Döbler traduction Turc

Bueno, Lloyd Dobler, 555-1342.

Tamam. Lloyd Dobler. 555-1342.

Lloyd Dobler....

Lloyd Dobler...

Lloyd Dobler, señor.

Ben, Lloyd Dobler, efendim.

- Dobler!

- Hey, Dobler!

- Soy Lloyd Dobler.

- Ben Lloyd Dobler.

¿ Realmente viniste aquí con Lloyd Dobler?

Buraya cidden Lloyd Dobler'la mı geldin?

Lloyd Dobler.

Lloyd Dobler.

De hecho, vamos a Dobler's, a una fiesta de novatos.

Parti için Dobler'a gidiyoruz.

Dobbler's está cerrado, ¿ puedes creerlo?

Dobler kapanmış! Buna inanabiliyor musunuz?

¿ Sabes, Frannie? Dobbler's tiene una excelente selección de vinos.

Frannie, Dobler'ın şarapları nefis.

Él se burló del sistema completo de fraternidades enfrente de todos en Dobbler's. No está bien.

Dobler'da, herkesin önünde tüm Yunan sistemiyle dalga geçti. Bu hoş değil.

- Estaré en Dobbler's.

Dobler'da olacağım.

- Dobler. - Hola, hola.

Dobler.

- ¿ Doblers?

- Dobler's.

El jueves tenemos la cita doble en el bar y el viernes se celebra el fin de la semana con un té.

Perşembe günü ise, Dobler'ın barında, ikili buluşma günümüz olacak. Cuma günü ise bitişi kutlama çayımız var. Toplantı sonlandırıldı.

¿ Alguna vez fuiste a Dobler's?

Doblers'a daha önce gittin mi?

Lloyd Dobler está entrando.

Lloyd Dobler geliyor.

"Digan lo que quieran" Lloyd Dobler parado del otro lado de la ventana de una habitación con un estéreo sobre su cabeza intentando desesperadamente recuperar a la chica de sus sueños.

Mesela, "Say Anything". Lloyd Dobler başının üzerinde bir teyp ile bir yatak odası penceresi dışında dikilip çaresizce rüyalarının kızını elde etmeye çalışıyor.

Es la teoría Dobler-Dahmer.

Buna Dobler-Dahmer teorisi diyoruz.

Como Lloyd Dobler sosteniendo el estéreo portátil bajo la ventana de Diane Court en Say Anything.

Say Anything filmindeki Lloyd Dobler'ın Diane Court'un penceresinin önünde kasetçalarla serenat yapması gibi.

Lo haré. Dobler.

Evet-çak.

¿ Pero si a Lily no le gustabas?

Dobler. Peki ya Lily senden hoşlanmasaydı?

Y a mí me encantó que Jeanette me encontrara, ella es una Dobler.

Ben de Jeanette'in beni bulmasından etkilendim. Bu sebeple o bir Dobler.

Dobler.

Dobler.

Sí, pero tú eres mi Dahmer, lo que te hace un Dobler.

Evet ama benim Dahmer'ımsın. O yüzden bir Dobler oluyorsun.

Tenías razón. Jeanette es un Dobler.

Jeanette, Dobler'mış.

Le di una serenata a su hermano, se me cayó la caja de resonancia, y me empapé mi abrigo Lloyd Dobler.

Kızın kardeşine serenat yaptım, teybi düşürdüm ve Lloyd Dobler paltomu da sırılsıklam ettim.

Hola. Soy Brittany Dobler, estoy aquí para ver a la enfermera Jackson...

Merhaba, ben Brittany Dobler, Hemşire Jackson'la görüşmeye geldim.

Hola. Soy Brittany Dobler...

Merhaba, ben Brittany Dobler.