English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espagnol → Turc / Brea

Brea traduction Turc

246 traduction parallèle
Y la tierra era brea en el rostro de sus súbditos.
... dünya, tebaası ve kölelerinin yüzündeki katran gibiydi. - Ne anlatıyor?
Este señor del tiempo y del pueblo era un gran opresor. Yla tierra era brea en el rostro de sus súbditos. Si se quejaban, eran ejecutados en la plaza del mercado.
Zamanın ve insanların bu efendisi her ikisine karşı da zalimmiş dünya, tebaası ve kölelerinin yüzündeki katran gibi olana kadar... ve birlikte gizlice sızlanıyorlardı... ve pazar yerinde katledileceklerdi.
Logramos identificarle como Nino Sachetti, antiguo estudiante de medicina, de 28 años, con residencia en los apartamentos Bilacur, en el 1228 del Norte La Brea.
Bu kişinin kimliği saptandı ve adının Nino Zachetti olduğunu, eczacılık bölümünden terk, yirmi sekiz yaşında olup, Leylak Avlusu Apartmanı, 1228 ½ N. La Brea Caddesi'nde oturduğunu tespit ettik..
Uno treinta y uno A, Los Angeles Brea... Cuarenta y dos, ¿ me recibe?
131-A, Wilshire ve La Brea, 42, çağrı size ulaştı mı?
Sentía el olor a brea y estopa de la cubierta mientras dormía, y sentía el olor de África que la brisa de tierra traía por la mañana.
Uyurken güvertenin katranının ve üstüpüsünün kokusunu alıyordu. Ve karadaki esintinin sabahları getirdiği Afrika kokusunu.
Podríamos deshacernos de la brea en la garganta.
Boğazımızın pasını giderebilirdik.
Necesito un martillo... y... brea... y unos clavos.
Bir çekiç ve şey biraz katran ve çivi.
Brea.
Katran.
Si no tuviera un asado en el horno, te pondría el de brea y te gustaría.
Fırında rosto olmasaydı, çam reçinesi kullanırdık, senin de hoşuna giderdi.
- con un champú de brea.
-... şampuanlıyorum.
- Con un champú de brea.
- Çam reçinesi şampuanı ile.
¡ Ustedes van a quemarse en brea hirviente!
Ve hepiniz ziftte kaynayacaksınız.
¡ Más brea!
Daha çok zift.
¡ Hace falta más brea!
Bize daha çok zift lazım.
- ¿ Uds. van a La Brea?
- La Brea'ya mı gidiyorsunuz?
Brea y plumas, supongo.
Biraz zift, üstüne de kuş tüyü.
"Pozos de La Brea Fósiles Prehistóricos"
Prehistorik Fosil Bölgesi. "
Acaban de informarnos que un avión cayó en los pozos de La Brea.
Biraz önce LA bölge katran çukurlarına bir uçağın indiği bildirildi. Bu o!
Poco antes de las 10 : 00 la policía informó sobre un avión abatido... en los pozos de La Brea.
"Polisin bildirdiğine göre, saat 22 : 00 sularında..." "... bir uçak LA Bölge Katran Kuyuları'na iniş yaptı. "
Claro que con la brea les arrancaremos parte del pelo.
Tabii katranla beraber, yapıştığı tüyler de yolunacak.
Parecía estar colgada de los árboles como una masa de brea.
Ağaçta sallanan ve akan zift gibiydi. Ortası kırmızı parlaklıktaydı.
Lo mató el Hombre Brea.
O şey onu yakaladı.
¡ Mirando a ese foso de brea, Piedradura, de nuevo!
Taşyatak denen o katran kuyusuna mı bakıyorsun yine?
¡ Damas y caballeros! ¡ El fabuloso hotel Polvo de Brea presenta a la única y mundialmente famosa banda de Mick Jagged y Los Stones!
BayanIar bayIar, meşhur Katrantozu OteIi... dünyanın yegane rock'n roII grubunu iftiharIa sunar.
¡ Vamos Brea tu puedes hacerlo mucho mejor!
Haydi, bu tarafa! Topu bana ver!
Con el calor, los animales que buscaban agua se hundían en la brea.
Sıcak havalarda, su arayan hayvanlar zifte batıyordu.
Caminando por La Brea Boulevard De la nada un camión saltó un bordillo.
La Brea Bulvarı aşağı yürürken Hiç ortada yokken bir kamyon bir fren atladı.
Mejor cruza La Brea antes del ocaso.
Güneş batmadan La Brea'dan gitsen iyi olur.
Una de sus favoritas es atarte desnudo y boca abajo a una rueda de carro... cubrirte de brea y prenderte fuego.
En yaygın olanı da, adamı soyup baş aşağı bir tekerleğe bağlamaktır. Üstüne reçine döküp ateşe verirler.
La brea se queda pegada a cierta gente.
Katran aslında insana yapışır.
¡ Manejé una grúa y solté a Leo El Pedo en un foso de brea!
Vinç kullandım ve Osuruk Leo'yu katrana düşürdüm!
- Pozo de brea humano.
- İnsan müsveddesi.
Los Pozos de Alquitrán La Brea son uno de los detalles más geológicamente activos de las piletas de los Angeles.
.. La Brea Zift Çukurları, Los Angeles'ın en aktif jeolojik mekanlarından biridir.
Quiero que la CHP cierre todas las salidas de la 10 a La Brea, La Ciénaga, Fairfax y llévate ese tráfico a diez cuadras de las Pozos de Alquitrán.
Senden CHP'ye La Brea, La Cienega, ve Fairfax'te yeralan tüm 10 rampalarını kapattırmanı isityorum. Ve o trafik engelini Zift Çukurları'ndan 10 blok öteye kadar çıkar.
Emmit, acabo de recibir una llamada de La Brea.
Emmit, az önce La Brea aradı.
En La Brea.
La Brea'ya.
Caramba, han estado a punto de sacar la brea y las plumas.
Adamlar seni katran ve tüye bulayacaklardı.
Poniendo brea a las crines del caballo, eso es.
- Yayı reçineliyorsunuz. - Yayı reçineliyorum.
Bueno, allí abajo es negro como brea.
Aşağısı zifiri karanlıktır.
¡ Mirando a ese foso de brea, Lecho de Rocas, de nuevo!
Taşyatak denen o katran kuyusuna mı bakıyorsun yine?
¡ Damas y caballeros! ¡ El fabuloso hotel Polvo de Brea...! ¡... presenta a la única y mundialmente famosa banda de...!
Bayanlar baylar, meşhur Katrantozu Oteli... dünyanın yegane rock'n roll grubunu iftiharla sunar.
Wilson ha conseguido entradas en el Lounge La Brea.
Geciktik. Wilson, Lounge La Brea'ya bizi sokmak için müdürüyle telefon seksi yaptı.
Lounge La Brea. Suena a una noche con todo tipo de cosas...
Kulağa geceye ait herşey varmış gibi geliyor.
- Cabeza de brea.
Evet ziftkafa tanıyorum.
Maddy nunca ha ido más al este de La Brea. Calla, tonta.
Maddy, La Brea'nın doğusuna hiç gitmedi.
Acompañantes de Primera Clase, La Brea con la 6.
Birinci sınıf Escort servisi, La Brea 6.cadde.
Por eso decidí mudarme a La Brea Park.
La Brea Park'a taşınmaya karar verdim.
Bien, repite eso, porque cuando dices LaBrea Park pienso en una comunidad de retiro con conejos y juegos.
Tamam. Tekrar söylemem gerekecek. Çünkü La Brea Park dediğimde aklıma etrafta tavşanlar koşan ve çimen bowlingi turnuvaları yapılan bir huzur evleri geliyor.
Con el tiempo, me acostumbraré a LaBrea Park.
Zamanla La Brea Park'a uyum sağlayacağıma eminim.
¿ Y luego? Este quiere no decir nada. Es correcto usted.
Film bir boku ispatlamaz bir zenci Crenshaw dan La Brea ya giremez... en az polis onu iki kez durdurur.
¿ Qué esperas?
Ne bekliyordun, Brea?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]