Bigger traduction Turc

También dan "Bigger than life" de Nicholas Ray

Ayrıca Nicholas Ray'in "Bigger Than Life" ı da gösterime girmiş.

# You're just a player in a much bigger plan Eres sólo un jugador en un plan mucho más grande

Sen çok büyük bir sahada sadece bir oyuncusun

En Gash, el Dr Lawrence le está mostrando al Dr Bigger como ha progresado una de sus pacientes,

Gash'de, Dr Lawrence Dr Bigger'a hastalarından birinin nasıl bir ilerleme kaydettiğini gösteriyor

Heard you got a bigger office.

Daha geniş bir odaya geçmişsin.

# The bigger the cushion, the sweeter the pushin'

# The bigger the cushion, the sweeter the pushin'

Capturaron a mi primo por ser un supuesto asesino y a mí por envenenar a este hombre para liberarlo.

Kuzenimi aldınız. Bigger Thomas gibi. Beni de bu adamdan kurtulmak için onu zehirlemekle suçluyorsunuz.

- Me gusta Bigger en la chaqueta blanca.

Bence bigger'ı söylerken bunu giymeliyim.

Solo hay algo más grande que mi CI

There's only one thing bigger than my IQ

Tengo un gran secreto y me pongo en cuclillas

'Cause I got a bigger secret I drop to my feet

♪ Don't you know the bigger that they are ♪ ¿ Sabes? mientras más grandes son

# Bilmiyor musun Ne kadar büyük olursa #

♪ Don't you know the bigger that they are ♪ ¿ No sabes que mientras más grandes son... ♪ The harder they fall?

# Bilmiyor musun Ne kadar büyük olursa #

Bigger.

Büyültüyorr.