Translate.vc / Espagnol → Turc / Detectives
Detectives traduction Turc
3,520 traduction parallèle
¡ Detectives!
Dedektifler!
Hay detectives haciendo preguntas en los talleres de las zonas de comprobación.
Dedektifler prova dükkânında sorular sormuşlar.
Les recuerdo, detectives, mi cliente está aquí para ser interrogado, no insultado.
Size tekrar hatırlatırım dedektifler,... müvekkilim buraya sorgulanmak için geldi, hakarete uğramak için değil.
Los detectives lo revisaron fotograma a fotograma.
Dedektifler bazı görüntüleri aldılar.
Esto es lo que vamos a hacer, detectives.
Şimdi şöyle olacak dedektifler.
¿ No contestó mi marido a todas las preguntas de los otros detectives?
Eşim diğer dedektiflerin sorularını cevaplamamış mıydı?
Se rumorea que fueron detectives de Chicago.
Dediklerine göre onlar Chicago dedektifleriymiş.
Ahora, haremos lo que todos los detectives buenos hacen y vamos a llegar a Charlie por donde más vulnerables es.
Şimdi iyi dedektiflerin yapacağını yapalım.. .. ve Charlie'ye zayıf olduğu yerden vuralım.
Nunca se acaba el trabajo duro aquí en la NSA, y parece que nunca hay detectives suficientes para tener localizados a todos.
NSA'de işler bitmek bilmiyor ve ne yaparsak yapalım herkesi takip etmek için yeteri kadar dedektifimiz olmuyor.
Son detectives de la policía de Dallas.
Dallas Polisi'nden dedektifler.
Los detectives han terminado de tomarle declaración... así que estamos esperando a que el fiscal del estado presente cargos.
Dedektifler, ifadesini almayı tamamladı hüküm vermesi için bölge başsavcısını bekliyoruz.
¿ Recuerdas que te conté acerca de los dos detectives, los que registraron mi casa?
Sana bahsettiğim iki dedektifi hatırlıyor musun, hani evimi arayan?
El club de los ex-detectives.
Eski dedektifler kulübü.
Tuvimos suerte, de que un par de apuestos detectives estuvieran pasando por aquí.
Yakışıklı dedektifler yakınlarda olduğu için şanslıyız.
¿ Desde cuándo detectives investigan accidentes de tránsito?
Ne zamandan beri iki dedektif araba kazalarına bakıyor?
¿ Está pasando algo aquí detectives?
Burada bir şeyler mi oluyor?
Si no les importa que pregunte ¿ por qué hay dos detectives de alto rango... en la escena de un accidente de coche?
Sormamın bir sakıncası yoksa neden Büyük Davalardan iki dedektif kaza alanında?
Estoy seguro que papá tiene 50 detectives en el caso para este momento.
Babam şimdiye kadar bu soruşturmaya 50 dedektif vermiştir bile.
Detectives Ryan y Esposito, Policía de Nueva York.
Detektif Ryan ve Esposito. NYPD.
Le dije a sus detectives todo lo que sabía.
Detektiflerinize bildiğim her şeyi söyledim.
Como les dije a sus detectives, la asesina debe ser Tiffany.
Detektiflere söylediğim gibi katil Tiffany olmalı.
- Detectives.
- Dedektifler.
Bueno, detectives, no me gusta que me oculten cosas sobre lo que ocurre en mi corte.
Pekala dedektifler, mahkememde olan olaylar konusunda bilgilendirilmemek beni pek mutlu etmiyor.
POR AQUÍ, DETECTIVES.
Buraya, dedektifler.
Francois y Katherine Coberg están intentando arreglar su matrimonio... y sus detectives lo revuelven todo con perversas... insinuaciones sobre infidelidades y espionaje.
Francois ve Katherine Coberg evliliklerini düzeltmeye çalışıyorlar. Adamlarınız, sadakatsizlik ve gözetleme gibi ithamlarda bulunuyorlar.
A mí me importa una mierda cuando mis detectives ven pruebas cuando no las hay.
Ama dedektiflerimin kanıt hayali görmesi umurumdadır.
Dave, Blake y tú id a ver a los detectives de la escena.
Dave, sen ve Blake olay mahallindeki dedektiflerle görüşün.
Mire, quizá haya encontrado unos cuantos dulces en la caza de nidos, pero esto es trabajo real de detectives.
Bak, hazine avında birkaç tane şeker bulmuş olabilirsin ama bu gerçek bir dedektif işi.
Detectives Flynn y Vega.
Dedektifler Flynn ve Vega.
¿ Detectives?
Dedektifler?
Todavía no, pero tenemos un equipo completo de detectives trabajando en ello.
Henüz değil, tamamı dedektiflerden oluşan bir takımımız bunun üzerine çalışıyor.
unos detectives quieren verlo.
Sizi görmeye gelen detektifler var.
Señora, somos detectives de homicidios.
Hanımefendi, biz cinayet masası dedektifleriyiz.
Nos pusieron detectives privados.
Üzerimize özel dedektifleri saldınız.
Pero... los buenos detectives siempre tienen las cartas cubiertas.
Ama iyi dedektifler her zaman kartlarını kapalı tutar.
Hemos sacado al resto del Equipo Rojo, pero ha cogido a uno de nuestros detectives.
Kızıl Ekibin gerisini dışarı çıkardık. Ancak dedektiflerimizden birisini alıkoydu.
Ese tipo está ahí con uno de mis detectives.
O adam dedektiflerimden birisi ile oraya tıkılmış durumda.
Los Detectives Bell y DeAngelis.
Dedektif Bell ve DeAngelis.
Los Detectives Bell y Deangelis.
Dedektif Bell ve Deangelis.
Dos detectives de homicidios estuvieron en mi casa esta mañana, muy convencidos de que habían encontrado tu cuerpo en una cantera de gravilla. - ¿ Quién quiere mimosas?
İki cinayet masası dedektifi bu sabah evime geldi ve senin cesedini işçi makinesinde bulduklarından bir hayli emindiler.
Detectives.
- Peki, anlaşılabilir.
No es lo que escuché. Los detectives en el caso dijeron que parecía sabotaje.
Soruşturmaya bakan dedektifler sabotaja benziyor dedi.
¿ Qué Detectives?
Jensen ve ortağı.
Pero... la Detectives investigando no saben quién eres tú.
Ama o soruşturmadaki dedektifler kim olduğunu bilmiyor.
Eres como el jefe de los detectives.
Usta detektif gibisin.
Detectives.
Dedektifler.
Vaya, vaya, son buenos detectives.
Dur bakalım. Onlar iyi dedektifler.
Los detectives estarán llegando de Melbourne por la mañana.
Dedektifler sabah Melbourne'dan geleceklermiş.
Uno de los detectives del grupo... se frustró.
Dedektiflerden bir tanesi görevde hayal kırıklığına uğramıştı.
Los detectives están aquí. No me esperes levantado.
Beni bekleme.
El Jefe de Detectives, creo, te dijo que yo iba a venir.
Amirler, sana buraya geldiğimi söylemişlerdi herhâlde.