Translate.vc / Espagnol → Turc / Banks
Banks traduction Turc
1,328 traduction parallèle
Ingenioso arrastre de pies de Banks.
Banks'ten güzel sıyrıldı.
- Biebe sobre Banks en la esquina.
- Biebe köşedeki Banks'i gördü.
Banks gana el sorteo.
Banks kazandı.
Buscan encontrar a Connor Banks.
Gözler Connor Banks'i arıyor.
Biebe.
Biebe. Banks.
Banks. ¡ Anota!
Gelişine vuruyor! Gol!
¡ Connor Banks y una anotación de Biebe!
Biebe'nin asistiyle Connor Banks attı!
Tiene a Banks en el ala.
Kanatta Banks var.
Y Banks gana.
Banks kazandı.
Están trabajando para liberar a Connor Banks en la barrera.
Connor Banks'e pozisyon bulmaya uğraşıyorlar.
Banks trata de liberarse.
Banks kurtulmaya çalışıyor.
¡ Aquí viene Connor Banks!
Connor Banks geliyor!
Por eso ya no me dedico a Ios bancos.
This is why I don't do banks now.
Alguien como yo, de los Bancos Externos y el misterioso Atlántico ".
Outer Banks'dan ve mavi Atlas Okyanusu sırrından bir insan. Benim gibi. "
Eso está en Carolina del Norte.
Outher Banks. Kuzey Carolina.
¿ Recuerdas cuando me pediste que llamara a las papelerías de los Bancos Externos?
Outer Banks bölgesindeki antetli kağıt satan yerleri aramamı söylediğini hatırlıyor musun?
Una persona como yo, de los Bancos Externos y del misterioso Atlántico azul.
Outer Banks'dan ve mavi Atlas Okyanusu sırrından bir insan. Benim gibi.
- Todavía digo que Banks esta arriba de Cobb.
- Ben hala Cobb yerine Banks diyorum.
- Sigo diciendo que Ernie Banks es mejor que Ty Cobb.
- Ben hala Ernie Banks'i Ty Cobb'a tercih ederim.
Escuchad el fantástico grupo que forman Banks, Collins y Rutherford.
Şu muhteşem ve berrak seslere kulak verin.
Cuando pases por esa puerta, creerán que eres Tyra Banks.
Sen o kapıdan girince, Tyra Banks geldi sanacaklar.
Más que los Grandes Bancos en octubre.
Ekim ayında Grand Banks'ten daha iyidir. Evet.
Pescaré en los Grandes Bancos, los haré pequeños.
Bir daha Grand Banks'de balık tutarsam, orada balık kalmayacak.
De ahí vuelves de vacío.
Grand Banks'te hiç yakalayamadın.
Los Grandes Bancos...
Bobby, Grand Banks'e.
Los Grandes Bancos no son una broma en octubre.
Grand Banks Ekim'de tehlikelidir. Tamam mı?
Los Grandes Bancos 342 millas al este de Sable Island
Grand Banks Sable Adası'na 550 km. Uzaklıkta.
Hemos peinado los Grandes Bancos.
Grand Banks'in her yanını taradık.
Los tenemos al Oeste.
Grand Banks batımızda.
Atrás de los Bancos.
Banks'in arka tarafında.
Sus padres, Linda Banks...
- Onun ailesi, Linda Banks,
para unir al Dr. Robert Banks...
Dr. Robert Banks'in,
Muy queridos míos, nos hemos reunido en este precioso día para unir al Dr. Robert Banks y a Deborah Byrnes en Santo Matrimonio.
Sevgili Dostlar ; Burada bu güzel günde, Dr. Robert Banks ve Debra Byrnes'ün evlilik törenine katılmak için toplandık.
¿ Aceptas, Deborah Byrnes, a Robert Banks, como tu legítimo esposo?
Debra Byrnes ; Robert Banks'i, kocan olarak kabul ediyor musun?
En este episodio Carter Banks hará el papel del perro Brian.
Bu geceki bölümde Köpek Brian rolünü Carter Banks oynayacak.
Vi a Tyra Banks con esto y tú te ves más guapa.
Tyra Banks'in bununla çekilmiş fotoğrafı var, sen ondan daha güzelsin.
Has oído hablar de Arthur Banks?
- Arthur Banks adını hiç duydun mu?
He estudiado una parte de su trabajo.
- Arthur Banks. Elbette. Bazı işleri üzerinde çalışmıştık.
Y qué relación tiene con Banks?
Banks'le bağlantısı ne?
... una de dos cosas?
Bu tip mermilerin kullanılması bir olayı Banks'in dosyasına sokan iki şeyden biridir.
Por lo que han leído Arthur Banks a vuelto a estar activo.
Raporda okuduğunuz gibi Arthur Banks tekrar aktif hale geldi.
Si. Washington lo considera un hombre importante.
Washington Banks'ın devletin şahidi olarak emsalsiz bir politik değeri olduğuna karar verdi.
Digamos que conozco a Banks desde hace 15 años.
- Gerçekten mi? Sanırım Arthur Banks'le 15 yıl önce tanıştım diyebilirim.
Digamos que Arthur me debe unos 5 años de mi vida.
Arthur Banks'in bana hayatımın beş yılını borçlu olduğunu söyleyebiliriz.
Puedes llamarme Banks.
- Bana Banks diyebilirsin.
Como llegaste a ser lo que eres?
Nasıl bu hale geldin, Banks?
Has pensado en eso?
Hiç böyle şeyleri düşünür müsün, Banks?
Dice haber visto a Banks saliendo 15 minute antes de los disparos.
Banks'ın o anda hala burada olduğunu bilmiyormuş.
No creo que seas una persona feliz. Por qué?
Bence sen mutlu değilsin, Banks.
Como sabes tanto de él?
Banks hakkında nasıl bu kadar çok şey biliyorsun?
Banks.
- Banks?