Zina traduction Turc
1,010 traduction parallèle
He calls me an adulteress.
Zina yaptığımı söylüyor.
The queen is an adulteress!
Kraliçe zina yapıyor!
This is the cruel fate that awaits adulterers.
Zina yapanların hazin sonu budur.
If a samurai does not kill the adulterer himself, he loses his rank.
Eğer samuray, zina yapan eşini kendisi cezalandırmazsa unvanını ve mülkiyetini kaybeder.
Mohei, why is it that men have the right to commit adultery, yet if a woman is caught, she's nailed to a cross?
Mohei, erkeklere zina yapmak serbestken kadınlar neden cezalandırılıyor?
They won't admit to adultery for fear of crucifixion.
Çarmıhın korkusuyla zina suçunu kabul etmeyeceklerdir.
There are serious charges of forgery and adultery against them.
Haklarında kaçakçılık ve zina gibi büyük suçlamalar var.
They say that they've both confessed to adultery.
Zina suçunu itiraf ettikleri söyleniyor.
"You are hereby informed that the Great Printer lshun, " having deliberately abstained from informing " on the adulterous affair between his wife and employee Mohei,
"'Büyük Yayımcı'Ishun'un kasıtlı olarak eşine ve çalışanı Mohei'ye ait zina suçunu ihbar etmemesi üzerine hükümet kendisini'mal varlığına el koyma'kararıyla'sürgün'cezasına çarptırmıştır.
Zina.
Zina.
Thou shalt not commit adultery.
Zina etmeyeceksin.
Even adultery and lasciviousness, uncleanness, idolatry and rioting, vanity and wrath.
Hatta zina, şehvet kirlilik, putperestlik, isyan, kibir ve öfke.
- So it's at Zina's home?
- Zinoçkaların evinde demek. - Bekliyorum, ona göre.
- Treat to guests. - Zina, what did you do in the kitchen?
- Zin, ne eşeleniyorsun hala mutfakta?
Zina, stop this.
Hepsi benim arkadaşım.
Zina, I've heard one mother leases a room.
Zinoçka, duyduğuma göre anneniz oda kiralıyormuş. Varsa eğer...
- Don't bother Zina.
Ne olur ki?
Zina, here what you are today.
- Dökümcüyle buluşmaya mı geldin?
I'm ironing Zina's dress, everything for her and son-in-law.
Gerçi herşeyini garanti etmeden kimse alamaz onu benden. Sakın üzerine alınma. Zinoçka!
- Zina drove the teacher out.
- Alyok, haberlerim var sana.
Stop this Zina.
Görmedim. Bırak bunları artık, Zin.
Please Zina. Don't do that.
Zinoçka, yapma böyle.
Zina, daughter, don't cry.
Zinoçka'm, kızım, ağlama artık.
But Takuetsu you know what samurai do to adulterers, don't you?
Ama Takuetsu zina yapanlara bir samuray ne yapar biliyorsun, değil mi?
But I don't! Let's suppose I lay dying and confess to you that I committed adultery.
Diyelim ki ölümü bekliyorum ve zina yaptığımı itiraf ediyorum.
A man from Gimcheon had an affair with his maid.
Gimcheon'da biri hizmetçisi ile zina yaparken yakalanmış.
Is there less envy, lust or adultery? "
Daha mı az haset, hırs ya da zina var? "
Accusing her of vile debauchery with his brother cursing her as faithless promising her the agonies of hell and payment for her infidelity and then before my brother's very eyes our mother was tortured to death.
Bayağı şehveti yüzünden, onu kardeşiyle zina yapmakla suçladı, sadakatsizliğine küfretti onu cehennem azabının beklediğini ve sadakatsizliğinin bedelini ödeteceğini söyledi. ... ve sonra kardeşimin gözleri önünde annemize ölünceye dek işkence yaptı.
Your wife, an adulteress.
Karın zina yaptı.
Your mother, an adulteress.
Annen de zina yapmıştı.
Your uncle, an adulterer.
Amcan zina yapmıştı.
Your closest friend, an adulterer.
Senin en yakın arkadaşın da zina yaptı.
If this man had discovered his wife in flagrant adultery, then yes, gentlemen of the jury, he might have killed.
Eğer bir erkek, karısının adice bir zina içinde bulunduğunu anlarsa... o halde evet, sayın jüri üyeleri, o zaman cinayet işleyebilir.
Adultery, desire and two women instead of only one.
Zina, şehvet, bazen de bir yerine iki kadın.
Death is preferable to the abject promiscuity.
Ölüm rezilce zina yapmaktan daha iyidir.
So he slept with your wife!
Zina yapmak senin neyine?
Look at her, an admitted adulteress.
Ona iyice bakın, zina yaptığını kabul etti.
For fornication and conduct unbecoming a man of the cloth.
Zina ve uygunsuz davranışta bulunmaktan.
Fornication?
Zina mı?
Do no murder, commit no adultery, do not steal, bear no false witness honour your father and mother, love your neighbour as yourself.
Adam öldürme, zina etme, hırsızlık yapma, yalan yere tanıklık etme annene babana saygı göster ve komşunu kendin gibi sev. Hepsini yerine getirdim ;
You know what our Lord said to the woman taken in adultery?
Efendimiz zina yapan kadına ne demişti, biliyor musun?
She was caught in the act of adultery.
Zina yaparken yakalandı.
She is guilty of adultery.
O bir zina suçlusu.
Thought you'd contaminate His Majesty's prison with fornicating pictures, did you?
Majestelerinin cezaevini zina resimleriyle kirletmeyi düşündün, öyle mi? Komutanım?
- Adulterer!
- Zina yapıyorsun!
"Thou shalt not commit adultery."
"Zina etmeyeceksin."
"Looking lustfully is committing adultery..."
"Şehvetle bakmak zina etmektir..."
Fornication behind the altar.
Sunağın arkasında zina.
Some adulterous lovers are to be crucified!
Zina yapan bir çift çarmıha gerilecektir.
- Zina.
- İyi ki geldiniz.
- Sasha. Hi Zina.
- Saş!