English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espagnol → Turc / 1760

1760 traduction Turc

23 traduction parallèle
Daniel Boone puso una marca en el árbol en 1760.
D. BOON 1760 YILINDA BU AĞAÇTA BİR AYI ÖLDÜRDÜ.
DANIEL BOONE PUSO UNA MARCA EN EL ÁRBOL EN 1760
D. BOON 1760 YILINDA BU AĞAÇTA BİR AYI ÖLDÜRDÜ.
Fue construida por mi familia en el siglo XVIII, la anterior se quemó por completo.
1760'da atalarımdan biri inşa etmiş. Eski malikanede yangın çıkmış.
Kikuchi, son 1,760 yenes.
Kikuchi, 1760 yen tuttu.
Azuma, son 1,760 yenes.
Azuma, 1760 yen tutmuş.
La "Gran Dama", tal era su apodo, nació sobre 1760 en el seno de una antigua familia escocesa.
Bilindiği gibi "Büyük Hanım" 1760'da köklü bir İskoç ailesinin üyesi olarak doğmuştu.
Lo hicieron durante los'70 y los'80.
Geçmişi 1760'ların başlarına uzanıyor.
INGLATERRA, 1670 Ó 1760.
Anlıyor musun? Evet. Bizimde duygularımız var.
En 1760 Desmond Delacroix muere después de vivir 37 años aquí.
1760. Desmond Delacroix Wicker Lane'de 37 yıl geçirdikten sonra öldü.
1760.
" 1760.
En 1760 un joven aristócrata suizo llamado Horace Benedict de Saussure vino a la pequeña población alpina de Chamonix, al pie del Monte Blanco.
1760'ta, Horace Benedict de Saussure adındaki genç bir İsviçreli aristokrat Mont Blanc'ın eteklerindeki küçük bir Alp kasabası olan Chamonix'ye geldi.
... Vuelo 1760...
... 1760 numaralı uçuş....
Los Tratados Indios de Franklin, eran folletos que publicó desde el año 1730 hasta el año 1760, frecuentemente registraban narraciones de la cultura nativa.
Franklin'in yerli şöleni 1730'dan 1760'a kadar yayımladığı kitapçıklardı, sık sık yerli kültürün açıklamasını kayıt ediyorlardı.
En 1 760 Hubo un cartógrafo Inglés
1760 yılında, bir İngiliz haritacı varmış.
El primer Jessup se trasladó a este país en 1760 para evitar un embarazoso incidente con un regalo, ya regalado.
Bu ülkeye gelen ilk Jessup 1760'da bir yeniden hediye etme olayının utancından kaçmak için gelmiş.
La ultima fecha conocida de cualquier uso exitoso fue por 1760.
Başarılı olarak kullanıldığı en son bilinen yıl 1760 civarıydı.
Con cada nueva pieza, el libro se debilitaba, hasta... Mozart. 1760.
Her yeni besteyle kitap zayıfladı, ta ki Mozart'a kadar.
- Y, uh, los sucesos de mi infancia, son tan incompletos porque yo, uh, no he sido un niño... desde la década de 1760.
Çocukluğuma ait anılarım çok puslu çünkü... 1760'lardan beri çocuk olmadım.
Entonces, en aquellos tiempos de Prusia año 1760 y algo, estoy caminando por el cementerio, y se están desenterrando cadáveres, y los cuerpos se quemarían y demás cosas, y entonces, estaban como al acecho de personas muertas llamadas vampiros.
Prusya'da şimdi, 1760'tı galiba, mezarlığa doğru yürüyorum ve cesetleri gömüyorlar cesetler gaz yada onun gibi bir şeyden kaçıyorlar ölü insanlara vampir diyorlar.
¿ Qué hay tan importante en el 1760 de South Pine Road?
1760 Güney Pine Yolu'nun özelliği ne?
¿ Los Beatles de 1760?
1760'ların Beatles'ı falan mı?
Fabricada en 1760, el asiento más incómodo que la humanidad haya conocido.
1760 yılında yapılmış ve insanlık tarihinin en rahatsız arabası.
Así los llamaban los europeos en la década de 1760.
Çünkü aslında yapboz teriminin aslı, 1760'larda Avrupalılar tarafından "parçalanmış harita" diye kullanılırdı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]