Easter traduction Turc

- William Easter.

William Easter.

William Easter.

Bay William Easter?

Déjalo en nuestras manos.

Biz ne yapacağımızı biliyoruz, Easter.

Será un placer ocuparme del señor Holmes personalmente. Easter, la chica es suya.

Bay Holmes'la bizzat ilgilenmek bana büyük bir zevk verecek.

Pues no me importa.

Kendini Easter tavşanı sansa bile umrumda değil.

No falta mucho para Pascua.

- Biliyorum, Majesteleri. Easter yakında burada olacak.

La semana pasada, Susan vino con 1 2 personas de Easter City.

Geçen hafta, Susan 12 kişiyle Easter'dan çıktı geldi.

Tiene Easter Bonnet.

Sende Paskalya Şapkası var.

Me encanta Easter Bonnet.

Paskalya Şapkası'nı severim.

Yo quería cantar Easter Bonnet, de verdad quería hacerlo.

Paskalya Şapkası'nı söylemeyi fena halde istiyordum.

Bueno, puedes cantar Easter Bonnet.

Paskalya Şapkası'nı hala söyleyebilirsin.

Recuerde que cuando Nor'easter que soplaba a través de, y tuvimos que permanecer en el interior por esa vieja chimenea grande?

Kuzeydoğu esintisi olduğunda eski şöminede kaldığımız anı hatırlıyor musun?

Me encantó el libro que me prestaste...

Bana verdiğin kitaba bayıIdım, "The Easter Parade".

TAXI MARÍTIMO DE EASTER BAY

Voa!

- No lo vio. Dice que vio a Laura Palmer en la glorieta de Easter Park.

Ama Laura Palmer'ı Easter Park'ındaki terasta görmüş.

- Como el de Easter Park.

- Easter Park'taki türden.

Establece un perímetro alrededor de Easter Park.

Easter Park etrafını çevreleyin.

Y cuando encuentres a Jimmy Hoffa y al Conejo de Pascua ¿ porqué no les pides que te ayuden?

Ve Jimmy Hoffa ve Easter Bunny ( tavşan ) arasından koşarken... neden onları da makaraya almıyorsun?

Quizás él y el Conejo de Pascuas... se vayan en un puto crucero a Jamaica... y ustedes podrán comerse sus pésimas galletas.

Belki O ve Easter Bunny... Jamaika'ya lanet bir gemi yolculuğu yaparlar... ve siz de o berbat kurabiyelerinizi yersiniz. Kim bilirdi ki?

¿ Qué tal Papá Noel o el Conejito de Pascuas?

Noel Baba'ya ya da Easter Bunny'ye * ne dersin?

Susan me dijo que hacen la fiesta en el Easter Road.

Susan geçen gün yeni bir yemek tarifi verdi.

Estaré mejor después de Pascuas cuando empieces tu nueva escuela.

Easter'dan sonra yeni okuluna başladığında, her şey daha iyi olacak.

Ellas no saldrán, ya saben, hasta después del baile de Pascua.

Easter Balosu'na kadar sosyeteye tanıtılmamış olacaklar.

Después de Pascua, Molly y yo nos comportaremos correctamente, pero no antes.

Easter'den sonra, Molly ve ben uygun davranabileceğiz, ama önce değil.

Esperamos poder acudir al baile de beneficiencia en Pascua.

Easter yardım balosuna katılmayı umuyoruz.

- Sí, estará aquí por Pascua.

- Evet. Easter'a kadar burada olur.

Quisiera un Triple Brandy Alexander y para bajarlo un Easter Island Sunset.

Evet. Üçlü Alexander Brendi Paskalya Adası Güneşi ile beraber.

Hippity-hoppity Easter's on its way

Hippidi hoppidi Doğulular yolda

Hoppin'down the bunny trail Hippity-hoppity Easter's on its way

Tavşan patikasından aşağı sekerken hippidi hoppidi Doğulular geliyor.

Bueno el Sr. Rinaldi conduce un Taxi y su esposa trabaja haciendo sellos para Semana Santa.

Bay Rinaldi taksi şoförü, baba. Karısı da Easter Seals'da çalışıyor.

Y he pensado en Semana Santa por los colores pastel.

Her neyse, ben Easter düşünüyordum, çünkü lanet pastel renklere bayılıyorum.

Me lie v ó de v acaciones durante Pas cua.

Beni tatile Easter'ın dışına götürdü. Ve tiyatroya.

Martin Luther King o el Easter bunny.

MARTiN LUTHER KiNG, YA DA EASTER BUNNY DE DEGiLiM.

Me siento como Alan Ladd en "Easter Island".

Heykel gibisin, ben ise kısayım.

Despídete del Sr. Nicholas Easter.

Bay Nicholas Easter'e veda et.

- Nicholas Easter.

- Nicholas Easter.

Soy Nick Easter.

Nick Easter.

Nicholas Easter, es un artista.

Nick Easter'in işi eğlendirmek.

Que alguien añada "payaso de clase" al amplio currículum del Sr. Easter.

Şimdi sıra sınıfın soytarısı Bay Easter'e geldi.

- Sr. Easter.

- Bay Easter.

- Buenos días.

- Günaydın, Bay Easter.

Es la 2ª vez que mira el reloj. ¿ Le estamos retrasando?

Bay Easter, programınıza mı engel oluyoruz?

¿ Su situación, Sr. Easter?

Sizin durumunuzu mu?

- El Sr. Easter es jurado.

- Bay Easter'i jüriye kaydet.

Suyos son Fernández, Stella Hullic, Nicholas Easter.

Fernandez, Hullic, Easter senin.

- Easter. Nicholas Easter, señor.

- Nicholas Easter efendim.

- Nick Easter, jurado 9.

- Nick Easter. 9 No. lu jüri.

Sí. ¿ Y qué hace fuera de la sala del jurado, Sr. Easter?

Neden jüri odasında değilsiniz?

- Sr. Easter le aconsejo que vaya a terminar de comer.

- Bay Easter gidip yemeğinizi bitirin.

Eran las Pascuas.

O Easter'di.

Tiene Easter...

Hayalperest. Sende...