Translate.vc / Espagnol → Turc / 990
990 traduction Turc
81 traduction parallèle
Óxido de magnesio, 0'099 % Otros elementos extraños, 0,001 %
Magnezyum oksit - % 1 / 990 diğer göz ardı edilenler 1 / 1000 %
988, 989, 990, 991, 992 y 993. Todos suyos, Sr. Craig.
988, 989, 990, 991, 992, ve 993.
990,7 años luz para ser exactos, teniente.
Tam olarak 990,7 ışık yılı, Teğmen.
También es ilógico suponer que una explosión, hasta la de una estrella, nos hubiera lanzado a una distancia de 990,7 años luz.
Herhangi bir patlamanın, bir süpernovanın bile, bizi 990.7 ışık yılı uzağa fırlattığını varsaymak mantıksız.
Una fuerza capaz de lanzarnos a 990,7 años luz y de sabotear nuestra principal fuente de energía, no se queda esperando a que la detengan.
Bizi 990,7 ışık yılı uzağa fırlatabilecek ve ana enerji kaynağımızı sabote edebilecek bir güç gözaltına alınmak için ortalıkta beklemeyecektir.
990,7 años luz a través de la galaxia.
Galaksinin 990,7 ışık yılı uzağına.
Es tu tierra.Son tus pasturas. 107 00 : 13 : 30,040 - - 00 : 13 : 35,990 Nunca estuviste a sueldo., Harv.
Burası senin çiftliğin ve de senin toprağın.
Ignición de emergencia en Valley Forge, lectura roja 990.
Valley Forge'da bir acil ateşleme yapıyorum, ölçüm kırmızı 990.
Estrella Oscura viajando a la velocidad de la luz a través del sector teta 990, en ruta a la nebulosa Veil para destruír un planeta inestable.
Dark Star, dengesiz bir gezegeni yok etmek için, Veil Nebulasına doğru rotayla, Teta 990 sahasına, ışık hızıyla ilerlemekte.
990-69-47...
9906947...
Después viene la Cindy 990.
Ve işte Cindy 990.
Ahora, los D'Arcy, $ 990.
Darcy'ler 990 Dolarda.
Regresa a Berlín en 1 990.
1990'dan beri tekrar Berlin'de.
- Un Nissan Maxima negro, 1 990.
- 1990 model siyah Nissan Maxima.
Comandante del 990. Escuadrón de Persecución.
99'uncu Takip Filosu'nun kumandanı.
Cada piloto de color en el 990 pasó por su propio infierno privado para ganarse esas alas.
99'daki her renkli pilot o kanatlara sahip olmak için kendi cehennemini yaşadı.
Una vez que lleguen a Italia, el 990.
İtalya'ya gittiğimizde 99.
- ¿ Ustedes están con el 990.?
- Siz 99'dan mısınız?
Cuento con usted y los del 990 para que muestren orientación y liderazgo.
Rehberlik ve liderlik etmeniz için size ve 99'a güveniyorum.
- Declaraciones hechas por un esquizofrénico paranoico, 1 2 de abril de 1 990 - Hospital de Baltimore.
"Paranoyak şizofren teşhisi konmuş... bir hastayla yapılan görüşmeden alıntılar... 12 Nisan 1990, Baltimore İI Hastanesi."
- No, 1 996 es el futuro. Estamos en 1 990.
Hayır, 199 gelecektir.
1 990 es el pasado.
1990 geçmişte kaldı.
Espera, estamos en 1 990.
Durun. Şimdi 1990 " dayız.
¿ Adónde te enviaron? - A 1 990.
- Seni nereye gönderdiler?
En 1 990 era equivocado.
1990 " da yanlış numaraydı.
Es la década de 1 990, viejo.
Artık 90'lı yıllardayız ihtiyar.
Los ánimos están encendidos, el presupuesto va a menos y tus enfermeras parecen negarse a reconocer la realidad...
Herkes duygusal... ... bütçe düşük ve hemşire kadron 1 990'ların tıbbının gerçeklerini...
En Berlín, en 1 990.
1990'da Berlin'de.
Yo retire este mismísimo avión en 1.990.
1990'da bu uçağı emekliye ayırdım.
Azafata, ¿ Ha salido ya el vuelo 990?
Hostes... 990 numaralı uçuş kalktı mı?
Situación 990.
Durum raporu 990.
"Regalo para la generación de 1 990".
" 1990 döneminden armağan.
" Regalo para la clase de 1 990.
" 1990 döneminden armağan.
980. 985.
990.
Octubre, hace 2 años, a las 8 : 45 a.m. de un lunes un hombre, Kevin Peltier, entra en la agencia de la que había sido despedido el viernes anterior.
İki yıI önce, Ekim ayında bir Pazartesi sabahı 8 : 45'te Kevin Peltier, önceki cuma kovulduğu şirkete geldi asansöre bindi 36'Iık şarjörü yarı otomatik Performa 990'ına taktı.
Se mete en el ascensor, carga 36 balas en la recámara de su semiautomática Performa 990, y cuando llega a la 3ª planta abre fuego contra sus ex compañeros, matando a once e hiriendo a cinco antes de dispararse a sí mismo.
Üçüncü kata çıktığında ateş açtı, 11 kişi öldürdü, 5 kişiyi ağır yaraladı ve silahı kendine çevirdi.
Un valiente y antiguo ejecutivo de Vicksburg Firearms va a testificar que esta Performa 990 semiautomática fue fabricada, principalmente, para criminales y para los que están listos para la violencia.
Şirketin eski bir yöneticisi cesaretle tanıklık ederek bu yarı otomatik Performa 900'ün özellikle suçlular ve başka şiddet meraklıları için üretildiğini söyleyecek.
Lea ante el tribunal el anuncio de la Performa 990, por favor.
Performa 900'ün satış reklamını okur musunuz?
¿ A quién cree que le interesa adquirir una Performa 990 semiautomática tipo de asalto cuyo acabado es anti-huellas?
Acaba sizce kim yarı otomatik bir Performa 900 alırken özellikle parmak izi kalmayanı seçer?
Mira la fecha de servicio. Eso es casi 990 años en el futuro.
Komisyon tarihine bak, neredeyse günümüzün 900 yıl sonrası.
Fue el grupo que más conciertos hizo en Norteamérica durante la década de los 90.
1 990'lar boyunca Kuzey Amerika'da konserleri en çok seyirci çeken gruptu.
Porque a Artie y a su gente sólo les dimos 10 kilos de heroína... mezclados con 2.990 kilos de laxante para bebé.
Çünkü Artie'ye ve adamlarına... sadece 10 kilo eroin vermiştik. O da 3 ton bebek müshilinin üstüne serpiştirilmişti.
9,000.... 990 yens.
9,000... 990 yen.
990 yens.
990 yen.
La bala pega del concreto a 990 kmh y se desintegra.
Mermi saniyede 275 metre hızla betona çarpıp gidecek bir yer bulamayınca paramparça olmuş.
Lo he nivelado y nos mantenemos a 990 pies.
Seviyeye çıktım ve 295 metrede kaldım.
- abril 1 990
- Nisan 1990 "
Es 1 990.
1990 yılındayız.
"La gran fuga", 1 990.
"Büyük Firar," 1990.
990. 995. 997.
995. 997.
990... 991... 992... 993... 994... 995...
Ona bir delik açarlardı... 990... 991... 992... 993... 994... 995...