Your mom's here traduction Turc
250 traduction parallèle
Here's your pill, Mom.
- Hap burada.
Here's to your health, Mom. Thank you.
- Bu sağlığın için, anne.
Just borrow your mom's car, drive to my house, get my wallet and bring it here.
Annenin arabasını ödünç al, evime git, cüzdanımı al ve buraya getir.
that's why your mom came here.
Annen buraya bu yüzden geldi.
No, no, Nestor, despite what your mom says, Mr. Bundy doesn't really sprout a tail at midnight, but here's a special Christmas gift for Daddy.
Hayır Nestor, annenin söylemesine rağmen Bay Bundy'nin geceleri kuyruğu çıkmıyor.
Tell him if he falls down and gets the Afghans away from here, we'll pay your mom's hospital bills, okay?
Eğer başarısız olur ve Afganları buradan uzaklaştırırsa, annenin hastane masraflarını ödeyeceğiz, tamam mı?
Here's the only thing your mom gave me that I kept.
Bu annenin bana verdikleri arasında sakladığım tek şey.
Your mom's here.
Annen burada.
If you're not careful you'll end with a terrible wrinkles Here and here And here, like your mom.
Eğer dikkatli olmazsan korkunç kırışıkların olacak. Burada ve burada.. ... ve burada, aynı annen gibi.
Great pictures in here. That's your mom, right?
Fotoğraflarına bakıyordum Çok harika fotoğraflar var burada Bu annen değil mi?
Mom, get your senior citizen's butt in here!
Anne, yaşlı kıçını kaldır ve derhal buraya gel!
Here's what we'll do. I'll tell him that after the bus accident, your stuff got mixed up with my mom's stuff at the hospital, and... I just happened to find this letter.
İşte şöyle yapacağız.Ona diyeceğim ki otobüs kazasından sonra, hastanede senin eşyaların benim annemim eşyalarıyla karışmış, ve... ben de bu mektubu buldum.
I think it's a much better idea if you just stayed here with your mom.
Annenle kalırsan daha iyi olur.
Actually, I... I think it's a much better idea... - that you stay here with your Mom and Neal.
Aslında, annen ve Neal'la kalsan daha iyi.
We were in the city shopping, and your mom said you work here, and it's true!
Şehirde alışveriş yapıyorduk ve annen burada çalıştığını söyledi, ve doğruymuş!
Rayanne, your mom's here.
Rayanne, annen burada.
Plan A, I drive to a jewelry store, steal a necklace, shoot my way out and get back here before your mom gets home.
Ben bir mücevher mağazasına gideceğim, bir kolye çalacağım ışık hızıyla hareket edip anneniz eve gelene kadar geri döneceğim.
You know, Peg, I hate it when your mom weebles down here for her little midnight snacks which last till 9 in the morning.
Biliyor musun Peg, annenin sabah 9'a kadar süren küçük gece yarısı atıştırmaları için buraya damlamasından nefret ediyorum.
Here's your presents, Mom.
Hediyelerin anne.
- Look, your mom's here.
- Bak annen burada.
Ray, your mom's here.
Ray, annen burada.
- What's your mom doing here dude? - YOUNG MAN I HAVE HAD IT.
— Annenin burada ne işi var ahbap?
She's your mom and the reality is that, you know, she came here today to talk to you and to be with you.
O senin annen. Ve gerçek şu ki seninle konuşmak ve seninle olmak için buraya gelmiş.
laurent, here's my mom Emma, and here's our new trainee hi, hope you'll enjoy your stay with us.
Laurent, işte bu annem, bu da yeni stajyerimiz. Selam, umarım bizimle olmaktan memnun olursunuz.
Hey, neal, your mom's here.
Hey Neal, annen geldi.
- Butch, your mom's here!
- Butch, annen geldi!
Butch, your mom's here!
- Butch, annen geldi!
OK, here we go. There you go. Here's your mom.
Tamam, annenizde burada.
EDWARD : I need you here to take care of your mom and Danny.
Annene ve kardeşine bakmak, için burada olmalısın,
Your mom's not here and she doesn't -
Annen burada değil ve o...
- Carter, your mom's here.
Carter, annen burada.
Hey, here's a crazy thought. How about you tell your mom the truth and insist that she lets you play with the band and rehearse in Stars Hollow loudly as long as your schoolwork doesn't suffer?
Aklıma çılgın bir fikir geldi Annene derslerin kötüye gitmedikçe grupta çalacağını ve Stars Hollow'da yüksek sesle prova yapacağını söyle.
- Hey, it's worth a shot. No, you're thinking your mom, here, Rory.
Kendi anneni düşünüyorsun tabi.
Let's just find your mom and get out of here.
Hadi annenizi bulalım ve buradan çıkıp gidelim.
We'd better go out, if Mom finds you here... it's in your best interest.
Çıksak daha iyi olur, annem seni burada bulursa bu en iyi kazancın olur.
Look, here you are at six months inside your mom's belly.
Bak, bu resimde annenin karnında daha altı aylıktın.
- Your mom's right here.
- Annen burada.
Here's your tea, Mom.
Çayınız anne.
Hey, big guy, your mom's here.
Hey, aslanım, annen geldi.
So, when your mom's not here... you don't blame things on the dolls.
Yani annen burada yokken... suçu bebeklere atıyorsun.
Look, your mom's going to be here soon to take you to dinner.
Bak, az sonra annen gelip seni akşam yemeğine götürecek.
You are not going to Toronto with Cheech and Chong here... while your mom's lying in a hospital 120 miles away, maybe dying.
Annen ölüm döşeğinde yatarken Cheech ve Chong'la Toronto'ya gidemezsin.
Come here. I'm a friend of your mom's. Come here.
Gel, annenin arkadaşıyım.
Mike, here's your mom's food.
Mike, işte annenin yemeği.
Plus, here's your little statue... so I guess what this says to me is, I doubt anyone was trying to break in, Mom.
Ayrıca, heykelciğin de burada bunlardan yola çıkarsak, kimsenin zorla içeri girdiğini sanmıyorum, anne.
First to Ted's, then your mom's, now here.
Önce Ted'in evine, sonra annenin evine, şimdi de buraya.
- Your mom's here.
Annen burada.
Jake, your mom's here.
Jake, annen geldi!
My letter and your mom's picture are in here.
İçinde bir mektup ve annenin fotoğrafı var.
Here's your mom's phone number.
Annenin telefon mumarası.
Here, it was your mom's.
Bu annenindi.
your mom's right 19
mom's here 19
here 35434
here we go 9033
here you go 5858
here we go again 374
here goes nothing 99
here comes the sun 21
here comes the bride 39
here it comes 620
mom's here 19
here 35434
here we go 9033
here you go 5858
here we go again 374
here goes nothing 99
here comes the sun 21
here comes the bride 39
here it comes 620
here we are 2264
here it is 2313
here she comes 366
here you are 1966
here i come 382
here's my number 71
here's the thing 1106
here we come 237
here they come 557
here they are 545
here it is 2313
here she comes 366
here you are 1966
here i come 382
here's my number 71
here's the thing 1106
here we come 237
here they come 557
here they are 545