English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ Z ] / Zsa

Zsa traduction Turc

581 traduction parallèle
I'll just search for another Devicer.
Eğer esas Kururugi Suzaku faydasızsa, Başka birini arayacağım sadece.
What if he was a burglar?
Hırsızsa ne olmuş yani?
If she's the kind that you can marry, I'll act as the go-between.
Evlenebileceğin türde bir kızsa eğer, ben arabuluculuk yapacağım.
If it's a girl, we'll keep her out of Yellow Hand's camp.
Eğer kızsa onu Sarı El'in kampından uzak tutmalıyız.
If it's your car, what's the license number?
Sizin arabanızsa, plakası ne?
He's our guest. So, if you two had a little spat...
O bizim konuğumuz.Bundan dolayı bir atışma yaşadınızsa,..
The plain, brazen impudence.
Düpedüz, arsızsa yüzsüzlük.
If a man is lonely and he feels that he needs, well —
Eğer bir adam yalnızsa ve ihtiyacı olan şey -
And that one, a thief?
Hem de ölen bir hırsızsa...
Your mom's bark is worse than her bite.
Anneniz her ne kadar kızsa da zararsızdır.
- I suppose what. Alone.
- Üstelik de yalnızsa.
Sore as he was, that was wrong to call me a "comtetitor."
Ne kadar kızsa da, benim "ratibi" olduğumu söylemesi yanlıştı.
If he's wrong -
Eğer haksızsa.
The point is, the world is a dark place if his dedication was pointless.
Yani, eğer çabaları anlamsızsa dünya da karanlık bir yerdir.
Mr. Worthing... if this is another jest, it is most out of place.
- Bay Worthing eğer bu da bir başka şakanızsa, son derece yersiz. - Öyle değil!
If it is impossible, too bad for me.
Eğer imkansızsa benim için çok kötü olacak.
And the rest of you can't make up your minds.
Kalanlarınızsa kararınızı veremediniz.
The rest of you are trying to understand the gravity of our situation but repeatedly ask how really serious it is.
Bazılarınızsa durumun vahametini anlamaya çalışıyor, ama sık sık... durumun gerçekten ne ölçüde ciddi olduğunu soruyorsunuz.
If it's a dame you want out here, I'll lend you the dough.
Eğer getirmek istediğin bir kızsa, ben sana borç veririm.
I'm proud of you both, what you've done together.
Her ne yaptınızsa gurur duyarım.
Now, some of us have come as visions and monsters.
Bazılarımızsa ilginç ya da canavarsı olarak geldik.
Plenty of ways a girl can get money if she's unscrupulous enough.
Bir kızın para yapabileceği bir sürü yol var, eğer vicdansızsa.
Some of the nutrient, when unstable, has even been deadly.
Gıda bileşenin birazı bile eğer ki kararsızsa ölümcül bile olabiliyor.
If we got a right to it, we're fools not to take it.
Bizim hakkımızsa almayarak aptallık etmiş oluruz.
No, if they are your things.
Hayır, eğer bunlar sizin eşyalarınızsa.
And you know, whenever my old man got sore at me... Andy would come right by, boom, he'd joke him right out of it.
Bizim peder bana ne zaman kızsa, Andy hemen gelir, onun sinirini almasını bilirdi.
If she's a good-looking chick, bring her along.
Güzel bir kızsa getir.
You hate to see someone crawl, especially your own father.
Birinin süründüğünü görmek hiç hoş değildir Bay LeGrand. Özellikle de o kişi babanızsa.
Particularly if you're bringing up a fine, decent young girl.
Özellikle de hoş, edepli bir genç kızsa.
- If so, who will speak for you? - We have.
- Vardınızsa, kararı kim açıklayacak?
Why don't you marry her, if she's a nice girl?
Hoş bir kızsa neden onunla evlenmiyorsun?
No, but I mean if she was French, it could be her I suppose,
Hayır, yani eğer Fransızsa o da olabilirdi galiba.
I did suggest to Albert that if she was French, she might be Martine,
Albert'e kadın Fransızsa belki de Martine'dir dedim.
And our proudest achievement was the construction of a homemade elevator. A real engineering feat.
En gurur duyduğumuz başarımızsa... kendi yaptığımız asansördü.
Or, if he's alone, a bottle of wine.
Ya da, eğer yalnızsa, bir şişe şarap.
If she's that gorgeous, someone'll steal her away, buddy.
Enfes bir kızsa başkasına kaptırabilirsin dostum.
If she was a quiet girl, she may have kept it to herself.
Eğer içine kapanık bir kızsa, bunu kendine saklamıştır.
Your stomach bothers you, why not go to the doctor?
Miden rahatsızsa neden doktora gitmiyorsun?
Well that's what I mean. You did, didn't you? So why don't you?
Çaldınızsa ne olmuş?
Forget you is impossible.
Eğer imkansızsa unut.
If she is alone.
Eğer yalnızsa...
If he is lonely, why doesn't he tell me himself?
Eğer yalnızsa, neden bunu bana kendi söylemiyor?
So I'll call, and if she's alone, I'll go join her.
Carmen'e telefon edeceğim. Evde yalnızsa oraya gidiyorum.
Have you gone crazy?
Çıldırdınızsa haber verin bana!
And the neighbors, you never speak to them :
Komşularımızsa, hiç konuşmuyoruz onlarla.
Did something to his spine. The girl caught the next train.
Belkemiğine bir şey oldu kızsa bir sonraki trenle gitti.
Our father died only a few days ago.
Babamızsa birkaç gün önce vefat etti.
The girl....
Kızsa...
How did you steal 64,723,000 F without putting your hand in the till?
64,723,000 frankı kasadan almadınızsa, nasıl çaldınız?
well, then it's impossible.
İmkansızsa.
If it's just a robber, you'll be happy ". - How's school?
Babam hep derdi : kapı çalındığını duyunca o bir canidir de böylece, eğer bir hırsızsa memnun olursun.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]