English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espagnol → Turc / Ealing

Ealing traduction Turc

40 traduction parallèle
El tren de la plataforma 2 es el de las 4 : 50 rumbo a Ealing Broadway.
Anons : İkinci peronda duran tren 4 : 50 Ealing Broadway.
Me dio una direcciòn de Ealing, que no existe, y un nombre con el que dudo que lo bautizaran.
Ealing'de var olmayan bir adres verdi. Verdiği isimle vaftiz olmadığından da eminim...
Yo vivo en Ealing.
Ben Ealing'de yaşıyorum.
Voy a hacerme una limpieza de cutis. - ¡ Hasta luego!
Ealing'e yüz bakımına gitmem lazım.
Soy Jodie de la Pensión Sovereing en Ealing.
Ben Sovereign Pansiyonu'ndan Judie.
Desviad los trenes a Reading y Ealing Broadway.
Reading ve Ealing Broadway'deki trenleri çekin.
- Taxi negro a Ealing Station.
- Siyah taksi Ealing İstasyonu'na.
Ealing, esos somos nosotros.
- Ealing, biz buradayız.
Miss Ealing de 1951.
1951 Ealing Güzeli.
Ealing no necesita de eso. Tenemos lluvia de sobra.
Ealing'in bu dönüşüme ihtiyacı yok.
Conducías tu auto por Little Sutton, yendo hacia Ealing Road pero giraste a la derecha para ir a Griffin's Parade.
Araban, Little Sutton Sokağı'nda, Ealing Caddesi yönündeydi. Ama sen sağa dönüp, Griffin's Parade'ye doğru gittin.
Los Aliens vienen a Ealing y te alcanzan.
Uzaylılar Ealing'e geliyor ve sana ulaşıyor...
El ultimo colgante termino en las barracas de Park Vale, en Ealing.
Son olarak Ealing'deki Park Vale ordu barakasında görülmüş.
- Sin Sarah, sin ustedes salvando el mundo desde tu ático en Ealing, habrá caos y destrucción, carne y bebida para el Estafador.
- Sarah olmadan, siz olmadan, Ealing'deki tavan arasından Dünya'yı kurtarmadıkça, kaos ve yıkım Trickster'ın yiyeceği ve içeceği olacak!
Sin Sarah, sin ti salvando el mundo desde su atico. En Ealing, solamente habra caos y destruccion,
Sarah olmadan, sizler olmadan, Ealing'deki tavan arasından doğru Dünya kurtarılmazsa kaos ve yıkım olur,...
Yo estaba en los archivos en Ealing.
Haberim yoktu. Ealing'teki arşivdeydim.
Esta área... la llaman el triángulo de Ealing.
Buraya Ealing üçgeni diyorlar.
"Clyde, Rani y Ruby defendiendo la Tierra desde un ático de Earlig."
Clyde, Rani ve Ruby Ealing'deki tavanarasından Dünya'yı savunuyor.
Soy el Inspector Harrison de Hounslow y Ealing
Ben Hounslow ve Ealing Burrough'un müfettişi Harrison.
Es de Ealing, padre.
O, Ealing'den, baba.
Pero ella viene de una tienda de animales en Ealing.
Ealing'de bi hayvan mağazasındaydı.
- Debo informar de una chabola en Ealing.
- Ealing'e rapor vermek zorundayım.
La Oficina de Guerra tiene ahora un puesto de avanzada en Ealing.
Savaş ofisi, Ealing'de bir karakolda artık.
Es genial. Mañana por la noche tocamos en el Club Ealing, y... tal vez podrías venir y echar un vistazo.
Yarın gece Ealing Club'da çıkacağız ve belki gelip görmek istersin.
Entonces, con los derechos de su padre en la mano, Michael el productor fue Para encontrar a su versión femenina de "Cinderella man"
Böylece babasından imzayı alan yapımcı Michael dişi Cinderella Adam'ını bulabilmek için şov dünyasının uğrak mekanı Ealing Club'a gitti.
Y Michael, con el contrato firmado, fue al Club Ealing a fanfarronear, mientras George padre, con revista en mano, fue a darse placer con resonancia.
Ve Michael elinde imzalı belge ile Ealing Club'daki bir gösteriye giderken George Sr. da elinde dergiyle MR cihazının içinde çavuşu tokatlamaya gitti.
Bueno, llévalo al Club Ealing, es todo negocio.
O zaman onu Ealing Club'a götür.
Así que Maeby arregló una reunión esa noche en el exclusivo Ealing Club de Hollywood entre Herbert Love y Cindy Featherbottom.
Böylece Maeby o akşam Herbert Love ve Cindy Featherbottom için Hollywood'un elit mekânı Ealing Club'da bir buluşma ayarladı.
Pero Michael aún estaba dolido porque su hijo no fue al Ealing Club...
Ama Michael hâlâ, oğlu Ealing Club'a gelmediği için onun canını acıtmaya çalışıyordu.
Las primeras dos fueron tomadas por una cámara de seguridad en el estacionamiento de Albertsons. Y la tercera fue dejada en la cabina de fotos del Ealing Club.
İlk ikisi Albertson'ların park alanındaki bir güvenlik kamerasıyla üçüncüsü de Ealing Club'daki bir fotoğraf kabininde çekildi.
Tras ser echado de la residencia de su hijo y quedar plantado en el Club Ealing, este rechazo en particular realmente le dolió.
Oğlunun yurt odasından atılıp Ealing Club'da bekletilmesinden sonra bu ret cevabı Michael'ı özellikle incitmişti.
Fue un George Michael muy agitado el que llegó luego al Ealing Club.
İlerleyen saatlerde George Michael oldukça sarsılmış bir halde Ealing Kulübü'ne geldi.
En unas viviendas sociales en Ealing oeste.
Batı Ealing'deki bir toplu konut projesinde.
¿ Por qué haría que le entreguen una cama de hierro forjado... a Ealing Estate, Wicklow Drive?
Neden Wicklow yolu Ealing Konağına işlenmiş demirden sayvanlı bir yatak göndertsin?
- ¿ Ealing Estate?
- Ealing Konağı? - Evet.
Ed. La familia Tyneman es dueña de Ealing Estate.
Ealing Konağının sahibi Tyneman ailesi.
Los documentos municipales muestran que usted es el propietario de Ealing Estate.
Tapu kayıtlarına göre Ealing Konağının sahibi sizsiniz.
Vivo en Ealing.
Ben Ealing'de yaşıyorum.
al Club Ealing, un garito exclusivo de la industria del espectáculo. Ron Howard.
Ron Howard.
Está en Ealing oeste...
Batı Ealing'de.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]