Translate.vc / Espagnol → Turc / Gnb
Gnb traduction Turc
40 traduction parallèle
Si esto te hace sentir mejor, iré al BNG mañana.
Ve bu kendini çok ama çok iyi hissetmesine sebep olur. Yarın GNB ye ben de giderim.
Buena suerte mañana en el BNG. Estoy seguro -... de que los sorprenderás.
Yarın GNB'de bol şans, eminim ki onların canına okuyacaksın.
Creo que tus prospectos en BNG son buenos.
GNB ile görüşmen oldukça iyi geçti diyebilirim.
Sí. Voy a llevar a mi clase de Introducción a la Arquitectura al sitio de construcción de la Torre GNB.
Evet, Mimarliga Giris sinifimdakileri GUB Kulesi'nin insaat alanina götürecegim.
Ésta es la habitación exacta en la que tuve la idea para la Torre GNB.
Iste bu odada GUB Gökdeleni için fikirler gelmisti aklima.
Trabajo para el BNG, el banco más diabólico de la historia.
Tarihteki en fena banka GNB'de çalışıyorum.
Lily por fin llegó al BNG, pero el lugar estaba desierto.
Lily sonunda GNB'ye ulaşmış. Ama in cin top oynuyormuş.
No quiero trabajar para GNB de nuevo.
Tekrar GUB için çalışmak istemiyorum.
Sí, GNB es el Imperio de Star Wars.
Evet, GUB Yıldız Savaşları'ndaki İmparatorluk sayılır.
No, está intentando que Ted diseñe el nuevo edificio de GNB.
Öyle değil. Yeni GUB binasını Ted tasarlasın diye yapıyor.
Tío, cada vez que saco mi tarjeta de negocios y las mujeres ven el logo de GNB, simplemente se me echan encima.
Yahu ne zaman kartvizitimi çıkarsam kadınlar GUB logosunu gördükleri an üzerime atlıyor.
Tío, los asientos de la cancha de los Knicks que están disponibles para todos los empleados de alto nivel de GNB. Están demasiado cerca de la acción.
Knicks'in tüm üst düzey GUB çalışanlarının kullanabileceği saha kenarındaki koltukları sahaya çok yakın yahu.
Hombre, el paquete de prestaciones de GNB es tan completo que me da la libertad de ir con el doctor que quiera.
Yahu GUB'un çalışanların maaşına yaptığı eklentiler o kadar kapsamlı ki istediğim her doktora gidebiliyorum bu sayede.
No diseñaré la torre GNB.
GUB binasını tasarlamayacağım.
Vamos, el GNB no contrató a un nuevo arquitecto.
Yapma! GUB yeni bir mimar falan tutmadı.
No, el GNB no era popular.
Hayır, GUB gözde bir banka değildi.
Aquí en el GNB, nos importan las cosas.
GUB'da her şeye önem veririz.
Porque A GNB no le importa,
GUB'nın hiçbir şeye önem verdiği yok.
GNB trata a la gente como si fuera desechable, y yo no seré parte de eso.
GUB insanlara paçavra muamalesi yapıyor ve ben bunun bir parçası olmayacağım.
"¡ Barcos, barcos, barcos!" Bueno, cuando llegaste a la fiesta GNB después de habernos ido, te sentías vulnerable y borracha.
Bizden sonra GUB partisine gittiğinde çok hassas ve sarhoş bir hâldeydin.
¿ Cómo podemos decir "Al GNB le importan las cosas", y luego darnos la vuelta y tratar a alguien así?
Nasıl olur da "GUB her şeye önem verir" dedikten sonra birine bu şekilde davranabiliriz?
Randy, de parte de todo el mundo de GNB, los que están dentro y los de fuera de la cárcel, lo sentimos.
Randy, hem mevcut hem hapisteki tüm GUB çalışanları adına senden özür diliyorum.
No permitiré que GNB me cambie.
GUB'nın beni değiştirmesine izin vermeyeceğim.
Dos años antes, acababa de contratar una asistente en GNB. Gracias, Iris.
İki sene önce, kendime yeni bir asistan tutmuştum.
GNB.
GNB.
El cemento se secará, y yo estaré atrapado en el GNB por siempre.
Çimento kuruyacak, ve ben GNB'de sonsuza kadar sıkışıp kalacağım.
¿ Renunciar del GNB? ¿ Por qué?
GUB'dan istifa etmek mi?
Inesperadamente, a Marshall le gustaba de verdad el GNB.
Bir anda Marshall GUB'u sevivermişti.
Tienes razón. Mañana, voy a dejar GNB. ¡ No!
Yarın GUB'dan istifa ediyorum.
Es el nuevo abogado que ha reemplazado a Marshall en el GNB.
GUB'da Marshall'ın yerine gelen yeni avukatımız.
- ¡ Sólo vuelve ya al GNB!
- GUB'a geri dön artık!
¿ Por qué te importa tanto si Marshall trabaja en el GNB?
Marshall'ın GUB'da çalışmasına neden bu kadar taktın ki?
Escucha, sé que he sido bastante imbécil con lo de que hayas dejado GNB.
GUB'dan ayrıldığın için götlük yaptığımı biliyorum.
La razón por la cual me molesta que Marshall se vaya de GNB es... es... El Sándwich de albóndigas.
Marshall'ın GUB'dan ayrılmasına üzülmemin sebebi köfteli sandviçtir.
¿ Eh? Todo empezó hace meses en la comisaría del GNB.
Her şey aylar önce GUB yemekhanesinde başladı.
He estado en el NRDC menos de una semana, y ya he hecho más por lo que estar orgulloso que en dos años en GNB.
TKKK'da daha bir hafta bile çalışmamışken GUB'da geçirdiğim iki seneden çok daha gurur verici şeyler yaptım bile.
- Sí. Llevo mi clase de Introducción a la Arquitectura a la obra de la Torre GNB.
Evet, Mimarlığa Giriş sınıfımdakileri GUB Kulesi'nin inşaat alanına götüreceğim.
En esta mismísima habitación se me ocurrió la idea de la Torre GNB.
İşte bu odada GUB Gökdeleni için fikirler gelmişti aklıma.
Bueno, mi semestre ha terminado y el edificio del GNB está por fin acabado.
Sömestir tatilindeyim ve GUB binası da nihayet bitti.
Es decir, comparado con lo que ganaba en el GNB, no es nada.
GUB'da aldığımla kıyaslanırsa hiç hatta.