Sergeant.
Bu defa haklısın, çavuş.
You were right the first time.
İlk kez haklıydın.
You were right the first time.
İlk söylediğin doğruydu.
- No, you were right the first time.
Hayır, haklıydın.
That was almost 14 years ago, and you were right the first time.
Neredeyse 14 yıl önceydi ve sen ilk kez haklı çıkmıştın.
You were right the first time.
Birinci söylediğin.
No, you were right the first time... with that quick fix idea.
Hayır, sen haklısın... kolay yol iyi bir fikir.
- You were right the first time.
İlk hakkında bildin.
No, you were right the first time.
Hayır, haklısın.
- You were right the first time. - ( laughter )
- İlk defa haklıydın : ) - ( gülüşmeler )
Actually, you were right the first time.
Aslında ilk tahmininde haklıydın.
You were right the first time.
Ilk defa Haklisiniz.
No, you were right the first time.
Hayır, ilk söylediğin doğruydu.
Well, I think you were right the first time.
Bence ilk başta haklıydın.
- You were right the first time.
- Söylediğinde haklıydın.
A - and you were right the first time. This is none of your business.
Ve ilk söylediğinizde haklısnız bu sizin işiniz değil.
Looks like you were right the first time.
İlk verdiğin karar doğruymuş gibi görünüyor.
Maybe you were right the first time.
Belki de ilk defa haklısın.
- You were right the first time.
- Tabii sen... - Öz önce sen de buradaydın.
No, you were right the first time.
Hayır, ilk sefer haklıydın.
Because you were right the first time.
Çünkü bu defa haklıydın.
George, maybe you were right the first time.
George, belkide ilk sefer sen haklıydın.
You were right the first time.
Haklıymışsın.
I mean, maybe you were right the first time.
Belki de ilk defa sen haklıydın.
- You were right the first time.
- İlk defasında haklıydın.
You were right the first time, Mrs Abbot.
İlk seferinde haklıydınız.
Sometimes that's what it takes to find out that you were right the first time.
Bazen ilk seferde haklı olduğunu anlamak için gerekli olan bu olabilir.
And you were right the first time.
İlk defa haklıydın.
No, you were right the first time.
Hayır, ilkinde haklıydın.
You were right the first time.
İlk dediğinde haklıydın.
You were right the first time, okay?
İlk söylediğinde haklıydın. Tamam mı?
I realized then for the first time that what you were doing was right and that we were wrong.
O gün ilk kez, senin yaptığının doğru, bizimkinin ise yanlış olduğunu fark ettim.
You know, I think we were sitting right at that table over there when you said something like that for the first time.
- Bütün hafta çok neşeliydin, çiçek de almışsın - Evet. Ölmek üzere misin?
Right when you were calling me the first time.
Bana ihtiyaç olduğunda çağıracaklar.
You were right the first time.
Birinci söylediğin doğruydu.
ACTUALLY, YOU WERE RIGHT THE FIRST TIME.
Hayır.
You knew right away. The first time I looked at them, it took me a while to figure out what they were.
Onlara ilk baktığımda ne olduklarını anlamam biraz zaman almıştı.
Okay? Yeah, see, that's how I knew you were the right one tonight, because I just want my first time to be great.
Evet, bu yüzden bu gece doğru kişinin sen olduğunu biliyorum, çünkü ilk seferin mükemmel olmasını istiyorum.
You know, when ted and I were cooking And our hands touched for the first time, I knew right then that after class
Bilirsiniz, Ted ve ben yemek pisirirken... ve ellerimiz ilk kez birbirine degdiginde... hemen o an dersten sonra ne yapacagini biliyordum.
But when I saw her with the three of you.. .. the way you were loving her, for the first time in my life.. .. I thought I had done the right thing.
Sonra da siz üçünüzün de ilgilendiğini... ve çok sevdiğini görünce de... çok doğru bir şey yaptığımı düşünmüştüm.
That's right, you were very mad the first time you hit him.
Doğrudur. Çok kızgındınız. Yani ona ilk vurduğunuzda.
You know, Freddy, I think your instincts were right the first time.
- Bence baştaki içgüdülerin doğruydu.
Your gut told you to avoid Literati the first time around, and you were right to listen to that.
İçgüdülerin en başında Edebiyatçılar'dan uzak dur demişti. Buna kulak vermekte de haklıydın.
You know, the first time you and I met, back at the airport, you told me that my father was gone, and it hurt to hear that, but I knew you were right.
İlk karşılaştığımızda hava alanındayken babamın gittiğini söylemiştiniz ve bunu duymak acı vermişti ama haklı olduğunuzu biliyordum.
Am I right that this is the first time You were able to sleep well in months?
Aylardır ilk defa bu kadar deliksiz bir uyku çektin yanlış mı hatırlıyorum?
But you were right- - there's a governor's race for the first time in a decade.
Bunu yapmamalıydım. Fakat haklıydın, on yıldır ilk kez ortada bir valilik yarışı var.
I think you were probably right the first time.
Bence muhtemelen ilk dediğinde haklıydın.
I mean, I was really good today, especially considering that I laced up for the first time today, you know, and you were totally right about the ice-skating.
İlk seferim olduğu düşünülürse bugün gayet iyi iş çıkardım. Buz pateni konusunda da kesinlikle haklıydın.
I mean, after hearing that he was still sleeping with Lyndsey when you two were dating is apparently something you're hearing for the first time right now.
Yani, Siz çıkarken, hala Lyndsey ile yattığını duymak... görünüşe göre bu şu anda yeni duyduğun bir şey yeni duyduğun bir şey.
There we were, right, we were just at the first hole of this mini-golf course right outside of town, and, you know, we're having a good time.
Şehrin dışındaki minigolf sahasında ilk delikteydik,... ve güzel vakit geçiriyorduk.
Yeah, like you paid the Feds off who were supposed to take you to prison the first time, is that right?
İlk seferinde seni nakleden federallere ödediğin gibi mi?