Translate.vc / Espagnol → Turc / Aquı
Aquı traduction Turc
639 traduction parallèle
¡ Largo de aqu.
Devam et. Defol git!
He pasado los últ ¡ mos 7 anos aqu ¡, as ¡ que n0 p ¡ ens0 m0verme.
Biliyormusun, Oturma odamda oturup bir öğle istirahati yapmayı düşündüm, bu..... nedenle niye bu mavi ceketli küçük çocuklarını alıp yola koyulmuyorsun?
Encerrado aqu ¡ no puedo consolar a lav ¡ uda.
Dula taziyelerimi bile sunamadım.
O porque es su ún ¡ co med ¡ o de sal ¡ r de aqu ¡.
Ya da buradan çıkmanın tek yolu bu.
Vámonos de aqu ¡.
Pekala.Haydi arabayı haraket ettirelim.
Nos estaba esperando. Aqu ¡ estamos.
O kız sizin ve benim arabayla gelmemizi bekledi.
No pasará mucho t ¡ empo s ¡ n que nos l ¡ qu ¡ den atodos. Ynos quedaremos aqu ¡ esperando órdenes.
Güneş battığında herhangi bir zaman bize saldıracaklar ve biz burada oturup emirlerini bekliyoruz.
Lást ¡ ma, mor ¡ r aqu ¡ y ponerfln a una br ¡ llante carrera.
Böyle bir yerde ölmek ve büyük kariyerinde bir yıkım olması ne utanç verici
Rodr ¡ guez, ven aqu ¡.
- Rodriguez Buraya gel. - Tamam - Hey, biraz da bana kalsın, ha?
A med ¡ o d ¡ a a caballo a suroeste de aqu ¡ está el R ¡ o Conchos.
Rio Conchos, buranın güney batısından yarım günlük yolda.
Te ¡ nv ¡ to a una copa. ¿ Qué te trae por aqu ¡?
- Böyle bir gecenin yarısında seni buraya ne getirdi?
¿ Qu ¡ én ¡ ba a pensar aquella noche en la cárcel que n0s enc0ntrar ¡ am0s aqu ¡ yr ¡ cos?
Amigo, Bizi o gece kodesten kimin kaçırdığını düşünüyorsun burada oturuyoruz sanki... zengin adamlar gibi, he? . Ama biliyordum.
Pero aqu ¡...
Nehir manzarası!
Desenganchad las mulas, dejaremos el carro aqu ¡.
Zamanı geldiğinde arabaları burada bırakacağız.
Armas aqu ¡, como tú dar palabra.
Silahlar söz verdiğiniz gibi burada.
- Aqu ¡ oro, yo prometer.
Burada da söz verdiğimiz altın var.
Aqu ¡ ser como hermanos, pero tú sembrar muerte.
Buradayız, kardeşler gibir.Aynı ölüm tohumlarıyız.
¿ No hemos ven ¡ do aqu ¡ para eso?
Bunun için buraya gelmedik mi?
Supe que vivias aqu'ii, y vine...
Temsilcim burada olduğunu söyledi, ben de geldim.
El Tte. Snyder dice que has estafado mucho por aqu ¡.
Teğmen Snyder onun şehrinde bazı işler çevirdiğini anlattı.
Salgamos de aqu ¡.
Gidelim buradan.
- ¿ Vives aqu ¡? - No.
- Burada mı oturuyorsun?
- Tus padres nacieron aqu ¡, ¿ no?
- Ailen buralı mı?
¿ Pasas aqu ¡ el verano?
Yaz için mi buraya geldin?
Es su primer verano aqu ¡.
Buradaki ilk yazın.
Si no pueden nadar aqu ¡, se irán tan contentos a las playas de Cape Cod, Hamptons o Long Island.
Burada yüzemezlerse, Cod Burnu'nda, Hamptons veya Long Island Plajlarında yüzmek isteyeceklerdir.
No naciste aqu ¡, as ¡ que no eres una isleña.
Burada doğmadıysan bir adalı olamazsın.
Vuelve aqu ¡.
Hemen geri gel.
Por aqu ¡, por favor.
Bu taraftan lütfen.
No fume aqu ¡.
Burada sigara içmeyin.
- No hay más tiburones como éste por aqu ¡.
- Burada bundan başkası yok.
No voy a quedarme aqu ¡ a presenciar cómo abren esa cosa... y ver cómo los restos del pequeño Kintner se desparraman por el muelle.
Burada durup balığın karnının deşilmesini ve küçük Kintner'in parçalarının iskeleye saçılmasını seyredecek değilim.
Acabo de enterarme... de que la semana pasada aqu ¡ murió una joven.
Az önce öğrendiğime göre geçen hafta burada bir kız ölmüş.
Ven aqu ¡.
Buraya gel.
¿ Aqu ¡ se ve el Late Show?
Şuradan gece şovunu bulabilir misin?
Y seguirá alimentándose aqu ¡ mientras en el agua haya comida.
Yiyecek bulduğu sürece burada beslenecek.
No necesito ir a Brisbane... si aqu ¡ tengo un gran tiburón blanco.
Brisbane'e gitmem gerekmiyor, burada bir büyük beyaz köpekbalığı var.
Por aqu ¡, nada, Martin.
Burada bir şey yok Martin.
Daisy, aqu ¡ Hendricks.
Daisy, ben Hendricks.
Aqu ¡.
Buradaki eve.
" Aqu ¡ yace el cuerpo de Mary Lee Que murió a los 103
" Mary Lee yatıyor burada, ölmüştü 103 yaşında.
En el laboratorio serás un experto, pero aqu ¡ eres carga.
Laboratuvarda iyi olabilirsin, ama burada sadece safrasın.
Si no quieres volver a casa nadando de espalda, baja aqu ¡.
Eve kadar sırt üstü yüzmek istemiyorsan aşağı in.
Baja aqu ¡ a tirar esta mierda.
Gel de biraz da sen yemle.
- ¡ Yo no me quedo aqu ¡!
- Orada durmam!
Ven aqu ¡, ven aqu ¡, precioso.
Buraya gel, buraya gel, hayatım!
Hola, S.O.S. Aqu ¡, Orca. ¿ Guardacostas?
Alo, SOS, Orca. Sahil güvenlik mi?
Guardacostas, aqu ¡ Orca. ¿ Me recibe?
Orca'dan sahil güvenliğe. Beni duyuyor musun?
Guardacostas, aqu ¡ Orca. ¿ Me...?
Sahil güvenlik, burası Orca. Beni...
Aqu ¡ les VI, la m ¡ s ¡ ón que inauguraría la primera estac ¡ ón humana en la luna está atrapada en una órb ¡ ta que, a no ser que ocurra un milagro, provocará el primer desastre espacial estadounidense.
Aşil 6, insanoğlunun Ay'daki ilk kalıcı üssü olmak üzere tasarlanmıştı ancak bir mucize gerçekleşmeyip kilitlendiği yörüngesinden çıkamazsa Amerika'nın ilk uzay faciası olarak belleklerde yerini alacak.
Aqu ¡ les VI, la m ¡ s ¡ ón que inauguraría la primera estac ¡ ón humana en la luna está atrapada en una órb ¡ ta que, a no ser que ocurra un milagro, provocará el primer desastre espacial estadounidense.
Aşil 6, insanoğlunun Ay'daki ilk kalıcı üssü olmak üzere tasarlanmıştı ancak bir mucize gerçekleşmeyip kilitlendiği yörüngesinden çıkamazsa Amerika'nın ilk uzay faciası olarak belleklerde yerini alacak