Translate.vc / Espagnol → Turc / Año
Año traduction Turc
70,315 traduction parallèle
¿ No estuvo en el voluntariado del Comité del Valle del Hudson en el año 2000?
2000 yılında Hudson Vadisi komitesinde gönüllü oldun mu?
Están en Roma de año sabático.
Bir yıllığına Roma'da ücretli izindeler.
No he tenido un episodio en al menos un año.
Bir yıldan fazladır nöbet geçirmedim.
Casi muere el año pasado en Berlín.
Geçen yıl Berlin'de az daha ölüyordu.
- Hay un vacío de un año en su C.V.
Öz geçmişindeki bir yıllık boşluk konusunda.
¿ No te ha preguntado sobre el año en blanco?
Bu boş yılı sana sormadı mı?
Ese año, desde aquí hasta aquí, lo pasé fumando metanfetamina y masturbándome.
O yıl boyunca, buradan buraya metamfetamin içip mastürbasyon yaptım.
Pasé aquel año deseando haber sido yo.
O yılı "keşke ölen ben olsaydım" diyerek geçirdim.
Te mandaron por el Sendero de la Muerte cada día durante un año.
Bir yıl boyunca her gün zırhlı araçla devriyeye gönderildin.
el año pasado hice trasladar en secreto sus restos mortales del cementerio de Kharavan a Behesht-e Zahra.
Geçen yıl onun naaşını gizlice Karavan mezarlığından Behişt-i Zehra'ya taşıttım.
Según Quinn, es una base informativa de los equipos de operaciones especiales para Oriente Medio. Él mismo estuvo aquí durante casi un año.
Quinn'e göre Orta Doğu'ya giden özel operasyon ekiplerinin bilgilendirme noktası.
En el año 878 en Ethandune, luché al lado del rey Alfredo para vencer a los daneses y sacarlos de Wessex, pero a un gran precio.
878 yılında Ethandune'da Danları mağlup edip Wessex'ten sürmek için Kral Alfred'le omuz omuza savaştım. Amma velakin bedeli muazzamdı.
¡ Él sería mi salario durante un año!
Bir yıl boyunca iradım olurdu!
Ya tiene un año.
Şimdi bir yaşında.
Cada año, tengo dos semanas de vacaciones, y siempre vengo a Australia y le muestro tu foto a quien conozca.
Her yıI, iki hafta tatile çıktım. .. ve her sene Avustralya'ya geldim. Gördüğüm her kişiye resmini gösterdim.
Cada año me decía :
Her yıI, kendime,
Por ese error, voy a la base militar cuatro semanas al año.
O hatayı yaptım. Yılda dört hafta ordu üssüne gidiyorum.
Fui un año antes de estar con Julian pero me quedé sin dinero.
Julian'dan önce bir yıl gittim ama param bitti.
- Por año.
- Yıllık.
Durante su segundo año de universidad.
- Okuldaki ikinci yıIından beri.
Dios, ¿ en qué año vive?
Tanrım, hangi asırda yaşıyoruz? !
Uno de nuestros mayores oleoductos había sido volado un año antes.
Büyük boru hatlarımızdan biri geçen yıl patlatıldı.
¿ Así que la primera vez que notó que el Sr. Grimes se volvía inestable fue un año antes de la misión para eliminar a Bin-Khalid?
Diyorsunuz ki Bay Grimes'in bu durumunu ilk olarak Bin-Khalid olayından bir sene fark ettim.
Pero eso fue hace un año, y probablemente ya haya anulado la segunda señal.
Ama bu bir yıl önceydi, ve büyük ihtimal sinyalini bloke ettirmiştir.
Durante el último año.
Geçen yıl.
Acabo de ver una llamada interceptada hace un año en la que dijo : "Los estadounidenses han matado a mi hija".
Az önce bir yıl önce kapatılan bir telefon görmüştüm "Amerikalılar kızımı öldürdü" dedi.
¿ Aunque llevara un año persiguiendo a Bin-Khalid?
Bin-Khalid'i bir yıldır avlıyor olsa bile mi?
Ese fue un buen año.
Yapımı.
Hace un año.
Bir yıl önce bugün.
En pocos minutos... hará exactamente un año... del momento de la muerte de mi familia.
Bir kaç dakika sonra ailemin ölmesinin ardından bir yıl geçmiş olacak.
El gobernador prometió que este año los ahuyentaría, pero siguen ahí.
Vali onları bu sene kovacağının sözünü verdi. Hala buradalar.
Los informes del año pasado.
Müfettişin geçen yılki raporlarını getirdim.
El Gran Mariscal del Desfile del Orgullo de este año... ¡ Lito Rodriguez!
Bu yılki Onur Yürüyüşü'nün Büyük Şefi Lito Rodriguez!
- Un año.
- Bir yıldır.
- ¿ Un año?
- Bir yıl mı?
Como por qué desapareció durante un año sin decirle un carajo a su mejor amigo.
En yakın arkadaşına hiçbir şey söylemeden bir koskoca yıl boyunca neden kaybolduğu gibi.
Pasó casi un año desde que me besaste aquí.
Bir yıl önce beni tam burada öpmüştün.
¿ Cuántas estrellas gais confesas hay en el cine de acción, o cuántas trabajarán este año o en el futuro próximo?
Eş cinselliğini açıklamış kaç kişi şu anda hâlâ aksiyon yıldızı ya da bu yıl ya da yakın gelecekte iş bulacak?
Es un año menor que tú, Kala.
Senden bir yaş genç Kala.
Esa es la causa de que dos mil millones de dólares de estos chiquitines se vendan cada año.
Her yıl bu ilaca 2 milyar dolar harcanıyor olması da işte bu yüzden.
¡ este año me niego!
Ancak yıldönümü veya yıldönümü, bu yıl reddediyorum!
- Logró todo esto ganando 72.800 dólares al año como gerente de compras de una institución educativa de segunda categoría.
Tüm bunları da yılda sadece 72,800 dolar kazanarak yaptın. Yani değersiz bir orta okulun satın alma müdürü olarak.
La cuestión es que el verano casi ha terminado, estamos a punto de ser estudiantes de último año, este va a ser el mejor año de todas nuestras vidas y aún eres el capitán del equipo de lacrosse.
- Konumuz... Yaz neredeyse bitti ve son sınıfa geçiyoruz. Yani hayatımızın en güzel yılı olması gerekiyor.
Ha sido un año muy duro para mí.
Ben... gerçekten zor bir yıl geçirdim.
Este año alguien me dijo que no lo hiciera.
" Birisi bu sene yapmamamı söyledi.
Además, todo el mundo quiere resultados en el primer año.
Hem herkes ilk yıl sonuç ister.
No lo sé. Hará como un año y medio.
- Bilmem, bir buçuk sene önce falan.
Mi primer año en la universidad, estaba paseando por el campus.
Üniversitedeki ilk yılımda, kampüste yürüyordum.
165000 dólares al año.
Ve bu işten, dudak uçuklatan yıllık 165bin dolar kazanıyor.
Harrison está por cumplir un año.
Harrison bir yaşına girecek.
Ha sido un año duro.
Çetin bir yıI geçirdik.