Translate.vc / Espagnol → Turc / Germán
Germán traduction Turc
98 traduction parallèle
Las alumnas de San Germán que sólo estudian a Sartre porque las encierran en su casa burguesa.
Yahut, burjuva ebeveynleri kendilerini hapsettikleri için, sadece Bergson ve Sartre'yi bilen zengin liseli kızlar mı?
"El número que Usted ha marcado." "Hola, es Usted, Germán?"
Aradığınız numarayı bağlıyorum.
Germán, lo siento.
Üzgünüm, German.
Aquí, con ayuda de algunos asombrosos rastreadores, Magdalena Bermejo ha pasado 6 años siguiendo varias familias de gorilas, a pie, por el lecho, junto a su compañero Germán.
İşte, Magdalena Bermejo Alman ortağıyla birlikte, bazı şaşırtıcı izcilerin yardımıyla, orman altı bitkilerinin arasından... bir çok goril ailesini izleyerek altı yılını geçirdi.
Germán ha estado documentando su investigación con sus propias tomas de 5 pacientes años.
Alman, sabırla geçen beş yıl boyunca araştırmalarını kendi el kamerası ile kaydediyormuş.
Un día Germán presenció un comportamiento realmente asombroso.
Bir gün Alman, aşırı derecede şaşırtıcı bazı davranışlara tanık olmuş.
Un día me asomé por la ventana de la prisión y vi a Germán Castro que era arrastrado de los brazos.
Hapiste bir gün parmaklıkların arkasından.., German Oastro'yo kollarından asılmış vaziyette gördüm.
Nadie podía culpar al padre Germán por caer en la tentación.
Kimse Peder Germana'ya inanmazdı... tapınakta affedebildiğine.
Voy con el padre Germán.
Her yerim ıslak uyandım.
El padre Germán se enfermó por comer chocolate.
Peder German, çikolatalardan dolayı hastalandı.
Párroco de San Germán los últimos doce años.
Son 12 yıldır, burada, St. Germanie'de papaz.
Nadie en San Germán sabía que Stevens hiciera viajes a Fresno.
St. Germanie'de kimse Stevens'ın Fresno'ya gittiğini bilmiyor.
Concentración de las Juventudes Hitlerianas y Juventudes Alemanas en el German Stadium
Alman stadyumunda Hitler Gençliği ve Hitler Gençlik mitingi
Una vez trabajó en un transatlántico de la North German Lloyd.
Bir zamanlar bir Alman gemisinde çalïºmïºsïnïz.
Una German Luger cargada.
Tam dolu, Ülger P08.
ROMM, M. TUROVSKAIA, J. KHANIUTIN Dirección :
German Lavrov Uygulama Yönetmeni :
German Bight.
German Bight.
- German Bight, señor.
- German Bight, efendim.
Fisher. German Bight. Cromarty.
Fisher, German Bight, Cromarty bölgeleri.
- Billy, ¿ qué quieres decir con Germans Bite?
- Billy neymiş, neymiş,'German'ne?
- ¡ Estoy harto de oír decir "Germans bite"!
- "German" filan duymaktan usandım!
Un tipo llamado German Kaufman, de Denver.
Alman Kaufman adında bir adam, Denver'dan.
"Hecha por la West German Public school system."
"West German Public School System tarafında çekildi."
Alemeninos.
Alman-german.
Invaden Polonia, Varsovia y mi camerino.
[SPEAKS GERMAN] Polonya! yı istila ettiniz, Warşova'yı ve soyunma odamı.
Basada en cuentos de Yuri German.
YURI GERMAN'IN ESERLERİNDEN DERLENMİŞTİR.
Ovejero alemán.
German shepherd.
En nombre del Municipio... pensamos que debemos ser informados del desarrollo de los acontecimientos.
Kasaba konseyi adına... German, Carl ve ben birkaç şeyi hızlandırmak istedik.
Tampoco un Beagle, ó un German Shepherd Menos un Labrador.
Beagle değil. Alman çoban köpeği de değil. Labrador da değil.
- ¿ Eres judío, o qué?
Yahudi? - German.
Hans, German
Hans, Almanya
Hans, German Y tú. ¿ cuál es tu nombre?
Hans, Almanya ya sen, senin adın ne?
Guión S. Karmalita - A. German
Written by S. Karmalita A. German
Dirección A. German
Directed by A. German
Germán Láudano Rosales, a sus órdenes.
- Girebilir miyim?
Programa producido y dirigido por su seguro servidor,... don Germán Laucha Dorsales, "El Sinche".
Bence size abayı yakmamı istiyorsunuz.
¿ Pecando contra ti mismo otra vez?
Peder German'a gittim.
Cromarty y German Bight.
Cromarty ve Alman Koyu.
Tenemos a Dean German.
Bu Dean German.
- ¡ Así es, German!
- Çok doğru German!
- Te falta velocidad, German.
- Yeterince hızlı değilsin German!
German, está por marcar tu número.
German, seni ezecek.
- Oye, German.
- Hey German.
- ¡ German!
- German!
- ¡ Vamos, German!
- Haydi German!
- Le diste una lección, German.
- Çok iyiydin German!
I've told you forty times what it is in German and you don't know.
ben sana 40 defa söyledim ya almancasını sen bilmiyorsun.
El banquero Alemán fue traído al Hospital en Singapur, por ictericia. Genial.
German banker was brought in hospitaI in Singapore, jaundice.
¡ Le dispararon a un oficial en el 33 de German Road!
33 German Road'da bir polis memuru vuruldu!
¿ No comprendes la situación?
Durumun farkında değil misin? Alo, German?
German.
- Herman.