Translate.vc / Espagnol → Turc / Aile
Aile traduction Turc
29,932 traduction parallèle
Mi familia esta muy subiendo la apuesta, ¿ eh?
Bizim aile çıtayı epey yükseltti be.
Sí, tiene que conseguir el apoyo de la Unión Conservadora Estadounidense, del Caucus conservador, del Consejo de Investigación Familiar y esto no le va a gustar.
Evet, Amerikan Muhafazakar Birliği'ne kabul ettirmelisiniz Muhafazakar Parti Toplantısı, Aile Araştırma Konseyi ve bunu sevmeyeceksiniz.
No anhelo una familia feliz... simplemente la mejor manera de eliminar una.
Beni yanlış anladın. Mutlu bir aile için özlem duymuyorum, Sadece birini parçalara nasıl ayırabileceğimle ilgili öngörüm oldu.
una injusticia familiar contra el Imperio.
İmparatorluk'a karşı beslediği aile kini.
El primer miembro de la familia que consiga aire acondicionado que funcione tendrá una recompensa.
Çalışan bir klima getiren ilk aile üyesi ödül kazanacak.
Sin familia.
Aile yok.
Bueno, pero la cena familiar no es una opción.
Peki, aile yemeği bu seçeneklerden biri değil.
Edwards, has sido el miembro de la familia del infierno hoy.
Edwards, bütün gün cehennemden çıkmış bir aile üyesi gibi davrandın.
Ya sabes, todo tipo de dramas... familias locas, casi morimos ambos, perder a gente que queremos.
Her türlü dramı yaşadık. Çılgın aile olayları, ikimizin de neredeyse ölmemiz, sevdiklerimizi kaybetmemiz.
¡ Quiero... una mujer, y una casa, y una familia!
Bir eş, ev ve aile istiyorum!
- Me tomó tiempo darme cuenta que el honor de una familia real pesa más que cualquier relación.
Bunu anlamam çok uzun sürdü kraliyetin aile şerefi herhangi bir ilişkiden daha önemli.
Quiso manchar el honor de la familia. Deberíamos torturarlo hasta la muerte.
Aile onurumuzu kirletmek için çalıştı ve bunu için ölümden acısı gerekli.
si el que quiso manchar mi honor es el esposo de mi propia hermana?
Bir çalışanın, aile şerefini lekelemesi bir başaksı değil, kızkardeşimin kocası.
Ahorraríamos dinero en pérdidas y nos convertiríamos en una familia.
Gider yazarak tasarruf edebilir ve gerçek bir aile olabiliriz.
- Sí. Es como una familia.
Tıpkı bir aile gibi.
Soy Tony Casas del departamento de familias y servicios para menores.
Ben Çocuk ve Aile Hizmetleri Departmanından Tony Casas.
Bueno ¿ no somos una gran familia feliz?
Baksanıza ne de güzel kocaman bir aile olduk.
Si, okay, el Sr. Familia.
Evet pekala, Bay aile adamı.
Pero en el proceso, creamos una familia.
Ama süreç içerisinde burada bir aile kurduk.
¿ Familia?
Aile mi?
La sangre no hace a la familia.
Aile kan bağından fazlasıdır.
Se trata de honor, se trata de reputación, y la defiendo de la misma forma que alguien alimenta una serpiente, con sacrificio.
Aile şeref meselesidir, itibar meselesidir. Aileyi öleceğini bile bile yılan besleyen birisi ile aynı şekilde savunurum.
Bonita familia.
Güzel bir aile.
¿ Registros genealógicos?
Aile kütük kayıtları?
Si da un paso más hacia esta casa... llamaré al abogado de nuestra familia y a mi hermana... quien, como sabe, es concejala de la ciudad... y entonces podremos todos evaluar su causa probable.
Bu eve adımınızı atarsanız, aile avukatımızı ve bildiğiniz üzere şehir meclisi üyesi olan ablamı ararım ve geçerli sebebinizi o zaman beraber gözden geçiririz.
¿ Es un hombre de familia?
Aile babası mısınız?
Sí. Soy un hombre de familia.
Evet, aile babasıyım.
Por supuesto, una reunión como esa tiene que ser un asunto privado.
Elbette böyle bir aile toplantısı kişisel bir iş olmalı.
Asumo que hombres como vosotros entienden el vínculo de la familia.
Sizin gibi adamlar aile bağının ne demek olduğunu bilir diye düşünüyordum.
cosas de la familia, de la policía, las mujeres en tu vida.
Aile olsun, GCPD olsun, hayatındaki kadınlar olsun.
Como miembros de las Cinco Familias, estaréis bien enterados de que con la trágica caída del capitán Barnes, la gente está asustada.
Beş Aile'nin üyeleri olarak baş komiser Barnes'ın trajik çöküşünden sonra insanların dehşete kapıldığından haberiniz var.
¿ Una pequeña reunión familiar?
Aile toplantısı mı?
Bueno, por una vez estoy agradecida de que estemos simplemente en la misma habitación, juntos, como una familia de nuevo.
Şahsen ben yeniden aile olarak bir arada olduğumuza seviniyorum.
Te veré en la siguiente reunión familiar.
Bir dahaki aile toplantısında görüşmek üzere.
Cuidar y dar apoyo a mi familia.
İyi bir aile babası olup ailemin geçimini sağlamak.
Las cosas eran menos complicadas cuando pensaba que eras solo otro paciente delirante medio con una familia complicada.
Senin her zamanki aile sorunları olan sıradan kuruntulu hastalarımdan biri olduğunu sanarken işler daha kolaydı.
- El que buscan fue desterrado por trabajar fuera del ámbito familiar.
Aradığın kişi aile dışına çalıştığı için buradan gönderildi.
Ya sabes, tiempo de calidad con la familia... estará de lujo.
Güzel bir aile ortamında olursa harika olur.
Bueno, el drama familiar es una putada, ¿ eh?
Aile kavgaları çok kötü değil mi?
Tenemos que manejarlo en familia.
Bunu aile içinde halledeceğiz.
Herencia significa pensión escandinava.
Aile mirası, İsveç yardımı anlamına gelir.
Pues, Freud diría que salió a buscar ese golpe en la cabeza, pero no soy ni remotamente Freudiana.
Freud'a sorsan her şeyin sebebinin aile ilişkileri olduğunu söyler. Ama ben bundan demiyorum.
Bueno, soy una vieja amiga de la familia.
Peki, Ben eski bir aile dostlarıyım.
Tengo un montón de violaciones espeluznantes e incestos revoloteando por aquí arriba.
Korkutucu tecavüz ve aile içi seks olayları dönüp duruyor kafamda.
Familia.
Aile.
Una familia diferente. Pero el mismo puto Frank. 300.
Aile farklı, Frank yine aynı. 300.
¿ Por qué Garret no se quiso unir a la empresa familiar?
Garrett aile şirketine katılmak istemedi diye mi?
Esa familia la volvió demasiado confiada.
O aile, insanlara çok fazla güvenmesini sağladı.
Es un hombre de familia.
O bir aile adamı.
Una inevitable y forzosa reunión familiar es lo mejor.
Kaçınılmaz aile bağları en iyisidir.
No, se trata de mi hermana.
Hayır, mesele aile, kız kardeşim.