Translate.vc / Espagnol → Turc / Gibbs
Gibbs traduction Turc
5,207 traduction parallèle
¿ A Gibbs?
Gibbs mi?
Gibbs.
Gibbs.
¿ Y a Gibbs?
Peki ya Gibbs?
¿ Gibbs va a sustituirla?
Gibbs yerine birisini alacak mı?
De hecho no lo ha hablado conmigo.
Açıkçası Gibbs, benimle de konuşmadı.
Gracias, agente especial Gibbs.
Teşekkürler, Özel Ajan Gibbs.
¿ Acabas de mentir al sabelotodo Gibbs?
Sen az önce her şeyi bilen Gibbs'e yalan mı söyledin?
¿ Qué ha dicho Gibbs?
Gibbs ne dedi?
No sé qué decirle, agente Gibbs.
- Ne diyeceğimi bilmiyorum, Ajan Gibbs.
Es uno de los chicos de Gibbs, ¿ verdad?
Gibbs'in çocuklardan biri, değil mi?
Bueno, quiero decírselo a Gibbs en persona. ¿ Dónde está?
Gibbs'e ben söylemek istiyorum. O nerede?
¡ Gibbs, Gibbs, Gibbs!
Gibbs, Gibbs, Gibbs!
Gibbs, ¿ puedes bajar al laboratorio?
Gibbs, laboratuara gelebilir misin?
Gibbs antes era divertido.
Gibbs eskiden eğlenceli biriydi.
Solo me quedan dos semanas, Gibbs.
Gibbs, sadece iki haftam kaldı.
Gibbs, ¿ a qué nos enfrentamos?
Gibbs, Biz neyle karşı karşıyayız?
Gibbs, ¿ cuál era su blanco?
Gibbs, asıl hedef ne?
Gibbs, tu dorado instinto era acertado.
Yani, Gibbs, mükemmel içgüdün doğruymuş.
Gibbs, ¿ sabías esto?
Gibbs, senin bundan haberin var mı?
Las redes sociales, Gibbs.
Sosyal iletişim ağı, Gibbs.
Soy el agente especial del NCIS Gibbs.
Ben, NCIS Özel Ajanı Gibbs.
Agente Gibbs.
Ajan Gibbs.
Esta es la tercera persona en la última semana Gibbs ha tenido etiqueta junto con nosotros.
Geçen haftadan beri Gibbs'in başımıza sardığı üçüncü kişi.
Gibbs está llevando a cabo la revisión preliminar.
Gibbs ilk değerlendirmeyi yapıyor.
Escucha, no podemos let Gibbs sabe que nos molesta.
Dinle, bizi rahatsız ettiğini Gibbs'in öğrenmesine izin veremeyiz.
Gibbs, esto es Elina.
Gibbs, bu Elina.
No puedo esperar a Gibbs dar este infierno chico.
Gibbs'in bu adama cehennemi yaşatması için sabırsızlanıyorum.
Gibbs quiere que hable al sospechoso.
Gibbs, şüpheliyle benim konuşmamı istiyor.
Usted debe ser agente Gibbs.
Siz, Ajan Gibbs olmalısınız.
Agente Gibbs, se nos prohíbe por nuestras reglas de enfrentamiento de prestar cualquier apoyo en estas situaciones.
Ajan Gibbs, çatışma kurallarımız tarafından bu tip durumlara herhangi bir desteğe izin vermeyi yasakladık.
Si le disparo a uno de ellos, Gibbs está muerto.
Eğer onlardan birini vurursam, Gibbs ölür.
Agente Gibbs tomó un riesgo con lo que hizo.
Ajan Gibbs, yaptığı şeyle epey bir risk aldı.
¿ Por qué crees Gibbs hizo?
Neden Gibbs'in yaptığını düşündün?
Ya me dijo que no podía acceder al portátil del contramaestre Well sin estar ella presente, Gibbs.
Bana zaten Wells'in bilgisayarına o olmadan giremeyeceğimi söylemişti, Gibbs.
Pero tengo mucho trabajo que hacer, Gibbs, así que tendrá que esperar su turno.
Ama burada yapacak tonla işim var, Gibbs. Yani biraz sırasını beklemesi gerekecek.
No lo estoy retrasando por motivos personales, Gibbs.
Kişisel sebepler yüzünden ağırdan almıyorum, Gibbs.
Este ordenador me ha parecido sospechoso desde que llegó, Gibbs.
Bu bilgisayar buraya geldiğinden beri bana biraz şüpheli göründü, Gibbs.
Este... este portátil es un fraude, Gibbs.
Bu bilgisayar bir yalancı, Gibbs.
Gibbs quiere que la traigamos.
Gibbs, gidip onu almamızı istiyor.
Y escucha... no se lo cuentes a Gibbs.
Ve dinle... Gibbs'e söyleyemezsin.
- ¡ Gibbs, Gibbs,
- Gibbs, Gibbs,
Gibbs, Gibbs!
Gibbs, Gibbs!
Mal rollo, Gibbs.
Kötü şans, Gibbs.
Usted me da miedo, agente Gibbs.
Beni korkutuyorsunuz, Ajan Gibbs.
Gibbs, hola... iba a llamar pero sé que lo odias, pero es muy importante y supongo que si es muy importante no pasa nada si te saco de aquí porque es muy importante.
Gibbs, merhaba, kapıyı çalacaktım ama bundan nefret ettiğini biliyorum ama bu gerçekten önemli ve önemliyse seni çıkarmanın sorun olmadığını farz ediyorum ve bu gerçekten önemli.
Es bueno ver que el equipo no ha cambiado demasiado, Gibbs.
Ekibin çok fazla değişmediğini görmek güzel, Gibbs.
Tengo mi vista puesta en Gibbs, eso sería un éxito para la posteridad.
Gibbs'i kandırıyorum. Asırlar boyu üstün bir başarı olabilir.
Sí, Gibbs. ¿ Qué?
Evet, Gibbs.
Los temas de mi agenda están por encima de sus funciones, agente Gibbs.
Gündemimdeki konular, sizin maaş derecenizin ötesindeler, Ajan Gibbs.
No estoy aquí para marcar mi territorio, agente Gibbs.
Bölgemi işaretlemek için burada değilim, Ajan Gibbs.
Fue hace mucho, Gibbs.
Bu, uzun bir zaman önceydi, Gibbs.