Hashish traduction Turc

Lo agarraron con un kilo de "hashish".

Yarım kilo haşhaşla yakalanmış.

Un salvavidas le dio un pastel de hashish.

Bir cankurtaran vardı. Ona haşhaşlı kek vermişti

Por lo menos cuando el estaba fumando hashish... ocasionalmente me hacia reir.

En azından haşhaş içerken... beni güldürüyordu.

Hay una diferencia entre eso y robar en una tienda para comprar hashish.

Onlarla eczaneye gizlice girip haşhaş çalmak arasında çok fark var.

Si te funciona la memoria, sabes que son tus caños de hashish post-coito... - los que me molestan.

Eğer hafızam beni yanıltmıyorsa... senin ilişki sonrası haşhaş meşalelerin beni itiyordu.

Y hashish y antidepresivos.

Ve biraz haşhaş. Ve de Quaaludes.

- ¿ Hashish de Urbanismo?

- Şehir planlama dersi veren herif mi? Tommy.

Tres días más tarde, 500 kilos de Negro Afgano, alguno de los mejores hashish del mundo, estaba volando de Kabul, via Frankfurt y Shannon, hacia New York.

Üç gün sonra 500 kilo Afgan otu, dünyanın en iyi haşhaşı Kabil'den, Frankfurt ve Shannon aktarmalı New York'a gitti.

- El Hashish calma el dolor dolor.

- Otla acılarını uyuşturursun.

Usted era un distribuidor de hashish para la "Hermandad de amor eterno".

Sonsuz Aşk Biraderleri için esrar dağıtıyordunuz.

¿ Hashish?

Uyuşturucu?

Alcohol, marihuana, una bola de hashish.

Tek bir fırt içki, esrar, ot