English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espagnol → Turc / Galapagos

Galapagos traduction Turc

353 traduction parallèle
Virando a la izquierda, siguió el ecuador... dirigiéndose a las Islas Galápagos.
Sola döndü ve Ekvator'u takip edip Galapagos Adası'na yöneldi.
Quería que fuera Galápagos.
Bunu Galapagos istedi.
Justo entonces vio una de esas aves marinas llamadas fragatas.
Tam o sırada bir galapagos gördü.
Y me leyó la descripción de Herman Melville sobre las Encantadas, las islas Galápagos.
Ardından bana Herman Melville'nin Galapagos Adaları'ndan Encantadas'ın tarifini okudu.
600 millas al oeste del Ecuador, llegaron a las remotas islas Galápagos.
Ekvador'un 1000 kilometre batısındaki yalnız Galapagos Adalarına ulaştılar.
Pero en las Galápagos sus alas eran tan pequeñas, con plumas tan atrofiadas... que los pájaros habían perdido su capacidad de volar.
Ama Galapagos'takilerin kanatları o kadar küçük ve tüyleri o kadar kısaydı ki bu kuşlar uçma yetilerini kaybetmişti.
Las había observado trepando a los árboles en las selvas sudamericanas, pero en las Galápagos, con su vegetación escasa, estas iguanas se alimentaban de algas marinas y eran diferentes.
Güney Amerika ormanlarındakilerin ağaçlara tırmandığını görmüştü. Ama bitkisel örtünün seyrek olduğu Galapagos'ta bu iguanalar deniz yosunu ile besleniyordu ve aynı değillerdi.
Las islas Galápagos recibieron su nombre de los grupos de tortugas que viven en ellas, que fueron masacradas durante siglos por los marineros para alimentarse.
Galapagos Adaları adını bu adalarda yaşayan ve denizcilerin asırlardır yemek için avladıkları kara kaplumbağalarından almıştı.
Las diferencias que Darwin advirtió entre estos animales de las Galápagos... eran pequeñas, desde luego.
Darwin'in Galapagos'taki hayvanlarda gördüğü farklılıklar tabii ki küçüktü.
Me voy a las islas Galápagos.
Galapagos Adalarına gideceğim.
Las islas Galápagos.
Galapagos Adaları.
Islas Galápagos ECUADOR
Galapagos Adaları EKVADOR
Algo sobre las Islas Galápagos. ¿ Sabes qué?
Galapagos... adaları hakkında bir şeydi.
Mi asesor del doctorado me pidió... que me una al equipo de investigadores en las islas Galápagos.
Doktora danışmanım Galapagos Adaları'na giden araştırmacı grubuna katılmamı istedi.
Salgo con una supermodelo zoóloga, que le robé a un futbolista profesional y se va a las islas Galápagos a inseminar iguanas artificialmente.
Süpermodel bir zoologla çıkıyorum. Onu profesyonel bir sporcudan çaldım. Ve iguanaları yapay yolla döllemek için Galapagos Adaları'na gidiyor.
Ésta gaviota negruzca en las Galápagos, como el resto de las aves, está enviando un muy claro mensaje en su llamado.
Galapagos'taki bu lav martısı diğer bütün kuşlar gibi ötüşüyle çok açık bir mesaj gönderiyor.
En el caso de estos albatros ondulados en las Galápagos, se mantendrán juntos por el resto de sus vidas.
Galapagos'taki bu dalgalı albatrosların durumu ise, onlar geri kalan hayatlarını beraber geçirecek.
EI Nilo, Galápagos, K2.
Nil, Galapagos adaları, K2.
Una de las parejas del grupo se va a las Islas Galápagos.
Gruptaki çiftlerden biri Galapagos Adası'na gidiyor.
- Sí, vuelven de las Galápagos.
- Evet, Galapagos'tan dönüyorlar.
Las iguanas marinas de las Galápagos son los únicos lagartos de mar del mundo.
Galapagos'taki deniz iguanaları dünyanın tek deniz kertenkeleleridirler.
Un halcón de las Galápagos.
Bir Galapagos atmacası.
Estos tiburones de seda son especies de mar abierto normalmente, pero los montes marinos en el Pacífico de este como Cocos, Mapelo y las Galápagos, atraen sedosos en grandes grupos de más de 500 concentrados.
Bu köpekbalıkları normalde açık denizde yaşarlar ama Cocos Adaları, Mapelo ve Galapagos Adaları gibi Pasifik'in doğusundaki deniz tepeleri büyük gruplar halinde bu köpekbalıklarını çeker.
Será este sábado en las aisladas islas Galápagos donde no habrá escape de la diversión. ¡ Todos los robots deben presentarse.
Cumartesi günü, ıssız Galapagos Adalarında olacak. Hiçbir yere kaçamayacaksın eğlenceden. Tüm robotların katılması gerekiyor!
Según sus órdenes, he modificado el espejo para que dispare un pulso electro magnético colosal a las islas Galápagos.
Emrettiğiniz gibi, aynamı Galapagos'a devasa elektromanyetik darbe ateşleyecek şekilde ayarladım.
- ¡ Son las Islas Galápagos! - ¡ Las Islas Galápagos!
Galapagos Adaları.
¡ Señor! ¡ Señor, avistamos las Galápagos!
Efendim, Galapagos'a ulaştık.
Creo que es un escarabajo de las Galápagos.
Sanırım o bir Galapagos yaratığı.
Creo que debo volver a las Galápagos.
Sanırım Galapagos'a döneceğim.
Luego mi esposa y yo hicimos un crucero a las Galápagos.
Daha sonra eşimle birlikte Galapagos Adaları'nda tekne turuna çıktık.
Tienes que acabar de contarme esa historia de las Islas Galápagos.
Galapagos Adaları hakkındaki şu hikâyenin sonunu anlatmalısın bana.
Me pasó a mí, buceando en las Galápagos.
Galapagos'ta dalış yaparken, bana da olmuştu.
¿ Crees que algún día podamos ir a las Galápagos?
Sence bir gün Galapagos'a gidebilir miyiz?
Detective, la teoría de Darwin de la evolución... y supervivencia del más fuerte basada en su viaje a las Galápagos... no se aplica más en este planeta.
Yani, detektif, Darwin'in evrim teorisi için... en iyiyi bulmak için deneyler yaparken artık Galapagos'a gitmeye gerek kalmadı.
Las Galápagos se encuentran en un lugar remoto. A mil kilómetros de la costa de Sudamérica, a horcajadas sobre el Ecuador. Un racimo de trece islas principales, con más de un centenar de islotes peñones y arrecifes.
Galapagos, Güney Amerika kıyılarından 600 mil kadar açıkta Ekvator'un üzerinde 13 dağınık ada ile yüzden fazla adacık, kayalık ve resiften oluşur.
Las Galápagos no son islas corrientes.
Galapagos sıradan adalardan oluşmaz.
Las Galápagos hierven lentamente, incluso bajo las olas.
Galapagos sürekli içten içe kaynar hatta denizin altında bile.
Recientemente, el mayor volcán de todas las islas Galápagos, el Sierra Negra, lanzó al cielo humo y cenizas a una altura de 100 kilómetros.
Tüm Galapagos volkanlarının en büyüğü olan Sierra Negra yakın zamanda, duman ve küllerini 7 mil yükseğe çıkararak patladı.
El archipiélago de las Galápagos es uno de los lugares más volcánicos de la Tierra.
Galapagos, yeryüzündeki en volkanik bölgelerden biridir.
Pero no es el cómo han nacido estas islas sino el dónde, lo que hace tan especiales a las Galápagos.
Ama Galapagos'u bu kadar önemli kılan sadece adaların nasıl oluştuğu değil, aynı zamanda nerede oluştuğudur.
Las corrientes convergentes que rodean a las Galápagos, trajeron también a estas costas a otras criaturas desde los extremos opuestos del Pacífico.
Galapagos'u çevreleyen bu akıntılar Büyük Okyanus'un diğer ucundaki canlıları bile bu bölgeye getirir.
El león marino de las Galápagos, pariente del león marino californiano, llego hasta aquí desde el norte.
Galapagos deniz aslanları, Kaliforniya deniz aslanlarıyla akrabadır,.. ... buraya Kuzey'den gelirler.
Como las lagartijas de las Islas Galápagos.
Tıpkı Kalapagos Adaları'ndaki lav kertenkeleleri gibi.
Las Islas Glio-pagos, ¿ eh?
Galapagos Adaları mı?
Acabo de volver de las islas Galápagos.
Galápagos Adalarındaki gezimden daha yeni döndüm.
Por ti fui a las Galápagos a vivir entre tortugas.
Onun yerine Galápagos Islands'da kaplumbağalar ile beraber yüzüyorum.
Un macho de gaviota de las Galápagos también declara sus intenciones con un pago inicial en el nido.
Çatal kuyruklu bir martı peşin ödemeyle yuva üzerindeki amaçlarını bildiriyor.
Y Alphonse Mefisto por los galápagos de siete culos.
Ve Alphonse Mephesto, yedi götlü Galapagos kaplumbağası için.
Cabo Douglas, en la más oeste de las Islas Galápagos, totalmente desprotegida de las gigantescas olas del Pacífico, y una de las líneas costeras más agitadas del mundo.
Galapos Adaları'nın en batısı olan Douglas Burnu dev Pasifik dalgalarına karşı tamamen savunmasızdır ve dünyanın en fırtınalı kıyılarından biridir.
LAS GALÁPAGOS
Çeviri :
los pingüinos de las Galápagos.
Galapagos penguenleri.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]