Translate.vc / Espagnol → Turc / 800
800 traduction Turc
3,491 traduction parallèle
Ganas 1.400 euros al mes, con las horas extra llegas a 1.800 ; si haces algún trabajito fuera del horario llegas a 2.000.
Sen ayda 1.400 Euro kazanıyorsun, fazla mesai ile 1.800, görev dışında başka birkaç iş daha yap ve 2.000 olsun.
Necesito que 800 que me debes.
Bana borcun olan 800e ihtiyacım var.
- Ochocientos.
- 800. - Olmaz.
Ofrecen 800.000 en el centro. La oferta está en 800.
Tam ortadan yeni bir teklif geldi, 800,000 sterlin.
820. 820.000 libras sentado.
Teklif 800'de. 820. 820,000 sterlin geldi.
Pagan $ 800 al día.
Çalıştıkları kızlara günlük 800 dolar veriyorlar.
La paga es de $ 800 y toma el mismo tiempo que sola.
800 dolar veriyorlar ve sürekli tek çalışıyorsun.
El Sr. Vance quería que yo te dijera que factura a DC Tech la tarifa de 800 dólares por hora.
Bay Vance DC Tech firmasına saat başına, 800 dolarlık fatura kestiğini size söylememi istedi.
En lugar de eso, le está ofreciendo los 800, a modo de cortesía, para satisfacción total de su frívolo caso.
Onun yerine size anlamsız davanızdan vazgeçmeniz için 800 dolar öneriyor. Gitme zamanınız geldi artık.
¿ 800 dólares?
Sekiz yüz dolar mı?
Deberían ser 800 mil.
Sekiz bin olmalıydı.
A menos de un kilómetro.
- 800 metre kadar.
- 800.
- 800.
¡ Una perra que ganó 800 dólares en una noche!
Bir gecede 800 dolar kazanan bir orospu!
Esta canción me recuerda a ustedes, y... a cuánto he llegado a querer a cada uno de ustedes, y cuán agradecido estoy de que hayan hecho que un lugar, a 5,000 kilómetros de Irlanda, se sintiera como casa.
Bu şarkı bana sizleri hatırlatıyor ve her birinizi zamanla ne kadar çok sevdiğimi. ... ve İrlanda'dan 4.800 kilometre uzaklıktaki bu yeri evim gibi hissettirdiğiniz için sizlere minnettarım.
¡ California del Sur tiene unas malditas ochocientas mil!
Güney California'da ise 800 bin!
Justo después de que la obtengan estas 800 personas.
Sıradaki 800 kişiden sonra alabilirsin.
Está en movimiento, como a 1,300 kmh.
Hareket ediyor, yaklaşık saatte 800 mil hızla.
A Kiyong le va a aparecer mañana a las 2 : 30 un equipo de televisión. para las noticias de las 5 : 00 y una historia de interés humano de 800 palabras en el "D.C. Weekly", que saldrá el jueves.
Yarın 2.30'da bir haber ekibi 5.00 haberlerine yetiştirmek için Kiyong'la röportaj yapacak ve D.C. Weekly'de 800 kelimelik bir dikkat çekme yazısı yayınlanacak.
En unos minutos, debo estar frente a 800 personas.
Birkaç dakika sonra 800 kişinin karşısına çıkacağım.
So... son 800 dólares.
Şey... 800 dolar.
Sí, yo... yo tengo 800 pavos, ¿ sabes?
- Benim... Benim 800 dolarım var.
Ahora es una multa de 800 dólares.
Bu 800 $'lık bir ceza.
Estoy a punto de ir a pagar esta multa por 800 dólares y mis cheques tienen animales de granja, perra.
800 $'lık cezayı ödemek üzereyim benim çeklerimin üzerinde bebekler ve hayvan çiftlikleri var, kaltak.
¿ Ochocientos dólares?
800 dolar mı? Yuh.
Suponiendo que el aforo es de 500 personas y el 52 por ciento son mujeres y el 65 por ciento de esas mujeres son solteras, en cualquier Sábado noche, hay 33.800 mujeres disponibles para una potencial relación romántica.
Ortalama kapasitelerini 500 insan olarak varsayarsak ve bunlardan % 52'si kadınsa, bu kadınların % 65'i yalnızsa belirli herhangi bir Cumartesi gecesi, burada potensiyel bir romantik ilişkiye açık 33.800 kadın oluyor.
¿ Entonces por qué pago $ 800 al año por un seguro contra dragones?
O zaman neden ben her sene ejderha sigortasına 800 $ bayılıyorum?
800 al otro lado de la calle, así que...
800 de karşı sokak.
Eso vale 800 dólares.
Onun değeri 800 dolar.
Me debes 800 pavos.
Bana 800 dolar borçlusun!
Franco compró este sitio cuando Spidey alcanzó los 800 millones.
Franco burayı örümcek adam 800km yapmadan önce aldı.
Necesitamos a criminalística a lo largo de las 800 manzanas de Long Street.
Long Street 800. blokta adli tıp ekibine ihtiyaç var.
Sólo hay una manera que conozca para ganar 800.000 dinares.
800.000 dinar kazanmanın bir tek yolu var.
En 2008, mi papá encontró 12 vacas muertas en un arroyo a un kilómetro de nuestra casa.
Her şey 2008'de oldu. Babam evimizden 800 metre ötede bir dere kenarında 12 ölü inek buldu.
Sí, bueno, si vamos a estar atrapados en diferentes vehículos por 800 kilómetros, quiero tener todo el tiempo de Lourdes que pueda.
Eğer 500 mil boyunca ayrı arabalarda olacaksak elime geçecek olan Lourdes zamanının tümünü kullanmak isterim.
¡ 800 kilómetros!
Son 500 mil!
No te dejaré ir a 800 km de aquí con un tal Charles Bronson, que apenas conoces y que está en el programa de protección a testigos.
Charles Bronson adında, tanık koruma programında olan bir adamla beş yüz mil öteye gitmene asla ve asla izin vermiyorum.
No quiero molestarlo más. Solo llamaré al número 1-800.
Sizi daha fazla rahatsız etmek istemem.
Sobre 800, mamá.
800 üzerinden anne.
El último viaje del taxista fue en el distrito de Marina, en la manzana de los 800 de Chestnut.
Taksi şoförünün son işi Marina bölgesindeymiş, 500 blokluk Chestnut'ta.
Un filete de 800 gramos estaría bien.
750 gram pirzola güzel olabilirdi.
Esto significa 800.000 oyentes, fantasmas.
800,000 dinleyici demek, şapşal.
Más de 800, en un ataque de los japoneses.
800'den fazla adam Japonların düzenlediği bir gaz saldırısında öldürüldü.
800 bajas para los japoneses pero más de 5,000 para nosotros.
Japonlardaki yaralı sayısı 800 ama bizim tarafta 5,000'den daha fazla.
¿ Qué crees tú, 800 millones?
Ne düşünüyorsun 800 milyon dolar mı?
Alguien va a tener un baño de 800 millones es lo que va a suceder.
Birilerinin 800 milyonluk banyosu olur. Olacağı bu.
- No. - Ochocientos.
- 800.
¿ $ 800 al día?
Günlük 800 dolar mı?
Entonces las aplicaciones se irán procesando con otros 8,800,800 eliminados.
Ve uygulamalar, saf dışı kalan diğer 8 milyon 800 binle işleme geçecek.
Como 800.000 dinares.
- 800.000 dinar civarı.
- ¿ Ochenta?
- 800 olur mu?