Translate.vc / Espagnol → Turc / Ip
Ip traduction Turc
4,062 traduction parallèle
Nuestra maniobra se transmitió a una dirección IP anónima.
Bizim buraya gelişimiz anonim bir IP adresine gönderilmiş.
La misma IP accedió al sitio web de tu hija.
Kızınızın internet sitesine girenle aynı IP adresi.
Utilizaron el pirateo en remoto para conseguir las IP de los cajeros automáticos, subieron un programa que ordenaba a los cajeros soltar todo el dinero cuando se insertaba una tarjeta codificada.
ATM'lerin IP adreslerini uzaktan hackliyorlar, kodlanmış bir kartı ATM'lere sokarak içinde program olan bu kart ile tüm paraları çekiyorlar.
Cuerda hecha con cortina de tela... atada y usada para levantar el registro de el sótano... tomada para atacar la criatura ciega.
Perde kumaşından yapılma ip kilerden aldığım tahta için kaldıraç görevi görüyor. Yaratığın kör gözlerini avlamak için yapıldı.
Y Eric sigue está investigando las direcciones IP que estaban visualizando la cámara.
Eric de satranç kamerasına bağlanan IP adreslerini tarıyor.
Tenía marcas de cuerdas en las muñecas.
Bileğinin her tarafında ip kesikleri vardı!
Compraste cuerda y lona...
Bir ip ve bir muşamba almışsın.
Pero, David, esta es la pista que hemos estado buscando.
Ama, David, aradığın ip ucu bu işte.
Aquí estamos... sin pistas, sin tableta, nada.
Yeniden ip ucunun, tabletin ve hiçbir şeyimizin olmadığı yere döndük.
Vino de tu dirección IP, y tu cuenta de correo.
Bu yazı, senin IP adresinden ve e-mail hesabından geliyor.
Si me podría prestar un poco de hilo blanco.
Acaba bana beyaz ip verebilir misiniz?
Cortafuegos, protocolos de seguridad IP equiparables a la NSA...
Güvenlik duvarları, NSA seviyesinde I.P. Güvenlik protokolleri...
¿ Puedes conseguir una dirección I.P de su computadora, si está jugando?
Oyundaysa bilgisayarının IP adresini bulabilir misin?
Puede que tuviera
Kesin ip vardı!
¿ Algo de soga tal vez?
Belki biraz da ip?
Imagina a Tammy a sus 18 en bikini, llorando en tu hombro, diciendo "¿ por qué no todos los tipos pueden ser como tú?".
18 yaşındaki Tammy'yi, üzerinde ip bikini omzunda ağlarken ve "Niye tüm erkekler senin gibi olmuyor ki?" derken hayal et.
Necesito que vayas al menú de conexiones de red, esquina superior derecha, y escribas esta dirección IP :
Sağ üst köşedeki Ağ Bağlantıları menüsüne girmeni ve bu IP adresini yazmanı istiyorum :
Porque quizás así podrían encontrar una manera de salir de esto que no involucre a un hombre y una cuerda.
Çünkü belki bu yolla bir adam ve bir ip dışında kendilerine bir yol bulabilirler.
¿ No lo ves, que soy todo lo que se interpone entre tú y la horca?
Görmüyor musun? Seninle ip arasında duruyorum.
Él no sugirió jugar a tirar de la cuerda con una cuerda de tender.
Çamaşır ipiyle ip çekme oyunu oynayalım diyen o değildi.
Significa que fue estrangulado con algo, como una cuerda, una soga...
Bu bir ip izi. Yani kordon ya da ip gibi bir şeyle boğulmuş.
Quien lo haya hecho usó un garrote, lo cual es un palo que pones a través de la cuerda y sólo tienes que mantener la tensión, y...
Bunu yapan kişi boğma ipi kullanmış. Ucunda çubuk olan bir ip ve çevirerek sıkıştırılıyor.
Birkhoff, ¿ alguna pista?
Birkhoff, herhangi bir ip ucu var mı?
¡ Salto cada mañana, hijo!
Her sabah ip atlarım be, evlat.
Tengo una cuerda en el auto.
Arabada ip var.
Tomando el coche entero para ver si no podemos encontrar una ventaja en el Shop.
Dükkan ile ilgili bir ip ucu bulmak için arabayı parçalarına ayırmaya.
Tengo cereales de esos totalmente naturales que te gustan con nueces y fibra y los... pequeños trozos de cuerda en ello...
Şu istediğin tamamen-doğal fındıklı tahıllı mısır gevreğinden getirdim, biraz da ip var içinde.
El banco que transfirió el dinero a Cindy Paralti tomó una dirección IP, y es la de su computadora.
Candy Paralti'nin hesabına para aktarılan banka bir lP adres, yakaladı ve senin bilgisayarına kadar takip ettiler.
Esta banda elástica me está causando una incomodidad inimaginable.
Bu elastik ip delirtecek beni!
Cortafuegos, protocolos de seguridad IP equiparables a la NSA...
Güvenlik duvarlari, NSA seviyesinde I.P. Güvenlik protokolleri...
Mientras le digo cómo podría convencerte de que ha hallado una forma de devolverte tus poderes uno de mis hijos la sorprenderá de atrás y la estrangulará.
Güçlerini nasıl geri getireceğine dair bir yol bulduğuna seni nasıl ikna edeceğini anlatırken oğullarımdan biri arkasına geçip boynuna ip bağlayacak.
- Una cuerda, sí.
- Bir ip, tamam.
Ver si hay un rastro de papeleo.
Bakalım kağıt üzerinde ip ucu var mı.
Así que cuando se rompa, toma un hilo nuevo.
İp kopunca yeni iplik getir.
Estarás aquí, en la sala de hilado dos.
Burada olacaksın, iki numaralı ip eğirme odasında.
Cuerda lo bastante fuerte como para tirar de un arado o sujetar un barco.
Saban sürecek ya da gemi çekecek kadar sağlam ip.
Hace años, había una aprendiz.
Yıllar önce bir çırak vardı. Saçını ip eğirme makinesine kaptırıp kafasını ezdirdi.
Mrs. Flynn tenía múltiples quemaduras, y heridas en sus brazos, piernas y parte superior de los muslos.
Bayan Flynn'in vücudunda birden fazla yanık izi kolunda, bacağında ve kalçasında ip izleri vardı.
Voy a atarte una cuerda al cuello y colgarte...
Boynuna ip geçirip seni asa...
Dame una pista.
Göğsüne mi saçlarına mı? İp ucu ver.
Porque se necesita convencer a Carlos para que ceda algo.
İp ucu alabilir miyim? Bu kütükle ilgili.
¿ Marcas de cuerdas?
İp kesikleri mi?
Compró lona y cuerda.
O bir muşamba ve ip almış.
¿ La cuerda de saltar?
İp atlayan?
¿ Y chico de la cuerda?
İp çocuğa ne dersin?
- una puerta trampa. - O una cabeza trampa.
İp boynuna da dolanmış olabilir ama.
Consejos, del ciudadano común,
- İp uçlarıyla. John Q. Public söylemiş.
Parece una pelea de cuerda asquerosa.
İp çekme oyunu çirkinleşmiş anlaşılan.
¿ Acaso no comprenden el alcance de esta tragedia?
-... sana ip takıp oynatamaz. - Bu trajedinin amacını anlamıyor musunuz?
" Cantidad de hilos :
" İp miktarı :
Tan pronto como se rompa o un error pequeño se convierta en mayor... con cada pase del brazo.
İp kopunca durdur yoksa küçük bir hata her mekikte daha da büyür.