English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espagnol → Turc / Diego

Diego traduction Turc

2,845 traduction parallèle
Ya sabes, antes de que alucinemos, solo hemos escuchado la versión de la directora Diego sobre esto.
Biliyorsun, biz çıldırmadan önce, sadece Müdür Diego'nun tarafının bu olduğunu duyduk.
El de San Diego.
San Diego'daki.
Así que veamos que tenemos aquí.
Washington Üniversitesi Tıp Fakültesi San Diego'daki California Üniversitesinde 5 yıllık aile hekimliği stajı Glentrix Health Sendikasında başkan yardımcılığı... Bakalım elimizde neler var.
Sí, él y un Snakeback rival, Diego Barra, eran unos Itchy Scratchy típicos.
Evet, o ve Snakeback'teki rakibi, Diego Barra kedi köpek gibi, sürekli kapışırlardı.
Marta Arterro, la novia de Diego Barra en el'02.
Marta Arterro Diego Barra'nın 2002 yılındaki sevgilisi.
Oigan todos, vamos a darle un especial agradecimiento a Esteban y a su padre Diego Navarro por su muy generosa donación a "Carrera por la Esperanza" para todas las personas sin hogar de Miami.
Haydi, millet.. ... Esteban ve babası Diego Navarro'ya tüm Miami evsizleri için Umut İçin Koş'a yaptıkları son derece cömert bağış için özel teşekkür edelim.
Y un par de horas más tarde, Diego la encuentra.
Bir kaç saat sonra, Diego elinde onunla geldi.
¿ Crees que quizás Diego le pagó para matar a la chica y hacerse llamar el Atormentador?
Sence kızı öldürmesi ve kendisini Alaycı diye adlandırması için Diego ona para mı verdi?
¿ Diego te obligó a hacerlo?
Bunu sana Diego mu teklif etti?
Un hermano. Creo que en San Diego.
San Diego'da sanırım.
Los únicos hombres que conozco son los que compran entradas para la Comicon de San Diego con un año de anticipación.
Tanıdığım tüm adamlar San Diego Comicon için bir yıl önceden bilet alan tiplerdir.
Diego, ¿ puedes olfatear a Sid?
Onları bulmamız lazım. Diego, Sid'in kokusunu alabilir misin?
Manny, ¿ dónde está Diego?
Manny, Diego nerede?
¡ Diego!
Diego!
¿ Diego?
Diego?
Tengo una reunión de emergencia en la base Naval de San Diego.
San Diego'daki deniz üssünde acil toplantım çıktı.
Viene en camino desde san Diego.
Tek başına San Diego'dan geliyor.
La semana pasada dijo de ir al tour de la ceremonia de Sun Asia hyeong
San Diego'ya kutsal bir yolculuk yapacağını söyledi ve geçen hafta ayrıldı.
Va a San Diego o la Gran Muralla. no pueden.
San Diego'ya da, Çin Seddi'ne de gitse olmazsa olmaz.
En unos meses me voy a San Diego a pasar un tiempo con Lorraine.
Birkaç ay sonra Lorraine ile biraz zaman geçirmek için San Diego'ya gideceğim.
Y luego también tengo algunos familiares en San Diego.
Ondan sonra San Diego'da da ailem var.
Antes de que lo olvide, llamó San Diego... sobre la subasta de celebridades.
Unutmadan söyleyeyim, San Diego'dan aradılar... ünlüler müzayedesi ile ilgili.
En vivo del PETCO Park en San Diego,
PETCO Park, San Diego'dan canlı,
- y a los Padres de San Diego.
- ve San Diego Padre'lerini.
San Diego o algo así.
Sanırım San Diego'lular.
Conseguimos un tipo de San Diego que tenía un analizador de espectro.
San Diego'dan spektrum analizi yapan bir adamımız vardı.
Estaba en la playa en San Diego sin nadie alrededor.
San Diego'a plajdaydım ve tek başımaydım.
Yo prefiero llámame Diego.
Rica ederim, Diego diyebilirsin.
- Me puedes llamar a Diego.
- Bana Diego diyebilirsin.
Algunas de las fotos de Diego estarán allí.
Diego'nun fotoğrafları da olacak.
Permíteme presentarte a mi amiga italiana,
İtalyan arkadaşımı tanıtayım bu Diego, fotoğrafçı.
Este es Diego, fotógrafo, un amigo Americano. ¡ Diego.
Amerikan arkadaşımız.
Diego!
Diego.
- ¿ Armando?
- Armando? - Diego!
- Diego, ¿ qué tal el viaje, Diego?
Yolculuk nasıl geçti, Diego?
Oh.
- Diego!
- ¡ Diego! Un café.
Kahve yaptım.
- Diego. ¿ Eres fotógrafo?
- Diego. Fotoğrafçı mısın sen?
Por supuesto, Diego.
Tabii ki Diego.
¿ Esto es de Diego?
Bu Diego'nun mu?
- Diego, no tenemos dinero.
- Diego, hiç paramız yok.
Tu récord criminal Diego, las drogas y todo lo demás, no hubo nada que yo pudiera hacer.
Sabıkan var Diego, uyuşturucular ve diğer suçlar elimden bir şey gelmezdi.
Diego puedes tener un niño cuando quieras, con quien quieras.
Diego istediğin zaman, istediğin kişiden çocuğun olabilir.
- ¡ Diego, tengo algo para ti!
- Diego, sana bir hediyem var.
¡ Has venido aquí por ese Diego de mierda!
Şerefsiz Diego için geldin!
Por ese jodido Diego.
O şerefsiz Diego için geldin!
Acaban de regresar de Sarajevo, Diego tomó algunas fotos increíbles.
Saraybosna'dan yeni döndüler. Diego inanılmaz fotoğraflar çekmiş.
¡ San Diego, Sector 2!
San Diego, ikinci merkez.
Por favor, no empieces a ser cortés conmigo, Diego.
Lütfen bana karşı nazik ol, Diego.
No me digas que no has escuchado acerca la llamada sexual, Diego.
Seks davetini duymadığını söyleme, Diego.
Creo que ni siquiera podrías apegarte a las reglas, Diego.
Kurallara uyacağını sanmıyorum, Diego.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]