Jill traduction Turc

Jill, tienes que decirle la verdad.

Ona gerçeği söylemelisin.

Mamá, Jill tiene algo que le gustaría contarte. ¿ El qué, Jill?

Jill'in sana söylemek istediği bir şey var. Ne söyleyeceksin Jill?

Se va a divorciar.

Jill boşanıyor.

Hola, hola, estas son Mele e Jill haciendo lo que más les gusta.

Merhaba. Bu Mele ve Jill, söylediklerine göre onlar en sevdiği işi yapıyor.

Así es como le gusta a Jill.

Jill'de böyle seviyor.

Cuando Jill y yo estuvimos separados a Shayla y Taylor no las veía tan seguido.

Jill ile ayrıldığımız zaman Shayla ve Taylor'ı pek fazla görme şansım olmuyordu.

Jill lo aprovecha, estaciona en lugares para inválidos.

Jill Teyzem epey nemalanıyor, özürlülere ayrılan yerlere park ediyor.

Jill Corleone.

Jill Corleone.

Así que me iré al hotel pero agradecería mucho, Jill si pudieras cenar conmigo.

O yüzden şimdi otele döneceğim ama benimle yemeğe çıkarsan da çok minnettar olurum Jill.

Hola, soy Jill.

Selam, ben Jill.

" Jill, hoy me presento ante ti una pizarra limpia...

"Jill, bugün buraya yeni bir başlangıç için geldim."

" Jill, no vine a reclamar nuestras antiguas vidas sino para redefinirlas para desechar los restos calcificados del pasado y aceptar nuestra energía vital...

"Jill bugün burada eski hayatımızı almaya değil, onu yeniden tanımlamaya geldim." "Geçmişin kireçlenmiş kalıntılarından kurtulmak ve hayat enerjimizi birleştirmeye geldim."

Ya no elijo aceptar todo lo que eres, Jill, o lo que serás.

Artık olduğun kişiyi veya olacağın kişiyi kabullenmiyorum Jill.

Ya no elijo abrazarte tal y como eres, Jill.

Artık seni hiçbir şekilde kabullenmiyorum Jill.

¡ Para nada he terminado, Jill!

Daha içimdekilerin yarısını bile söylemedim Jill!

Tendrás noticias de mi abogado, Jill.

Avukatım sana ulaşır Jill.

Jill, ¿ puedes...

Jil, onu sen götür...

En realidad, a los tres porque mis tres hijos debían estar en esta mesa pero Jill acostó a Judah.

Çünkü masada üç oğlumun olması gerekiyordu ama Jill, Judah'ı yatırmış.

Jill y yo estamos separados.

Jill ile bayağı kötüyüz. Ayrılık yoluna girdik.

¿ Cómo es en la cama? La tía Jill.

Jill teyzem yatakta nasıldı?

¿ Podrían decirle a Jill que iré- -

Jill'e benim gittiğimi...

Supongo que esas mujeres, al igual que yo solo querían que alguien hablará de ellas tanto como tú hablas de Jill y Nancy.

Bu yüzden benim gibi diğer kadınlar da belki sadece onlar hakkında da en az Jill ve Nancy kadar konuşmanı istedikleri için sana veriyorlardır.

Yo no lo insultaría, Jill.

Onunla böyle konuşma Jill.

Sí, me acosté con Jill.

Evet, Jill'in amına koydum.

Cielos, Jill.

Yok artık Jill.

Jill, ¿ quieres probarlos?

Jill sen de alsana.

Bueno, Jill, no tengo un agujero. ¿ Lo ves?

Ama delik kalmadı artık Jill, bak.

Necesitas olvidarte de Jill.

Bence artık Jill'i unutmanın zamanı geldi.

Por mí estaría bien que Tampa Jill volara hasta Napa, pero, gracias a una pistola de agua... A tope de margaritas y un comandante de vuelo con cero sentido del humor, actualmente estoy en la lista prohibido-volar.

Tampa Jill'in Napa'ya uçması bana uyar, ancak içtiğim margaritalar sağolsun ve hava memurlarının hiç mizah anlayışının olmaması sayesinde uçuş için kara listeye alındım.

No he podido conseguir que Tampa Jill viniera a la boda.

Tampa Jill'i düğün için getirtemiyorum.

Eso, Jill, no amenaces a Carmen.

Evet, Jill, Carmen'i tehdit etmesene.

- Mira, con Jill en el tour del libro, todo este bebé recae sobre mí.

- Bak zaten Jill de kitap turuna katıldığı için bebek tamamen bana kaldı.

Jill acaba de ser publicada en National Geographic por su trabajo con los rinocerontes en Tanzania.

Jill geçenlerde, Tanzanya'daki gergedanlar üzerine çalışmasıyla National Geographic'de yayımlandı.

De verdad, no estés amenazado por ella.

Cidden, Jill gözünü korkutmasın.

Ahí está Jill contándonos su menopausia prematura.

Burada Jill bize erken başlayan menopozunu anlatıyor.

De veras quiero que seas feliz aquí, Jill.

Burada gerçekten mutlu olmanı istiyorum, Jill.

Luego molestaste a los niños Jack und Jill.

Daha sonra Jack ile Jill'e musallat oldun.

¿ Tu cita de graduación, Jill McManahan?

Mezuniyet balosu kavalyen, Jill McManahan?

Muy bien, tenemos a Sam Holby, Terrence Crammer Vincent Lang, Matt Parker y Jill Olger.

Pekâlâ, Sam Holby, Terrence Crammer Vincent Lang, Matt Parker, ve Jill Olger.

Es seguro decir que la obsesión de Jill con envejecer y casarse al debido tiempo, comenzó en la escuela católica.

Jill'in yaşlanma ve zamanı geçmeden evlenme takıntısının... o zaman başladığını kolaylıkla söyleyebilirim.

Ahí fue cuando Jill quedó programada para planear la próxima vez... Que caminaría por el pasillo... Vestida de blanco.

İşte ondan sonra Jill bir sonraki beyaz elbiseyle adayı gezmesinin... planını yapmaya koyuldu.

Jill, puedes decirme después.

Sonra söylersin Jill.

Jill quiere casarse sólo por casarse porque piensa que es el momento.

Jill öylesine evlenmek istiyor çünkü zamanının geldiğini düşünüyor.

Hallie, tú no puedes compararte a Jill.

Hallie, sen Jill'i hayatta anlayamazsın.

Es... es de mi hermana, Jill.

Kardeşim Jill gönderdi bunu.

Todo es... buen trabajo. Gracias, Jill.

Sağ ol Jill.

- Jill.

- Jill.

Estuvo mal lo que hizo Jill.

Jill'in yaptığı hiç hoş değildi.

Jill, suéter.

Jill, hırka.

- ¿ Jill se fue?

Jill gitti mi?

¿ Quién, Jill?

- Kim, Jill mi?