English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espagnol → Turc / Goofy

Goofy traduction Turc

123 traduction parallèle
- Cállate.
- Kapa çeneni Goofy.
Oye, cara de cerdo, letrinas.
Hey Goofy, ben tuvalete gidiyorum.
Por supuesto. Yo soy un goofy por las cosas del mar.
Elbette ben deniz manzaraları konusunda iyi değilim.
Me habría traído un gran Goofy.
Keşke Büyük Goofy'yi de getirseydim.
¿ Qué es Goofy?
Peki Gufi ne?
Goofy es un perro.
Gufi de köpek.
¿ Qué diablos es Goofy?
Hakikaten Gufi nedir yahu?
Por eso tengo que volver al polo norte con Bailarín, Saltarín Donald y Goofy.
Onun için Kuzey kutbuna geri gitmem gerek Dancer ve Prancer ve Donald, Goofy ile.
TRIBILIN ABSUELTO DE CARGOS DE ESPIONAJE
Goofy Casusluk Suçlamalarından Aklandı
Nadie aguanta un golpe como Tribilín.
Hiç kimse Goofy gibi dayak yiyemez.
GOOFY, LA PELICULA
BİR GOOFY HİKAYESİ
Yo, Tribilín, por este acto nombro a mi hijo Maximiliano... Navegante Oficial y Director del "Por-Dónde" de este viaje.
Ben, Goofy buradaki de oğlum Maximillian uzun yolculuğumuzun yol tarif etme sorumlusu.
Goofy.
Şey, Goofy. Goofy mi?
Sí. ¿ Goofy me llevó a la casa de Mickey?
Goofy beni Mickey'inin evine mi taşıdı?
Goofy es un comienzo, está bien!
Sadece Goofy ile ilgili birşey olur, Anladın mı?
- Porque tengo que ser Goofy?
Mickey bir ikondur. - Neden Goofy olmak zorunda?
Es como decir, "Ma, no consegui la serie, pero soy Goofy, mandá más dinero."
Bu şuna benziyor, " anne, merhaba. Ön bölümi izlemedim. Bu arada ben Goofy.
Estoy considerando ser Goofy.
Uzaklaştırılabilirsin. Goofy olarak bir bölüm çekmeyi düşünüyorum
Es necesario que seas Goofy?
Goofy olması gerekir mi?
Que paso con lo de Goofy?
Goofy için mi vazgeçtin?
Espero que coma algún queso en mal estado y muera solo y olvidado en el piso de un baño mugriento de un vecindario pobre con sus manos en los calzones de Goofy.
Umarım bir parça bozuk peynir yer ve fakir bir mahallede, kirli bir tuvaletin dolabında yalnız ve unutulmuş olarak ölür eli Goofy'nin donunun içindeyken.
La leche fantastica de goofy numero 2
Fantastik "Goofy" menü, numara iki.
Porque su esposa se hartó cuando, frente a sus propios nietos... decidió enseñarle el pene a Goofy en Disneylandia.
Çünkü torununun önünde kendini Disneyland'de Goofy'ye teşhir edince kadının artık burasına geldi.
No es para esos cromos de Star Wars o bolsas de Goofy.
Star Wars ve ya Goofy kartları için bırakmadım parayı.
Toma tu cantimplora y vete, boba.
Kaldır şu kıçını, goofy.
Yo vi a un niño de 8 años de aspecto simplón en un go-kart destartalado, venir de tres vueltas atrás para vencer a niños del doble de su edad.
Ben Goofy kılıklı, 8 yaşındaki bir çocuğun hurda bir go-kartla, kendinden iki kat daha büyük çocukları 3 tur arkadan gelerek geçtiğini gördüm.
Sí, pero no quiero venderle mi "Goofy Gus" a un estúpido.
Evet, doğru. Kendi Goofy Gus'ımı bazı pisliklere yamıyormuşum gibi hissettim.
Hola, necesito mi dosis de Goofy Owen.
Güle güle. - Hey, Owen halleder, ara beni.
Fred Casely, era bueno tenerlo al lado pero goofy aca, era un ticket de comida.
Fred Casely sadece iyi vakit geçirilen biriydi ama buradaki sadece bir yemek fişiydi.
Y el de la cabeza afeitada y dientes como los de Goofy es
Ve kafasını kazıtmış dişlek olan da...
Angie y su novio se llevaron a los chicos a Shaky's y luego a jugar Goofy Golf.
Angie ve erkek arkadaşı çocukları Shakey'ye götürdü. Sonra da "goofy golf" oynamaya.
¿ Quién más bebe "Transylvania Goofy Juice"?
Bu evde "Transilvanya Canavarı" marka bir şeyi senden başka kim içer?
Nuestra historia comienza... en los bajos fondos, donde los jóvenes callejeros, Mickey, Donald y Goofy luchan por sobrevivir.
Hikayemiz bu olukta... başlıyor... Fakir ve haşarı çocuklar Mickey, Donald, and Goofy... Hayatta kalma mücadelesi veriyorlardı.
Desde ese día, Mickey, Donald y Goofy soñaron con ser mosqueteros.
O günden sonra, Mickey, Donald, ve Goofy... Büyük bir silahşör olmayı düşlediler.
- Cuidado, Goofy.
Dikkat et, Goofy.
Cuidado.
Goofy, önüne bak!
Más despacio, Goofy.
Goofy! Yavaş ol!
Adiós, enano.
Goofy! Yola doğru küçük bir tekme.
Tenemos que hacer algo o será el fin de la princesa.
Goofy, çabuk prenses için... birşeyler yapmamız gerek.
- Atención, mosquetero Goofy.
Dikkat, Silahşör Goofy.
Sígueme.
Beni takip et, Goofy.
¿ Dónde está Goofy?
Hey, Goofy nerde?
- Busquemos a Goofy y salgamos de aquí.
Goof'yi bulup hemen burdan çıkmamız gerek!
¿ Dónde está?
Goofy? O nerede?
Ya atrapó a Goofy.
Oh, hayır! O çoktan Goofy'yi yakalamış demekki! Bekle!
¿ Quién atrapó a Goofy?
Kim Goofy'yi yakalamış?
Mejor que Tribilín.
Goofy'den daha iyi.
- ¿ Tribilín?
- Goofy?
¿ Goofy?
Evet.
Por lo menos no es Goofy.
- Hepsi aptal.
Sí.
Evet, Silahşör Goofy.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]