Translate.vc / Espagnol → Turc / Eyüp
Eyüp traduction Turc
97 traduction parallèle
se enamoran de una mujer... Los niños se pierden..
Son üç dört günden beri Eyüp'te ufak çocuklar kaybolmaktadır.
Ella debió de tener algo que ver con los niños de Eyup
Eyüp'teki çocukları kandırıp kanını emen de odur.
Guzin, entra en el coche y recoge a nuestros amigos de Eyup.
Güzin, atla arabaya arkadaşları Eyüp'ten alıp eve getir.
¿ Por qué el profeta me está haciendo pasar más tribulaciones que a Job?
Şu peygamber neden bana Eyüp'ün ıstırabından daha beterini çektiriyor?
Sí. La verdad es que nos reímos un poco de Job.
Evet, Eyüp'le ilgili konuşup gülüyoruz.
A Dios le pareció buena idea que probase su fe con unas cuantas enfermedades y calamidades.
Birkaç hastalık ve felaketle Eyüp'ün inanıcını sınamamın iyi fikir olacağını düşündü Tanrı.
Sí, pero técnicamente puede decirse que Job era un chiflado.
Eyüp teknik olarak delinin tekiydi.
¿ Tienes un buen trabajo aquí.
Eyüp gibi bir oğlun var.
Yo no quería avergonzarte delante de Carla, pero se pronuncia la palabra "Trabajo".
Cliff, seni Carla'nın önünde utandırmak istemedim ama Carla'nın Eyüp diye bir çocuğu yok.
Tienen mucha paciencia.
Bunlarda Hazreti Eyüp sabrı var.
" Satanás comenzó a reírse de la devoción deJob.
" Şeytan, Eyüp'ün ibadetlerine gülmeye başladı.
Le apostó a Dios queJob no tendría tanta fe... si no tuviera tantas bendiciones... y siguió y siguió durante tanto tiempo... que Dios finalmente accedió a que Satanás pusiera a prueba a Job.
"Tanrı ile iddiaya girdi ve dedi ki ; Eyüp bu kadar kutsanmış olmasa... " asla bu kadar inançlı olmazdı.
De pronto, de estar en la cima del mundo... Job cayó a la miseria más profunda ".
"Birden, Eyüp kendini dünyanın en tepesinden alınıp, ıstırapların en derin çukurlarına saplanmış buldu."
"SI UN HOMBRE MUERE, ¿ VIVIRÁ OTRA VEZ?"
"İnsan ölür de dirilir mi?" - Eyüp 14 : 14
Cuando Dios le habló al diablo sobre lo fiel que era Job,...... el diablo argumentó que solamente por el seto protector que Dios había puesto...... Job se mantenía puro.
Tanrı şeytanla, konuşurken, Eyüp'ün ne kadar inançlı olduğunu söylediğinde şeytan şöyle dedi : Onu saf tutan şey, Tanrı'nın, sahip olduğu her şeyi koruyan çitidir.
Reverendo Amoralegría, después de todo lo que nos ha pasado hoy me siento un poco como Job.
Aziz Lovejoy.... bugün bize olanlar bilirsiniz, Hz. Eyüp gibi hissediyorum.
Y como Job, maldecía el día en que nací.
Aynı Eyüp peygamber gibi doğduğum güne lanet ettim.
Tarke Ayyoub de Al Jazeera en Bagdad.
"Tarık Eyüp, El Cezire, Bağdat"
A las 6 : 47, la cámara estaba filmando nos quedamos con una foto de Tarek Ayyoub en el techo.
6 : 47'de çekim yaptığımız kamera, Tarık Eyüp'ün çatıdaki bir görüntüsüne takıldı.
Y la explosión mató a Tarek Ayyoub.
ve patlama Tarık Eyüp'ün ölümüne sebep oldu.
de la esposa de Tarek Ayyoub, diciendo : "¿ Qué le pasó a Tarek?".
Tarık Eyüp'ün karısından, "Tarık'a n'oldu?" diyordu.
En fin, fíjense en Job y en todo lo que le sucedió.
Mesela hazreti Eyüp'e ve başına gelenlere bakın.
Así como Dios probó a Job... también nosotros hemos sido probados, hermanos cristianos.
Tanrı nasıl Eyüp'ü sınadıysa kardeşlerim, bizler de aynen sınanmaktayız.
Pero luego Satanás respondió al Señor con su modo traicionero y dijo : " ¿ Job teme a Dios sin motivo?
Fakat Şeytan ağlayıp sızlayarak Tanrı'ya cevap verdi ve suça ortak olarak dedi ki, " Eyüp Tanrı'dan boşuna mı korkuyor?
Sacrificó un cordero o algo así.
Eyüp Sultan'da kurban falan kesmis.
David tenía la paciencia de Job. Pero yo no.
David'te Hazreti Eyüp sabrı vardı ama bende yok.
Si alguien se entera del accidente, en la víspera de las elecciones... sería el fin de mi carrera política.
Ama şimdi seçim arifesinde bu kaza bir duyulursa benim siyasi hayatım o saat biter, Eyüp.
Eyüp sabe de esto, ¿ no es verdad?
Eyüp'ün haberi var değil mi bu işten?
Vamos, Eyüp.
Eyüp, hadi. - Tamam, abi.
Trae té para Eyüp.
Eyüp abiye çay yap.
¿ Cómo estás, Eyüp?
Eyüp abi, nasılsın?
Aquí tienes, Eyüp.
Eyüp abi buyur, bir çayımı iç.
¿ Qué quieres preguntar, Eyüp?
Ne soracaksın Eyüp?
Dijiste que querías preguntar algo.
Bir şey soracağım dedin Eyüp sen?
No me deben nada, Eyüp.
Sizinkilerin borcu morcu yok, Eyüp.
Con todo lo que has hecho por mí... No voy a fijarme en pequeñeces.
Benim için yaptığın onca şeyden sonra Eyüp üç beş kuruşun lafı mı olur, Allah askına?
Eyüp Öztürk.
Eyüp Öztürk.
Veamos, Eyüp...
Evet, Eyüp.
El último mensaje en el teléfono de Servet era de tu esposa.
Servet'in cep telefonundaki son mesaj karına ait, Eyüp.
" Yo pienso que Jesús quiso decir esto. Creo que Job quiso decir aquello.
"Sanırım İsa bunu demiş." "Bence Eyüp bunu anlatmış." " Hayır!
Si morimos como mártires, el gobierno nos paga.
Nokta noktayı sen doldurmuyor musun Eyüp?
- Es como Job. ¿ No había langostas?
- Tanrım, bu Eyüp gibi, çekirgeler olmadan.
La esposa de Job era mi personaje favorito de la Biblia porque eligió la muerte antes que el reconocimiento servil...
İncil'deki favori karakterim Eyüp'ün karısıydı. Çünkü evlendiği o mazoşistin aksine, boyun eğmektense ölmeyi tercih etmişti.
¿ Sabes lo que dice el Libro de Job sobre eso?
İncil'in Eyüp Peygamber kitabı ne der bilir misin?
Job 39 : 13.
Eyüp Peygamber, 39 : 13.
No es SIDA. "Y Satán se alejó de Yahvéh y afligió a Job con una úlcera maligna."
"Böylece şeytan Tanrı'nın huzurundan ayrıldı ve Eyüp Peygamber'i çıbanlar içinde bıraktı."
¡ ¡ Maldición!
Çeviren : Eyüp Togan
Recuerde Empleo.
Eyüp'ü hatırla.
Le preguntó al Señor : "¿ Por qué me estás haciendo todo esto?" Y Dios podría habérselo explicado.
Tanrı'ya sorar "Bütün bunları bana neden yapıyorsun?" Ve Tanrı açıklama getirmek yerine sadece şunu der "Güven bana Eyüp." lşte gizem bu.
¡ Qué bueno verte!
O, Eyüp abi, hoş geldin abi. Geçmiş olsun ya.
- ¿ Eyüp?
- hayır anlamında dudak cıklatır - - Eyüp?