Translate.vc / Espagnol → Turc / Hong
Hong traduction Turc
3,550 traduction parallèle
Yo también le he visto la cara a Wei Hong.
Aslında, Wei Hong'un yüzünü gördüm.
Me encontraré con Wei Hong solo.
Wei Hong ile yalnız buluşacağım.
Esa mujer que conocimos en Hong Kong está trabajando para Macao Park.
Anlayamadın mı? Hong Kong'da tanıştığımız o kadın, Macao Park'ın adamıydı.
Vamos a Hong Kong y atrapemos a ese bastado.
Hadi Hong Kong'a gidelim ve şu serseriyi yakalayalım.
Coloca hombres en la terminal de Ferries, el aeropuerto y la terminal de buses.
Macao Terminaline, Hong Kong Havaalanına ve Merkez Terminale adam gönderin!
Maldita humedad de Hong Kong...
Kahrolası Hong Kong...
¡ Wei Hong, el diamante es una hermosura!
Wei Hong, elmas gerçekten güzel!
Aquí en Hong Kong no.
Hong Kong'da değil.
- ¿ Wei Hong irá a Busan?
- Wei Hong, Busan'a gidecek mi?
Esperen... si él no entrega el diamante, Wei Hong lo matará.
Bekleyin... Macao Park pırlantanın yerini söylemezse Wei Hong onu öldürecek.
- ¿ Dónde está Wei Hong?
- Wei Hong nerede?
¿ Verdad? ¡ Wei Hong!
Öyle mi Wei Hong?
- ¿ Wei Hong?
- Wei Hong mu?
¡ Wei Hong! ¡ Quieto!
Wei Hong, teslim ol!
¿ De Hong Kong?
Hong Kong'dan mısınız?
Pero no es solo en Hong Kong.
Sadece Hong Kong'da olamaz.
¡ Wei Hong!
Wei Hong!
¡ Tengo a Wei Hong!
Wei Hong'u yakaladım!
Está en Hong Kong para venderlo, pero ¿ quién lo comprará a ese precio?
Onu satmak için Hong Kong'da bulunuyor ama kim bu fiyata alır ki?
¿ Vas a Hong Kong?
Hong Kong'a mı gideceksin?
No más negocios en Hong Kong.
Hong Kong'da daha fazla iş yok.
¿ Se reunirá con su novio en Hong Kong?
Hong Kong'da erkek arkadaşınla mı buluşacaksın?
La cocina de Hong Kong es maravillosa.
Hong Kong mutfağı bir harika.
¿ Estás en Hong Kong?
Hong Kong'da mısın?
Me tuve que enterar cuando estaba borrando las evidencias de la policía de Hong Kong.
Hong Kong polisindeki kayıtları yok ederken öğrenmek zorunda kaldım.
Mira, ella le salvó la vida a Myka en Hong Kong, y ambas se las arreglaron para reabrir el portal, lo cual nos salvó a todos.
Bakın, Hong Kong'da Myka'nın hayatını kurtardı ve ikisi birlikte geçidi açmayı başardılar ki sonunda hepimiz kurtulmuş olduk.
Volvía del aeropuerto de Hong Kong en tren, y... y Cris era un chico que estaba huyendo de casa.
Hong Kong'dan dönüşte bir tren istasyonundaydım, ve... Chris ise evinden kaçan bir çocuktu.
India, Hong Kong, Malaysia.
Hindistan, Hong Kong, Malezya.
Bali, Costa Rica, Hong Kong.
Bali, Costa Rica, Hong Kong.
Vamos a Hong Kong.
Hong Kong'a gidelim.
Está bien para mí Hong Kong o cualquier otro lugar al que quieras ir.
Gitmek istediğin yer, Hong Kong ya da neresi olursa olsun, bana uyar.
- ¿ Song Eun Seok? - ¿ Sí?
Bay Hong Eun Suk.
Hasta que la Presidenta Jang se vaya mañana... no podrá salir y causar problemas.
Yarın Başkan Jang Hong Kong'a gidene kadar ortalıkta dolanıp sorun çıkartamayacak.
Se Na. Vamos a Hong Kong y empecemos de cero.
Se Na Hong Kong'a gidip yeniden başlayalım.
Antes de irnos a Hong Kong... deberías despedirte de la madre que te crió.
Hong Kong'a gitmeden önce seni büyüten annenle vedalaşmalıyız.
Me lo llevaré conmigo a Hong Kong.
Bunu yanımda götürürüm.
Sólo porque me voy a Hong Kong... no quiere decir que ya no seré tu hija.
Hem Hong Kong'a gidiyor olmam artık senin kızın olmadığımı göstermez.
Me las llevaré conmigo a Hong Kong para verlas cuando te extrañe.
Bunları yanıma alıp Hong Kong'da seni özlediğimde bakacağım.
¿ Hong Se Na es la hija de la Presidenta Jang?
Hong Se Na Başkan Jang'ın gerçek kızı mıymış?
Pero, si Hong Se Na fue adoptada... y tú también...
Ama Hong Se Na'nın başka bir annesi varsa o senin de annen olabilir.
Secretaria Hong, ¿ qué haces aquí?
Sekreter Hong burada ne yapıyorsun?
¡ Secretaria Hong!
Sekreter Hong!
Vete rápido a Hong Kong.
Hemen Hong Kong'a git.
Se Na, justo hiciste planes... para irte a Hong Kong con tu madre, ¿ verdad?
Se Na sen zaten annenle Hong Kong'a gitmeyi planlıyordun.
Hasta que te llame... quédate en Hong Kong y no pienses en esto.
Ben seni arayana kadar hiçbir şey düşünme. Sadece Hong Kong'da kal.
Pero si Hong Se Na fue adoptada... y tú también...
Hong Se Na'nın başka bir annesi varsa o senin de annen olabilir.
Cuando las cosas se calmen... iré a Hong Kong.
Burada işleri yoluna koyduktan sonra ben de Hong Kong'a geleceğim.
Me avergüenza verla... así que no puedo ir a Hong Kong.
O kadar utanıyorum ki seninle Hong Kong'a gelemem.
¿ De dónde estás llamando?
Nereden arıyorsun? Hong Kong'a gitmedin mi?
Secretaria Hong, dámelo.
- Sekreter Hong. Şunu alayım.
La vi en Hong Kong, pero es un honor verla aquí.
Sizi Hong Kong'tan sonra ülkemizde de görmek bizim için bir onur.