Your'n traduction Turc
674,037 traduction parallèle
Your name is Arnold Edwards.
Adın Arnold Edwards.
Did you... change your name?
Sen... adını mı değiştirdin?
Well, maybe I accidentally reveal that you're not the hero everyone thinks you are and that you've been letting your neighbor do all kinds of cop stuff.
Belkide yanlışlıkla senin herkesin zannetiği o kahraman olmadığını ve komşuna tüm o polis işlerini yapmasına izin verdiğini açıklarım.
- What's your name?
- Adın ne?
- What's your name?
- Adınız nedir?
Kurt, I understand your concern and I appreciate it, but this is the biggest lead we've had since Shepherd disappeared.
Kurt, endişelenmeni anlıyorum ve teşekkür ediyorum. Ama bu Shepherd'ın ortadan kayboluşundan bu yana elde ettiğimiz en büyük ipucu.
What's your middle name?
Ortanca adın ne?
Drop your weapon...
Silahını indir...
You have a lot of blood on your hands.
Elinde birçok insanın kanı var.
But now's your chance to save lives.
Ama artık elinde hayat kurtarma şansın var.
But I need your help, okay?
Ama yardımın lazım.
You guys are drafting your fantasy accounting firms.
Hayali muhasebe firmalarınızı tasarlıyorsunuz.
I thought your dad paid your cards.
Kart borçlarını baban ödüyor sanıyordum.
Maybe you should find someone to help you get your finances under control.
Harcamalarını kontrol altında tutacak birini bulman gerekebilir.
Come on, even you checked your e-mail during the eulogy.
Hadi ama anma konuşması sırasında sen bile e-postalarını kontrol ediyordun.
You put me in charge of your finances.
Beni harcamalarından sorumlu kişi yaptın.
You know, if you want to make extra money, I-I could throw some work your way.
Fazladan paraya ihtiyacın varsa sana bir iki iş verebilirim.
Clear your heads, get some rest if you can, we'll start fresh in the morning.
Kafanızı boşaltın ve mümkünse dinlenin, sabaha yenilenmiş olarak başlayacağız.
Doesn't matter what your touchy-feely counselor has to say about it.
Yılışık avukatının dediklerinin önemi yok.
Sorry about your friend.
- Arkadaşın için üzüldüm.
Your life has been about violence, and if you do this, Lindsey's will be, too.
Hayatın şiddetle geçti, bunu yaparsan Lindsey'nin hayatı da öyle olacak.
Bring me your housekeeper!
Bakıcını getir bana!
Excuse me, ma'am, your little girl dropped her teddy bear.
Afedersiniz bayan, küçük kızınız oyuncak ayıcığını düşürdü.
Nice try, scumbag, but I got your squishy drugs right here.
İyi denemeydi, bok torbası. Ama senin ıslak uyuşturucularını tam burada bulacağım.
And wiggle your toes!
Ayak parmaklarını oynat!
I said, wiggle your toes!
Parmaklarını oynat, dedim!
Your'70s sweater and feathered hair let people know this is a cold case.
70'lerden kalma süveterin ve tüylü saçın insanlara bunun eski bir dava olduğunu gösteriyor.
Your stuff sucks.
Senin malların berbat.
Well, fine, but remember, you're nothing without your muscle.
Şey, iyi o zaman. ama unutma, Kasların olmadan hiçbir şeysin.
So, you brought your daughter out tonight.
Bu akşam kızınızı dışarı çıkarmışsınız.
And how old is your teenage daughter?
Peki ergen kızınız kaç yaşında?
I think it's really great that you brought your 17-year-old.
Bence 17 yaşındaki kızınızı getirmeniz harika.
Don't do this, by the way, because you're hurting your parents if you do.
Bu arada bunu yapmayın çünkü yaparsanız anne babanızı incitirsiniz.
He said, " Well, Katherine, you could have a chance with this if you abandoned your beliefs and your culture, everything that you grew up with.
"Katherine, bununla bir şansın olabilir," tabii inançların ve kültüründen, birlikte büyüdüğün her şeyden vazgeçersen.
I was, like, "Hmm, your white privilege is showing."
"Beyaz ayrıcalığın görünüyor." dedim.
Your morals and yourself and your family.
Ahlak kurallarınız, kendiniz ve aileniz.
Don't come after me for wearing a fur jacket if yours cost £ 6 and you have 30 in your closet, because I promise a child made those.
Kürk bir ceket giydiğim için bana saldırmayın, hele sizinki 6 sterlinse ve dolabınızda 30 tane varsa çünkü sizi temin ederim, onları bir çocuk yaptı.
Lara, now I'm twice your age and I'm someone's mother, and you don't mess with someone's mother, because we know whose fault you are.
Lara, senin iki katın yaştayım ve birinin annesiyim ve birinin annesine bulaşmamalısın çünkü sen kimin hatasısın biliyoruz.
Just want you to know I'm finished with your son, but you're not, because you've managed to raise one of the top one assholes that I have ever met.
"Oğlunla ilişkimizin bittiğini bilmeni istedim ama seninki bitmedi çünkü gördüğüm en iyi bir göt deliğinden birini yetiştirmeyi başarmışsın."
I can look after it without your help.
Senin yardımın olmadan da ona bakabilirim.
Well, you look fantastic... for your age. " They'll be, like," Oh, you have these grown children.
"Yetişkin çocukların var."
You've already had some drinks, so look around the room, try to decide who you might want to get off with later, who's hopefully not your cousin.
Biraz içki içtiniz, bu yüzden salona bakın, daha sonra kiminle yakınlaşacağınıza karar vermeye çalışın, umarım kuzeniniz değildir.
And kind of to see how fat your arms got.
Ve kollarınızın nasıl şişmanladığını görmek için.
Which means, "I am sorry, and I respect your people and culture."
Bu "Özür dilerim, halkınıza ve kültürünüze saygı duyuyorum." demek.
Okay. I know where this is headed, and yes, you can all come to me with your problems.
Tamam, bunun nereye gittiğini anladım ve evet hepiniz sorunlarınız için beni arayabilirsiniz.
Look, Wendy, it's not your coworker's job to be your friend.
Bak, Wendy, arkadaşın olmak iş arkadaşlarının görevi değil.
Get out of your head.
Kafanın içinden çık.
Way to treat the woman who's been listening to your stupid problems all week.
Bütün hafta sizin aptalca sorunlarınızı dinleyen kadını davranma şekliniz bu.
Throw your leg over the ledge, I'll help you out.
Ayağını pervazdan uzak, çıkmana yardım ederim.
I know you're dealing with your own crap.
Kendi sorunlarınla uğraştığını biliyorum.
And it was deemed that your contributions to my campaign to help save The Warlock's Chest shall not go unheralded.
Ve Büyücü'nün Sandığı'nı kurtarmak için kampanyama yaptığın katkıların fark edilmeden kalamayacağına karar verildi.