Translate.vc / Espagnol → Turc / Hillbilly
Hillbilly traduction Turc
51 traduction parallèle
- ¿ Rock? ¿ Soul? ¿ Hillbilly?
- Rock mı, soul mu, country mi?
Odio decirlo, pero eso cerdo hillbilly ustedes chicos se anterior es la parte superior de esta noche.
Söylemek hoşuma gitmiyor ama getirdiğiniz o domuz bu gecenin en iyisiydi.
Se va a mudar con el Sr. Drysdale y ser un paleto de Beverly
# He gonna move next to Mr. Drysdale And be a Beverly hillbilly...
Yo miro ese hillbilly y quiero ser él, tan malo.
O filmi izledim ve dayanılmaz bir biçimde "Elvis" olmak istedim.
Esta noche, un duelo tejano a muerte, Dr. Hillbilly contra el Iron Yuppie.
Bu akşam, Texas'ta ölümüne maç- - Dr. Hillbilly, Demir Yuppie'e karşı!
De la colección "hillbilly borracho".
Sarhoş orman köylüsü koleksiyonumdan.
Folklore de Hillbilly, eso es todo lo que es.
Çiftçi gelenekleri, hepsi bu.
He sido un admirador de The Who desde el comienzo cuando eran los Hillbilly Bugger Boys.
The Who'nun en başından beri hayranıyım.
Los tomates Green zebra y los hillbilly.
Olgunlaşmamış ve tatlı domates severim ben.
El armamento Hillbilly será una cosa del pasado.
Taşralı zırhı geçmişte kalacak. - Nerede oturuyor?
Primero, granjero, debes aprender un poco de respeto.
Hillbilly, etrafına karşı saygılı olmayı öğreneceksin.
Hillbilly Willy está comenzando a acercarse y pasa a Marshal Tito a paso largo.
Hillbilly Wiılly geliyor ve Marshal Tito'yu geçerken...
Hillbilly Willy está comenzando a acercarse...
Hillbilly Wiılly hızlanmaya başladı...
- ¡ Hillbilly gana por una nariz!
. - Burun farkıyla Hillbilly kazanıyor!
¿ Has oído que... el paleto de Tennessee me ignora?
Duydun mu? Tennessee Hillbilly beni engelledi.
He hecho algunas canciones hillbilly ¿ Carls Perkin?
Sizin de bildiğiniz bazı şarkıları yazmış olabilirim. Car Parkers mesela?
Y para tu información, ranchero ni siquiera estuve aquí ayer en la tarde.
Oh, bunu sen mi söylüyorsun? Hillbilly. Dün öğleden sonra burada değildim.
Duros asesinos con una coraza débil.
Hillbilly zırhlı güçlü katil araçlar.
hijo, yo supongo que la ley de Hillbilly es clara.
Evlat, korkarım güneyli kanunları açık.
No estas bien, puto tarado Hillbilly
Haksızsın, seni deli dağ köylüsü!
Está moviendo heroína Hillbilly.
Berduş eroini döndürüyor.
- ¿ Cuál es el reporte, Hillbilly?
- Durum nedir, Hillbilly?
- Hillbilly.
- Hillbilly.
¡ Russo, ve hasta allá arriba y encuentra a Hillbilly!
Russo, buraya gel ve Hillbilly'yi bul!
Y Hillbilly está muerto.
Hillbilly de öldü.
Sí, tendré eso en cuenta si alguna vez soy nominado para el Premio de la Paz de Hillbilly.
Eğer köylülerin barış ödülünü aday gösterilirsem bunu aklımdan çıkarmam.
Facil, novato.
Hillbilly heroin dedikleri şey, değil mi?
Digo que nosotros derrotamos algún asno hillbilly. ( hillbilly : gentilicio de áreas rurales )
Diyorum ki, birkaç köylünün kıçına tekmeyi basalım.
Pensó que las ovejas mutante tenía un cordero, medio ovejas, medio hillbilly.
Koyunun mutasyona uğramış, yarı koyun yarı köylü bir kuzusu olacağını düşündü.
Creo que eres un rudo, tonto del culo del campo * que... ( * NdT : Hillbilly, Paleto )
Bence kaba, kim bilir nerenin köylüsü...
Tocare rockabily, hillbily y psycobily.
Rockabilly, hillbilly, ve psychobilly çalıyorum.
Cualquier montaraz con una pickup llena de fertilizante y nitrato podría haber hecho eso.
Herhangi bir hillbilly gübre ve nitratla bunu yapmış olabilir.
¿ Qué pasa con todos los... pañuelos hillbilly?
Bu iç savaş tavırları da neyin nesi?
no quiero hacerte sentir mal no soy bueno con las palabras bueno dilo ya, hillbilly.
Seni rahatsız hissettirmek istemedim. Cümle kurmakta iyi değilimdir. Hadi dökülsene, acemi.
Ya sabes que a mi padre no le gusta la música hillbilly.
Babamın köy müziğini sevmediğini biliyorsun.
Dejan al niño dorado. Y yo me veo como un extra en Hillbilly Handfishin?
Sonra bizim altın çocuk götüne tekmeyi yiyor ve ben bir realite şovdaki figüranlara dönüyorum.
Viene como un niño de crianza de Georgia con este país, de tipo hillbilly botín, pero había algo en él, el hombre, que él sólo unificó la tripulación.
Georgia'dan buraya, köylü stil tarzıyla, üvey evlat gibi geldi. Ama onda bir şeyler vardı, dostum. Ekibi bir araya getirdi.
Esta especie es culpada de todo lo malo... las guerras, el calentamiento global, rústico programas sobre destilerías ilegales de alcohol.
Bu tür suçladı alır kötü olan her şey için - savaşlar, küresel ısınma, moonshine yapma konusunda hillbilly gösterir
¿ Nos quedamos dormidos viendo Hillbilly Handfishin'?
"Hillbilly Balıkçılarını" izlerken mi uyuyakalmışız?
No, no, solo nos dormimos después de un poco de Hillbilly Handfishin'.
Hayır, hayır. Biraz elle balık yakaladıktan sonra uyuyakaldık.
Yo, hillbilly delgado.
Dağlı arkadaş.
¿ Qué tugurio de palurdos sirve hamburguesas de papallo?
Ne yani, Hillbilly Hellhole hindi etli hamburger mi servis etmeye başlamış?
Bueno, ¿ quieres ver Hillbilly el ginecólogo?
Jinekolog Hillbilly'yi mi izlemek isterdin?
En realidad encuentro este acto campechano... encantador.
Aslında onun hillbilly şeyini bulurum... Çok çekici.
Bueno, yo sólo creo que nos hemos movido en de nuestra fase hillbilly goth.
Bence köylü gotik evremizi çoktan atlattık.
Púdrete, campesino idiota.
A * ına koyum hillbilly.
Vamos, Hillbilly, no, no me mires así.
Hadi ama... Bana öyle bakma.
Aguanta, Hillbilly.
Orada bekle, zonta.
Sólo porque unos palurdos tienen un evento de Noche de Brujas... a mitad de la maldita carretera...
Çünkü bazı hillbilly setleri Bir Cadılar Bayramı la-la kadar Tanrım lanet yolun ortasında...
¿ En Hillbilly Holler?
Amele Vadisi'nde mi?
- Dode esta 90210 school?
Ya Hillbilly ler?