Translate.vc / Espagnol → Turc / Alguíen
Alguíen traduction Turc
34 traduction parallèle
¿ Crees que puedo controlar a esta gente ¿ Crees que alguíen puede?
Bu insanları kontrol edebileceğimi mi düşünüyorsun? Kimin yapabileceğini düşünüyorsun?
Alguíen que amo me dijo que si es secreto y elitista, no puede ser bueno.
Birzamanlar sevdiğim birisi "eğer bir sır'sa vede elit'se, iyi olamaz" demişti.
Hay alguíen a quíen estoy deseando encontrar.
Görmeyi istediğim biri var
Espero que él resulte ser alguíen que cuíde de mí.
Umarım o çıkar - Beni koruyacak - 1, 5 lütfen. Birisi
con alguíen que cuídara de mí.
Beni koruyacak birine
Cuánto necesíto alguíen que cuíde de mí.
Ne ihtiyacım var - Biri beni - Çok sağol.
¿ Alguíen sabe para qué estamos viviendo?
Bilen var mı Ne için yaşadığımızı?
¡ Sr. Mason! Tengo a alguíen que lo víene a ver.
Bay Mason, görmeniz için birini getirdim.
Sí alguíen le díce "vaca" a gour, él se enfurece.
Gour çok komik biridir. Ona Garu denince yani inek, çok kızar.
Cuando tengo la cámara en la mano, puedo tomarle una foto a alguíen que se fue, muríó o desaparecíó.
Ne zaman elimde bir makine olsa birilerinin fotoğrafını çekmeye çalışıyorum. Giden, kaybolan ölen insanların.
¡ Tú puedes ser alguíen!
Temsilci...
Alguíen ha venído a verla.
Nanital'dan!
Y sabré sí trajíste a alguíen contígo, Pobre mamá pagaría por ese error,
Eger yaninda birini getirecek olursan zavalli annen yaptigin hatanin bedelini öder.
Nunca había pensado en cómo íba a morír, Pero morír en lugar de alguíen a quíen amo me parece que vale la pena,
Nasil ölecegimi hiç düsünmemistim ama sevdigin birisi için can vermek, ölmek için güzel bir yol gibi görünüyor.
Probablemente el esté sintitendo como si alguíen le golpea la cabeza con una pala
Muhtemelen, biri kafasına kürekle vurmuş gibidir.
Si estas persiguiendo algo, para conseguirlo, siempre habrá alguíen persiguiéndote.
Bir şey uğruna birisinin peşine düşersen başka bir şey de senin peşine düşer.
Alguíen va a quitarle los ojos.
Birisi gözlerini çıkartacak.
Alguíen los siguió?
Biri sizi takip ediyor mu?
¿ Quíere que alguíen repare la valla, jefe?
Çiti tamir edecek birini istiyor musun patron?
¿ No hay alguíen contigo?
- İçeride kimse yok mu?
Bueno, yo... creí que alguíen más lo haría.
Başkasının yapacağını düşündüm.
Y luego... Y luego, esperaremos a que alguíen mencíone a Danny míentras los níños juegan,
Sonra da birinin Danny konusunu açmasını bekleriz.
¿ Hay Alguíen?
Kimse var mi?
El fue alguíen que vio a la tecnología que es algo sin rostro, frio, mecanico, y vio en ella algo que prometia algo calida al mundo, que alcanzaba a las personas y eso es de lo que la revolucion de las computadoras se trata
Jobs, yüzü olmayan, soğuk, mekanik teknolojiyi ve onun içindeki sıcak, insanlara uzanan ve dokunan ve vaat veren bir dünyayı gören biriydi. Ve işte bilgisayar devrimi budur.
Reivindicación para alguíen que una vez fue despedido de su propia compañia
Bir zamanlar kendi şirketinden kovulan bir adamın haklı oluşunun kanıtıydı.
Atentos, tenemos a alguíen en el puerta.
- Dur bakalım. Ön kapıda birisi var.
Me enamoré de la misma manera en que alguíen se duerme.
İnsanların uyuyuş şekli gibi ona aşık oldum.
Y asignaremos a alguíen para que revise su piel para asegurarnos que no tiene piquetes de ningún tipo.
Ayrıca cildini kontrol etmek için de birini görevlendireceğiz ki..... hiç bir enjeksiyon izi olmadığını bilelim.
Y tal vez, antes de venir a Nueva York él nunca había conocido a alguíen como yo.
Ve belki New York'a gelmeden önce o da benim gibi birini tanımamıştı.
Nunca pensé que podría construir un vida con alguíen que no fuera Anna.
Yalnızca Anna'yla yeni bir hayat kurabileceğimi düşünüyordum.
"Que le importo a alguíen a quien Flash conoce."
"Flash'ın tanıdığı biri sana önem veriyor." demişti.
Pero si alguíen pudiera vencerla y arrebatarle el látigo alguien grande, alguien fuerte, alguien alto,
Griff! Griff! Griff!
Debe convertírse en alguíen respetable, crecer.
Söyleyin bakalım okula hiç uğramadığına göre bu çocuk nasıl adam olacak?
Hasta que alguíen venga a buscarlol.
Tamam mı?