English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espagnol → Turc / Fondue

Fondue traduction Turc

258 traduction parallèle
- Le recomiendo una fondue de ternera.
- Size Burgundy bifteğini öneririm.
Sí, es maravilloso estar haciendo una fondue nuevamente.
# Evet, harika birşey tekrar fondü yapabilmek #
Primero, está la Fondue Cereza.
Öncelikle, Kiraz Fondü.
Optamos por coger jugosos pedazos frescos de vejiga de carnero de Cornualles, vacíado, cocido al vapor, condimentado con semillas de sésamo, agitado en una fondue, y guarnecido por el vómito de las alondras!
En taze Cornish koçu mesanesinin en seçme, nefis parçalarını kullanırız. Boşaltılıp buharda pişirilir, susamla tatlandırılır. Çırpılıp fondü yapılır ve tarlakuşu kusmuğuyla süslenir.
Fíjate lo que pasó con la fondue.
Föndüye ne olduğunu hatırlasana!
Entremés cósmico y fondue.
Güneş Isılı düdüklü tencerede ve canlı eritme beyniri.
¿ Significa esto que se aplaza lo de mi fondue?
Bu beslenme çantamı sırtıma takmam anlamına mı geliyor?
Como si fuera fondue, pero no es.
Fondü gibi, ama değil.
Mi vieja fondue.
Fondü tenceresi.
Aún tengo la fondue.
Bende hala fondü pot var.
Bien, lo reduje a la olla de barro... la licuadora o al hermoso surtido de sets de fondue.
Seçeneklerini, düdüklü tencere, blender ya da hoş bir fondü karışımına kadar indirdim.
Te extrañamos anoche en la fiesta de "fondue."
Frank, dün geceki fondü partisinde seni özledik.
Me encanta la fondue.
Fondüyü çok severim.
El calor, mezclando sutilmente queso y vino blanco en la fondue.
Renklerin karışımı. Beyaz şarapta erimiş peynirin sıcaklığı. Ve tabii unutmamak lazım.
Siento decirlo, pero no me inspiras ni para pagar una fondue en la Cabaña de Bucky.
Hayallerini yıkmak istemem ama Bucky's Fondue Hut'da... -... sana yemek ısmarlama isteği uyandırmıyorsun.
Fondue.
Voila. Fondue.
Si me disculpan, mi fondue está por...
Şimdi bana müsaade ederseniz şayet güvecim pişmek- -
No sé por qué lo llaman fondue, deberían llamarlo "fundue".
Biliyor musunuz, neden buna fondü deniyor bilmiyorum. Onlar böyle çağırıyor olmalı.
Adoro el fondue.
Fondü'e bayılıyorum.
Pinchar un pedazo de carne en el tenedor fondue...
Yapacapınız şey fondü çatalınıza bir parça biftek almak.
Llámame loco, pero ya sabes lo que pienso que todos necesitamos en este momento? Un buen bote de la fondue.
Ama şu anda nefis bir fondü iyi giderdi.
Tu padre y yo estaremos con los pinciottis comiendo fondue y jugando Parcheesi.
Baban ve ben, Peçiç ve föndü için Pinciotti'lerdeyiz.
Se me ocurrió hacer una fondue de queso cheddar para la cena.
Kazları yolacağım.
Fondue de cheddar.
- Kazları yolacağım.
- Ah... una olla de fondue?
Fondü tenceresi mi?
- Bien, ¿ quién quiere fondue? Vamos.
- Pekâlâ, kim fondü ister?
O podriamos ir a ese restaurante suizo a cenar fondue... o podriamos llenar nuestros bolsos con caramelos y chocolates... e ir a ver la obra de la primaria de Stars Hollow... de ¿ Quien le teme a Virginia Woolf?
Ya da akşam yemeği için şu İsviçre restoranına gidip "fondu" yeriz. Ya da ceplerimizi şeker ve çikolatayla doldurabiliriz. Stars Hollow İlk Okulu'nun sahnelediği "Kim Korkar Vırgina Wolf'tan"... oyununu izleyebiliriz.
La del fondue.
Föndü hikayesi?
¡ La fondue está deliciosa!
Bu fondü çok güzel olmuş!
Me refiero a buenos amigos, buena conversación... -... y fondue.
Bilirsin işte, yakın arkadaşlar, hoş sohbetler, Fondü.
- Tenemos fondue.
- Evet, fondü de var.
- ¡ Tenemos fondue!
Fondü de varmış.
Ahora si me disculpan, mi fondue está justo por...
Şimdi izin verirseniz, sıcak çikolatam neredeyse...
- "Fondue" Me amas?
- Beni fondüler misin?
"Hey,'fondue'de mí."
"Fondü şöyle."
¿ Quieres decir, no se puede "fondue" que.
Yani, fondüleyemeyeceksin.
Futon, stereo, fondue de hierro labrado.
Japon şiltesi, stereo, alçı ütü diş minesi fondü yeriyle.
Vamos al departamento y... y hagamos fondue.
Hadi gel de... fondü yap.
Eso, querido hermano, es una fondue acompañada por compota de brócoli - y ciruelas.
Bu, sevgili kardeşim, bir brokoli kompostosu ve erik eşliğinde bir peynir fondüsü.
¿ La fondue o la ratatouille?
Fondü mü, ratatouille mi?
Esto es fondue y eso es ratatouille.
Bu fondü, bu da ratatouille.
No, esto es fondue y eso es ratatouille.
Hayır. Bu fondü, bu ratatouille.
Prohibido hacer la bomba, llevar animales, o hacer fiestas de "fondue"
Bombalama yok, okşama yok, suya batma yok ve fondü partisi yok.
Y sin más, mi fondue Focker.
İşte, ünlü Sker fondüm.
Ah, y aún queda fondue.
Fondü! Çok popüler olacak.
¿ Le has dado al juez tu receta de fondue?
Hakime fondü tarifini mi verdin?
Si es un delito menor nos hemos saltado el "fondue" y pasado directo al masaje.
Kişi zorlu ise ön muameleyi geçip direkt olarak ayak masajına başlarız.
- Tu fondue nos abrió las puertas.
- Harika! Muamelen çok etkileyici!
Puedes elegir uno y que te lo horneen, frian, asen o te lo hagan en fondue o sufle.
Bir balık tutup, pişirtebiliyormuşsun buğulama, kebap, kızartma, ızgara, tütsüleme...
¡ Fondue!
Fondü yaparım.
- ¿ Fondue?
- Fondü mü?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]