Translate.vc / Espagnol → Turc / Curtis
Curtis traduction Turc
3,198 traduction parallèle
Y Curtis está trabajando en aislar la posible arma homicida.
Curtis de muhtemel cinayet silahı üzerinde çalışıyor.
Era Curtis.
Curtis'ti.
A la salida, Curtis... rastrea desde la laceración del brazo - y la contusión.
Hazır gidiyorken Curtis bunlarda koldaki kesiğin ve yaranın izleri.
Como siempre para contestar las preguntas oportunas está el Dr. Curtis Brumfield.
İşte karşınızda bu gibi soruları zamanında cevaplayan Dr. Curtis Brumfield.
- Dile a Curtis que lo quiero. - Está bien.
- Curtis'e sevgilerimi ilet.
¿ Por qué es tan importante lo que Curtis y yo lo que Curtis y yo pensemos?
Neden? Abartacak ne var? Neden Curtis ve benim ne düşündüğümüzü bu kadar önemsiyorsun?
Ahora, tal vez te estoy haciendo algo terrible sin saberlo pero tengo un estreno en dos semanas, estoy nerviosa estoy viendo a alguien nuevo y estoy ansiosa de que les guste a ti y a Curtis estuviste involucrada en ese horrible y traumático accidente te vas a ese loco viaje cabalgando con tu padre...
Belki de farkında olmadan sana korkunç bir şey yapıyorum ama iki hafta içerisinde gösterimin açılışı var ve belli ki bu yüzden cidden gerginim görüştüğüm yeni birisi var ve senin ve Curtis'in onu sevip sevmeyeceğinizden dolayı endişeliyim korkunç, travmatik bir kazaya karıştın babanla saçma sapan biniş gezisine katılacaksın...
- Hola, Curtis.
- Selam, Curtis. - Selam.
Se lo menciono a Curtis y me sale con monosílabos. ¿ Qué sentido tiene?
Curtis'le de konuştum ama cevapları tek kelimeden öteye geçmedi.
Dile a Curtis que se canceló lo de Nuevo México, y hablamos luego.
Curtis'e söyle New Mexico iptal oldu, seninle de bir ara konuşuruz.
Ojalá que lo haga ahora que volvió de Curtis.
Curtis'ten döndüğü zaman umalım da çalsın.
Curtis Jackson, también conocido como 50 Cent, tuvo que aprender rápido.
Curtis jackson, diğer adıyla 50 cent, hızlı öğrenmek zorundaydı.
Curtis fué criado sin un padre, y su madre fue asesinada cuando tenía ocho años de edad.
Curtis babasız büyüdü. Ve o sekiz yaşındayken de annesi öldürüldü.
Curtis Jackson, Russell Simmons, y muchos otros satisfactoriamente han convencido a Nueva York para reducir algunas de sus duras sentencias.
Curtis Jackson, Russell Simmons ve diğerleri sert kurallara karşı başarıyla dayandılar.
¿ Llamó al Dr. Curtis?
Dr. Curtis'i aradın mı?
- Curtis, apaga el interruptor.
- Curtis sistem kapandı.
Curtis, justo iba a ir a verte.
Curtis, ben de seni görmeye geliyordum.
¡ Vamos, Curtis, lo voy a devolver!
Yapma, Curtis, onu geri alacağım!
Vamos, Curtis.
Yapma, Curtis.
Curtis me hará daño.
Curtis bana zarar verir.
Maldita sea, Curtis.
Lanet olsun, Curtis.
No se lo dirás a Curtis, ¿ verdad?
Curtis'e bundan bahsetme, olur mu?
Porque si nos ve Curtis con esta gente, estamos jodidos.
Çünkü Curtis aslan payını alırken bizi görürse, sıçarız.
Curtis te pidió esto, ¿ no?
Curtis bu işe seni soktu, değil mi?
Curtis me estaba esperando.
Curtis beni bekliyordu.
¿ Puedes darme un anticipo, Curtis?
Avans alabilir miyim, Curtis?
Vamos, Curtis.
Haydi, Curtis.
Estoy muy impresionado con este lugar, Curtis.
Çok etkileyici bir başlangıç var burada, Curtis.
Felicidades, Curtis.
İyi işti, Curtis.
¡ Él no va a luchar contra un maldito perro, Curtis!
Lanet bir köpekle dövüşmeyecek, Curtis!
Vete a la mierda, Curtis.
Canın cehenneme, Curtis.
Tengo que llevarlo a casa, Curtis.
Onu eve götürmem gerekiyor, Curtis.
Ninguna otra más, Curtis.
Artık yok, Curtis.
¿ Me lo prometes, Curtis?
Bana söz verdin, Curtis.
Curtis.
Curtis.
- Oficina del Sr. Curtis.
- Bay Curtis'in ofisi.
- Me gustaría hablar con Bruce Curtis.
Yardımcı olabilir miyim? - Bruce Curtis'le konuşmak istiyorum.
- Pidió agradecerle con un amigo suyo. - Bruce Curtis.
Bir arkadaşından selam göndermemi istedi, Bruce Curtis'ten.
¿ Curtis Gladwell?
Curtis Gladwell?
Curtis, ¿ todavía tienes esos informes?
Curtis, şu siciller hâlâ sende mi?
Esto es muy bueno, Curtis.
Bu çok iyi, Curtis.
Curtis está a dieta.
Curtis diyette.
Bien, pero, Curtis, deja que Ethan se encargue a partir de aquí.
Tamam, ama Curtis, bırak sonrasını Ethan yapsın.
- Curtis, ya hemos pasado por esto.
- Curtis, bunu aşmıştık.
Vamos, Curtis.
Hadi Curtis.
- Me llamo Curtis.
Benim adım Curtis.
¿ Curtis?
Curtis?
¿ Por qué no me sorprende, Curtis?
Bu beni neden hiç şaşırtmadı, Curtis?
No, quiere ilustrarnos, Curtis.
Hayır, aydınlatsana bizi.
¿ Que opina, Curtis?
Ne diyorsun, Curtis?
Curtis, ayúdeme a cubrirlo.
Curtis, onu gömmemde bana yardım et.