Translate.vc / Espagnol → Turc / Francis
Francis traduction Turc
4,831 traduction parallèle
Esta es una nueva pintura de un artista que Adrienne Francis representa.
Bu, Adrienne Francis'in temsil ettiği sanatçının yeni bir tablosu.
Oh, esa es mi jefa, Adrienne Francis.
O benim patronum, Adrienne Francis.
Esta es Adrienne Francis.
Bu Adrienne Francis.
- Encantado de conocerla Sra. Francis. - Encantada de conocerte Luke.
- Memnun oldum, Bayan Francis.
Sra. Francis, lo siento mucho por todo esto.
Bayan Francis, her şey için özür dilerim.
Francis cuidará de mí.
Francis benimle ilgilenir.
El sargento Francis Troy.
- Çavuş Francis Troy.
Francis Mays hace ventas por teléfono... y vive de su pensión por discapacidad.
Francis May, malullük aylığı ile geçinen bir işsiz tele pazarlamacı.
Francis. si, Franny, Francis, cómo sea.
- Francis. - Evet, Franny, Francis fark etmez.
Cálmate, Francis.
Sakin ol, Francis.
Cada vez que te veo, Francis, pareces ser enterrado otra pulgada o dos más profundo en los recovecos de algunos giratorio ojos de Langley o el Pentágono.
Seni her görüşümde, Francis, Langley veya Pentagon'dan gözü dönmüş bir ineğin gizli yerlerine bir ya da iki santim daha gömülmüş gibi görünüyorsun.
Francis.
Francis.
Francis.
- Francis.
El vídeo fue publicado sólo momentos después de la explosión arrancado a través del vestíbulo del el Teatro Albery en el centro de Londres, matando a seis personas, incluido el Presidente del Comité Conjunto de Inteligencia, Francisco Warrender, y el supuesto suicida.
Bu video, Londra'nın merkezindeki Albery Tiyatrosundaki lobiyi parçalayan patlamadan hemen sonra yayınlandı patlamada, Müşterek istihbarat Komitesi başkanı Francis Warrender ve intihar bombacısı olduğundan şüphelenilen kişi dahil 6 kişi öldü.
- Señor Francis.
- Sör Francis.
Hola, Francis te manda saludos.
Francis selamını iletmemi istedi.
Francis ya no sabe qué hacer, los republicanos no le mandan una sola ley que pueda firmar.
Francis, ne yapacağını bilemiyor. Cumhuriyetçilerden gelen her şeyi veto etmek zorunda kalıyor.
Me he estado preparando desde que Francis asumió.
Francis başkan olduğundan beri buna hazırlanıyorum.
Francis y yo estamos impresionados por cómo los republicanos se están consolidando a su alrededor.
- Yorum yok. Cumhuriyetçilerin etrafında sıkıca toplanması Francis'le beni oldukça etkiledi.
¿ Francis?
Francis?
Buenas noches, Francis.
İyi geceler Francis.
Francis, seamos realistas.
Francis, gerçekçi olalım.
Quizás Francis sería capaz de convencerla.
Belki Francis onu ikna edebilir.
Por Elizabeth y Francis.
Elizabeth ve Francis'e.
Que encuentren la felicidad juntos.
Umarım birlikte mutluluğu bulurlar. - Elizabeth ve Francis'e.
No hay nada que hacer. Estás compormetida con Francis.
Yapılacak bir şey yok, sen Francis ile nişanlısın.
Francis te adora.
Francis sana tapıyor.
Fue extraño cómo sucedió, un momento ella apenas le prestaba atención a Francis, y después...
Olaylar çok tuhaf bir şekilde gelişti. Bir zamanlar Francis'in farkında bile değildi, sonra...
Mandaré a Francis a buscarte.
Francis'i yanına göndereceğim.
¿ Y Francis?
Ya Francis?
Amo a Francis.
Ben Francis'i seviyorum.
¡ Sr. Francis!
Bay Francis!
¡ Debes ir con él, Francis, debes ayudarlo!
Yanına gitmelisin Francis, ona yardım etmelisin!
- Francis Gary Powers.
- Francis Gary Powers.
Su hombre es Francis Gary Powers.
Senin adamın Francis Gary Powers.
Debo arreglar un intercambio de Abel por Francis Gary Powers.
Abel'ın Francis Gary Powers ile takasını ayarlamak için yetkilendirildim.
Abel por Francis Gary Powers.
Abel'a karşılık Francis Gary Powers.
Mí país también insiste en Francis Gary Powers.
Hükümetim ayrıca Francis Gary Powers'ı da istiyor.
Francis Gary Powers fue liberado como prisionero de la URS llego a casa esta mañana después de un largo viaje.
Francis Gary Powers, Sovyetler Birliği'ndeki hapishanesinden çıkarılarak bu sabah Berlin'de, Amerikan yetkililerine teslim edildi.
Francis fue intercambiado por Rudolf Abel.
Başkan Rudolf Abel'ın cezasını hafifletti.
- Hola, Francis. - Señor.
- Merhaba, Francis.
Bien, ahi dice, "Saint Francis lanzó dinero de él".
Burada "Aziz Francis para saçardı." diyor.
Residencia de los Francis.
Francis malikânesi.
Tengo una llamada personal para Betty Francis, de Donald Draper.
Betty Francis için Donald Draper'dan şehirlerarası ödemeli arama talebi var.
El doctor Buckley estará enseguida con usted, señora Robinson. Es señora Francis.
- Doktor Buckley şimdi sizinle görüşecek Bayan Robinson.
Los chicos que la trajeron dijeron que ese era su nombre.
- Ben Bayan Francis. - Sizi getiren delikanlılar öyle demiş.
Señora Francis, ¿ es posible hacer venir a su marido?
Kocanızın buraya gelmesi mümkün mü acaba Bayan Francis?
Francis Semyon.
Francis Semyon.
Francis Watts.
Francis Watts.
Por Elizabeth y Francis.
- Elizabeth ve Francis'e.
El piloto Gary Powers.
Francis Gary Powers.