Zimmermann traduction Turc
58 traduction parallèle
Zimmermann read.
Zimmerman oku.
- Zimmermann!
- Zimmerman, puro.
Zimmermann, make sure that there is cognac this is going to be a bloody battle.
Zimmerman konyak stoğumuz ne durumda? Konyak olmadan bunlara katlanamam.
Zimmermann!
Zimmerman!
Zimmermann! What does can be done about it now?
Zimmerman!
also, Zimmermann of the 352nd, 1 2 officers in all.
- 352'den Zimmermann da. Toplam 12 subay.
- I could give Price Zimmermann a ring.
- Zimmermann'ı arayabilirim.
- And Zimmermann and Klimt.
- Bu Zimmermann ve Klimt.
Mr. Zimmermann
- Merhaba. Bay Zimmerman.
Mr. Zimmermann's... under a lot of pressure.
Şu Zimmermann. Bu ara baskı altında.
Where did this friend hear such nonsense?
Bakın Bay Zimmermann, arkadaşınız bu saçmalığı nereden duymuş olabilir?
Mr. Zimmermann?
Bay Zimmermann.
Good day Mr. Zimmermann.
İyi günler, Bay Zimmermann.
No Mr. Zimmermann.
Hayır, Bay Zimmermann.
I'm sorry, Mr. Zimmermann... you are not completely informed.
Çok üzgünüm Bay Zimmermann, Tam bilgilendirilmemişsiniz.
The man I want you to shoot, Mr. Zimmermann, is a criminal.
Vurmanızı istediğim adam, bir suçlu.
Herr Zimmermann, I wanted to tell you earlier.
Bay Zimmermann. Size önceden söylemek isterim.
Good morning Mr. Zimmermann, I was expecting your call.
Günaydın Bay Zimmermann. Ben de aramanızı bekliyordum.
The results can't be ready yet.
Bay Zimmermann sonuçlar hemen elimize geçmez.
Wake up, Mr. Zimmermann.
Uyanın Bay Zimmermann.
- Hello, a letter for Zimmermann.
İyi günler. - Zimmermann adına bir gönderi var.
Mrs. Zimmermann...
Hanımefendi.
Mrs. Zimmermann... you can settle your problems tomorrow.
Bayan Zimmermann. Sorunlarınızı yarın çözersiniz.
Mr. Zimmermann will be with you in a minute.
M. Zimmermann sizi bekliyor.
I stayed at Yetta Zimmerman's, and thus I helped fulfill Sophie's prophecy about the three of us.
Sophie'nin, üçümüz hakkındaki kehanet üçlemesini tamamlamak üzere... Jetta Zimmermann'ın evinde kalmaya devam ettim.
Casement sailed for Berlin in disguise and in the winter of 1914 he met Arthur Zimmermann, a future Foreign Minister, and the man in charge of Germany's subversive operations.
Casement tedbil-i kıyafet Berlin'e gitti ve 1914 kışında Arthur Zimmermann'la görüştü. Gelecekte Dışişleri Bakanı olacak Zimmermann, Almanya'nın Yıkıcı Operasyonlarından sorumluydu.
Zimmermann was impressed by Casement and began to wonder if a small German landing on Irish soil might cause the British massive problems.
Zimmermann, Casement'tan etkilendi. Küçük bir Alman birliğinin İrlanda topraklarına çıkarsa bunun İngiltere için büyük bir probleme yol açıp açmayacağını merak ediyordu.
Zimmermann's uprising was to be four-pronged :
Zimmermann'ın planının 4 sac ayağı vardı ;
Zimmermann's next challenge was in a different league.
Zimmermann'ın yeni hamlesi farklı bir bölgedeydi.
Zimmermann counselled the Kaiser to approve Lenin's passage.
Zimmermann, Kayzer'e Lenin'in geçişini onaylamasını tavsiye etti.
Zimmermann had agents in Petrograd monitoring Lenin's progress.
Zimmermann'ın Petrograd'da Lenin'in ilerlemesini izleyen ajanları vardı.
I was able to put my hand around my thigh.
Basel'den son durumu almak için Herbert Zimmermann'a bağlanıyoruz. " Bir elimle baldırımı kavrayabiliyordum.
Miss Jessica Zimmerman.
Bayan Jessica Zimmermann
Zimmermann...
- Zimmermann...
Arthur Zimmermann had risen fast through the Foreign Service to become the only non-aristocrat in the German cabinet.
Arthur Zimmermann, Alman kabinesinde aristokrat olmayan tek kişi olarak Dışişlerinde hızlı bir şekilde yükselmişti.
Zimmermann's pen never stopped scratching.
Zimmermann'ın kalemi yazıp çizmeyi hiç bırakmadı.
And Arthur Zimmermann was a near-perfect example of the type.
Arthur Zimmermann, bunun mükemmele yakın bir örneğiydi.
Zimmermann dreamed of changing the world.
Zimmermann dünyayı değiştirmeyi hayal ediyordu.
Indeed, there is a case to be made that Arthur Zimmermann was one of the most destructive individuals of the 20th century.
Aslında, Arthur Zimmermann'ı 20. yüzyılın en yıkıcı adamlarından biri yapan bir olay vardı.
Zimmermann's opportunity to change the world came in January 1917, when the German military elite announced a new plan for victory.
Zimmermann'ın dünyayı değiştirme fırsatı, Alman ordusu liderleri Ocak 1917'de zafer için yeni bir planı açıkladıklarında eline geçti.
Arthur Zimmermann set about finding a way to distract America.
Arthur Zimmermann Amerika'nın dikkatini dağıtacak bir yol aramaya başladı.
Zimmermann's plan was to persuade Mexico to invade America with German help, seizing back Texas, New Mexico and Arizona.
Zimmermann'ın planı Meksika'yı, Almanya'nın yardımıyla Texas, New Mexico ve Arizona'yı tekrar ele geçirmek üzere Amerika'yı işgal etmeye ikna etmekti.
Zimmermann drafted a telegram outlining his plan to the German ambassador in Mexico.
Zimmermann, Meksika'daki Almanya büyükelçisine planının ana hatlarını anlatan bir telgraf çekti.
Except that the line wasn't quite as secure as Zimmermann thought.
Ama bu hat Zimmermann'ın sandığı kadar güvenli değildi.
In Room 40 at the Admiralty in London, British Naval Intelligence intercepted and decoded Zimmermann's telegram.
Londra'daki Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın 40 numaralı odasında İngiliz Deniz İstihbaratı, Zimmermann'ın telgrafını yakaladı ve çözdü.
Re-enter Arthur Zimmermann.
Arthur Zimmermann tekrar müdahil oldu.
Zimmermann was invited to deny the story about his telegram.
Zimmermann bu telgrafla ilgili şeyleri inkar etmesi için davet edildi.
Well done, Zimmermann (! )
Aferin sana, Zimmermann
But Zimmermann didn't stop plotting.
Ama Zimmermann çizimleri bırakmadı.
Zimmermann's opportunity came in February 1917, when the desperate, downtrodden people of Russia finally revolted against the Tsar.
Zimmermann fırsatı, Şubat 1917'de Rusya'nın umutsuz ve mazlum halkı sonunda Çar'a karşı ayaklandığında ele geçirdi.
Zimmermann wanted to pour oil on the fire.
Zimmermann yangına körükle gitmek istedi.