Translate.vc / Espagnol → Turc / Adderall
Adderall traduction Turc
167 traduction parallèle
Adderal para mantenerme enfocado. Zanax para no ponerme nervioso y adormecerme un poco.
Adderall konsantrasyon için.
- Esas son Adderall.
Onlar Adderall.
Hay Aderol, Clanadin, Tenex...
Ayrıca Adderall, Clonidine, Tenex isimli ilaçlar da var.
Antidepresivos para calmarme y anfetamina para estimularme.
Sakinleşmek için Seconal, coşmak için Adderall.
Adderall, Digoxina y Dextrometanfetamina.
Adderall, Digoksin ve Dekstrometamfetamin.
Anfetamina, ya no hay.
Adderall, bitmiş.
Y mientras estás allí, intenta conseguirme algunos estimulantes.
Ve hazır gitmişken bana da biraz adderall getir.
LA DROGA DEL ESTUDIO Muchos padres quizá ignoren que sus hijos toman una droga llamada Adderall para mejorar su rendimiento académico.
Birçok ana baba, çocuklarının akademik performanslarını artırmak için Adderall isimli bir ilaç kullandığının farkında olmayabilirler.
El Adderall es un estimulante poderoso, muy similar a la cocaína Ex Vicedirector, DEA o a las metanfetaminas.
Adderall, kokain ya da metamfetamine çok benzeyen güçlü bir uyarıcı.
La gente que piensa completamente bien... yo tomé Adderall en la universidad esporádicamente para escribir una monografía.
Tamamen iyi olduğunu düşünen insanlar için de- - ben üniversitede ödev hazırlarken zaman zaman Adderall aldım.
¿ Y cuando conseguiste el Adderall, sólo fuiste al médico?
Adderall kullanmak istediğinde sadece doktora mı gittin?
la habilidad de clonarme y un suministro anual de adderall.
Kendimi klonlamam ve bir yıllık hiperaktivite ilacı.
Espera, eres la chica que se envició con píldoras y se salió.
Sen şu haplara takılıp okuldan atılan kızsın. Sen küçük Annie Adderall'sın.
Eres la pequeña Annie "Adderall". Sí, y tú eres un estúpido deportista que perdió su beca por dislocarse ambos hombros en una borrachera.
Evet, sen de, damacanayla bira içmeye çalışırken iki omzunu birden çıkararak bursunu kaybeden aptalsın.
* La pequeña Annie Adderall * * era una paria en la secundaria *
* Küçük Annie Adderall * * Lisede hep dışlandı. *
Estoy seguro que se va a chupar felizmente el Adderall.
Adderalli seve seve alacağından eminim.
Jenny y su novio le vendieron a mi novio Adderall ( anfetaminas ) hace un par de meses.
Jenny ve erkek arkadaşı, benim erkek arkadaşıma, birkaç ay önce Adderall sattı.
Me tomé un Adderall para escribirlo.
Önce ilaç aldım, sonra yazdım.
¿ Te estás tomando tu Adderall?
İlacını alıyor musun?
-... esta semana- - - El Adderall no es una droga.
- Adderall uyuşturucu değil.
Llevo Adderall y Provigil, por si las dudas.
Her ihtimale karşı Adderall ve Provigil'i taşırım.
Tomo medicación recetada por mi médico, Adderall y Percocet para el dolor de espalda.
Doktorumun yazdığı ilaçları kullanıyorum ağrılarım için Adderall ve Percocet.
Mira, ésa es la mujer que te libró de ser expulsado durante el incidente de Adderall.
Bu kadın Adderall olayından sonra senin okuldan kovulmaman için uğraşan biri.
Por 250, pondré el culo. Pero estoy bromeando - Voy a vender mi Adderall.
250 kâğıda arkadan veririm ama gerekenleri sen sağlarsın.
Después de el asunto del Adderall dijo que si no quería ser expulsado, tenía que ver a un terapeuta.
Tüm o Adderall olayından sonra bana eğer okuldan atılmak istemiyorsam bir terapiste görünmem gerektiğini söylemişti.
Si quiero ir a la RISD, simplemente venderé mi Adderall o algo.
Eğer RISD'ye girmek istersem ilaçlarımı falan satarım.
- Adderol y Nassonex.
- Ben Adderall ve Nasonex alıyorum. - Şaka mı yapıyorsunuz?
Luego necesitaba Adderall para volver a despertar. Pero eso fue todo. Fue estúpido y terminé con eso.
Ve sonra tekrar uyanmak için * amfetamin hapı gerekti ama bu kadardı ve aptalcaydı ve kullanmayı bıraktım.
Oh, todos los empleado han dado positivo. Marihuana, mdma, pcp, hgh, Lipitor, Adderall, dayquil, nyquil... por que cada quien tomo ambos?
Tüm çalışanların marihuana, mdma pcp, hgh, lipitor adderall, dayquil, nyquil sonuçları pozitif çıktı.
Culpable. Mr. Minor, cuatro pastillas fueron encontradas es su bolsillo, las cuales fueron identificadas como Adderall por la enfermera del colegio.
Bay Minor, cebinizden okul hemşiresinin "Adderall" olarak tanımladığı dört adet hap çıktı.
¿ Cuánto Adderall has tenido hoy?
Bugün ne kadar Adderall kullandın?
Montones de Adderall.
- Bir sürü uyuşturucu.
¿ Y qué tal si eso incluye venderle Adderall? Sí, bueno, eso explicaría por qué él estaba tan agitado.
Neden o kadar tedirgin olduğunu açıklar.
¿ Colleen te vendía Adderall para ayudarte con tus estudios?
Çalışmalarına yardımcı olmak için Colleen sana hap mı satıyordu? - Hayır.
Te refieres a tu yo más joven que estaba tan drogada que trató de enderezar las líneas del campo de fútbol de la secundaria durante un juego?
Yani çok fazla Adderall alıp lise futbol maçında saha çizgilerini düzeltmeye çalışan sen gibi mi?
- Toma ¿ Quieres Adderall?
- Amfetamin ister misin?
¿ Qué te hace sentir el Adderall?
Sakinleştirici ilaç sana neler hissettiriyor?
- Es Adderall.
- Bu sakinleştirici.
- ¿ Qué? El Adderall.
Sakinleştiriciyi.
Tengo Adderrall aquí.
- Ben sadece bu Adderall'i sallıyorum.
¿ Qué, se le terminó la medicación?
- Ne oldu, Adderall'in mi bitti?
Fuiste una adicta a las pastillas, así que piensa en Blade como un Adderall.
Eskiden hapçıydın ya, Blade'i Adderall gibi düşün.
Adderall, delito por posesión.
Adderall bu, hem de izin verilenden çok daha fazla.
Este es nuestro Adderall.
Adderall diyoruz buna.
TDAH. - Adderall.
Hiperaktivite.
Algunos adderall.
Biraz Adderall'a ihtiyacım var.
Es hora de tomarse su Adderall.
Adderall vakti!
¿ Me das un Adderall de cinco miligramos?
Beş miligram Adderall alabilir miyim?
El Zoloft, el Ambien, el Adderall, y por supuesto el litio.
- Zoloft, Ambien, Adderall kesinlikle lityum. Tanrım.
Averigúé lo que había en el paquete. Adderall.
- Uyuşturucu.
- Adderall.
- Sakinleştirici.