Translate.vc / Espagnol → Turc / Bath
Bath traduction Turc
361 traduction parallèle
Cariño, tenía miedo de decírtelo... pero papá me llevará a Bath mañana.
Aşkım, sana söylemeye korktum... babam yarın beni Bath'a götürüyor.
Una carta de Bath, señor.
Bath'tan mektup var, efendim.
El general Sir Danvers Carew y su hija Muriel regresaron a Londres después de un mes en Bath.
General Danvers Carew ve kızları Muriel, Bath'da bir ay kaldıktan sonra Londra'ya döndüler.
- Coventry, Bath, Plymouth, Londres.
Coventry, Bath, Plymouth, London.
- Me desconectaron del Van Barth.
Van Bath'la telefonumuz kesildi.
Estaba hablando al bar del Van Barth. Me desconectaron...
Van Bath barıyla konuşuyordum.
Sir Rodney Leighton, caballero de Bath, de la Torre y Espada de Portugal.
Sir Rodney Leighton, Bath ve Tower Şövalyesi, Portekiz'in Kılıcı.
Bath Beach, Brooklyn, 1925.
Bath Beach, Brooklyn, 1925.
Chaval, hay que reconocer que en Bath Beach no hay nada que pueda hacerle sombra.
Vay be, Bath Beach'de ona dokunabilecek hiçbir şey bulunmadığını itiraf etmen gerek.
Mi padre es cobrador de la línea de trolebuses de Bath Avenue.
Babam Bath Avenue tramvay hattında kondüktör.
Yo conocía una Sophie Western que anduvo con la mitad de los tipos de Bath.
Tanıdığım bir Sophie Western var ki Bath'deki erkeklerin yarısıyla yatmıştır.
Tom French, de nuestro regimiento, estuvo con ella y su tía al mismo tiempo en Bath.
Bizim birlikten Tom French hem onu hem teyzesini birlikte becermişti.
"Es Arzobispo de Tournai, de Lincoln, de Bath y Wells, Durham y Winchester".
"O Tournai'nin, Lincoln'ün, Bath'ın, Wells'in Durham'ın ve Winchester'ın piskoposudur."
El Bath Chronicle me destrozó.
Ancak Bath Chronicle hiç coşkulu değildi. Aslında beni yerden yere vurmuştu.
Creí que estábamos hablando del tipo en Bath Beach.
Bath Beach'teki adamdan bahsediyoruz sanırım.
Caballero de la Orden de Bath... ministro del Rey Jorge Ill en varias cortes de segundo orden.
Bath Şövalyesi... birkaç Avrupa sarayında III. George'un temsilcisi.
" Caballero de la Orden de Bath, miembro del parlamento...
" Bath Şövalyesi, Parlamento üyesi...
Vino durmiendo desde Bath hasta Roma.
Kaplıca'dan Roma'ya kadar yükseldi.
Actuaba como primera soprano en la compañía de opereta Bath Touring.
Gezgin Operet Kumpanyası " nda baş sopranoydum.
¿ Qué pasó con la compañía de opereta Bath Touring?
Gezgin Operet Kumpanyası " na ne oldu?
Fuera compañía de opereta Bath Light.
Artık Gezgin Operet Kumpanyası yok.
- ¿ No será Jack Smollett, archidiácono y herético comedor de vísceras de Bath y Wells?
- Kuşkusuz, Bath and Wells'in kıdemli Başdiyakozu, bağırsak yiyici kafir Canon Jack Smulley de değildir?
El Obispo de Bath y Wells.
'Bath and Wells'Piskoposu...
¡ Bath y Wells!
Ah,'Bath and Wells'!
Como representante de su Majestad, la reina Ana... me satisface y me honra... concederle la más noble orden de Bath... a este leal sirviente. Por los servicios como embajador prestados a la Corona... y por la gracia de Dios.
Majesteleri Kraliçe Anne'in temsilcisi olarak memnuniyetle ve onur duyarak İngiliz Yüksek Şövalyeleri'nin en asil hediyesini sadık hizmetkarı olarak yaptığı büyükelçiliğin karşılığı olarak hükümdar ve Tanrı'nın zaferi adına...
Estás casado con la chica más guapa de Bath.
Ne demişler, "Dışı seni içi beni yakar."
Puede que no sea el hombre más tonto de Bath.
O kasabadaki en aptal adam olmayabilir.
Eres... la más... bonita mujer de Bath, y... vas a ser la más bonita de Hawai.
Sen bu kasabadaki en güzel kadınsın. Ve Hawaii'deki en güzel kadın olacaksın.
Bath no está a más de 50 millas de Kellynch.
Bath, Kellynch'ten 50 mil uzakta.
En Bath, creo yo, podría ser importante, comparativamente, a un precio moderado.
Bath'da nispeten az masrafla önemli biri olabilirsiniz.
Bath es muy agradable.
En uygun yer Bath.
Estoy por... por Bath.
Ben... Ben Bath'dan yanayım.
Siempre he dicho que Bath es incomparable.
Daima söylemişimdir, Bath emsalsizdir.
Y Shepherd, con su permiso, quisiera invitar a la querida Sra. Clay... a vivir con nosotros en Bath.
Ve Shepherd, senin de izninle, Sevgili Bayan Clay'i yanımıza almak istiyorum, Bath'da bizimle otursun.
Y, puesto que nadie te querrá en Bath, es mejor que te quedes aquí.
Kimse sana Bath'da ihtiyaç duymadığına göre eminim burada kalman daha iyi olur.
Y esta es la lista de libros de música que debes enviarme a Bath.
Ve bu müzik kitapları Bath'a gönderilecek.
Lady Russell te llevará a Bath después de navidades.
Noel'den sonra seni Bath'ta getirtirim.
Me gusta tan poco Bath.
Fakat Bath'dan hiç hoşlanmıyorum.
¿ Y en qué parte de Bath cree que se instalarán?
Bath'ın hangi bölgesine yerleşecekler?
Se han ido a Bath, papá. ¿ No recuerdas que te lo dije?
Bath'a gittiler Baba. Bunu söylediğimi hatırlamıyor musun?
¡ Sí, Bath!
Oh, evet. Bath.
Espero que vayamos a Bath este invierno.
Umarım biz de bu kış Bath'a gideriz.
Bueno, Bath es un sitio grande.
Bath gayet büyük bir yer.
De manera que, yo me voy a quedar sola... mientras vosotros estáis alegremente en Bath.
Söz veriyorum, siz Bath'da gittiğinizde mutlu olacaksanız, ben de burada mutlu olacağım.
Dentro de poco tendrá que irse a Bath.
Yakında Bath'a gitmek için bizden ayrılacak.
Vino anoche de Sidmouth camino a Bath.
Bath'a giderken burada mola verdi. Adı Bay Elliot.
Siempre llueve en Bath.
Bath'de sürekli yağmur yağar.
El Sr. Elliot se ha mostrado muy atento, mientras hemos estado en Bath.
Bay Elliot, Bath'da gördüğüm en nazik kişi oldu.
Querida señora, no ha visto usted aún nada de Bath.
Sevgili Madam, henüz Bath'ı yeterince görmediniz.
La orden de Bath.
İngiliz Yüksek Şövalyesi.
- Brighton, Bath, sí.
Brighton'ı, Bath'ı bilirsiniz, evet.