Translate.vc / Espagnol → Turc / Life
Life traduction Turc
1,272 traduction parallèle
Nisha lo es uno educado Y niña sensata. Puede ser tu amiga.... No un compañero for life. - ¿ Por qué no?
- Nisha, eğitimli ve mantıklı bir kız o arkadaşın olabilir... ama hayat arkadaşın değil.
Estoy en High Life.
Biz High Life'tayız.
Trabajar para "Wild Life"
Vahşi Hayatı Koruma Fonu için çalışıyorum.
Como en las fotos de la revista Life.
- Dergi fotoğraflarındaki gibi.
"¿ Y cómo sabes?" "Leí un artículo en la revista Life".
"Bunu nasıl öğrendin?" dedim. "Life dergisinde okudum."
¿ por qué no pasan por el motel Bettor Life, así nos ponemos...
İstersen Daha İyi Hayat oteline uğrayabilirsin.
- Bueno, necesito una caja de "Hi - Life" y una botella de "Jack"
12 şişe High Life'a ve bir şişe Jack'e ihtiyacım var.
La vida del general Villa.
The Life of General Villa.
Al igual que su cabeza, el filme La vida del general Villa... se ha perdido para siempre.
Başına gelince, The Life Of General Villa adlı film gibi... o da kayıplara karıştı.
No importa cuál... Puede ser Life o Time o News...
Life, Time ya da Newsweek olması önemli değil.
Mira, traje Monopoly, Clue y...
Monopoly. Clue ve Game of Life getirdim!
. Jimmy Stewart en "It's A Wonderful Life".
- Jimmy Stewart, "Harika bir hayat".
Lo más de prisa posible, lo menos caro posible. Así que anoche repasé mis revistas del "Time Llfe Series",
Dün gece eski Time Life serilerini çıkardım.
"El violinista en el tejado", "Qué bello es vivir", o mi selección Sylvester Stallone en "Over the top"
Damdaki Kemancı mı? It's a Wonderful Life mı? Yoksa benim seçimim olan Sylvester Stallone'un Zirveye Çıkış filmi mi?
Dónde está la buena vida?
Good Life. Good Life nerede?
Jo, necesitarás mucha fibra para sacar eso.
Onları çıkarmak için bolca life ihtiyacın olacak.
Se me quedò grabada una foto de "Life Magazine" y...
Life dergisinde beni her zaman etkileyen bir resim vardır. Onu düşündüm.
One Life to Live.
Bir Gecelik Hayat.
Why lead me through a life of misery when you don't care a bag of beans for me
Neden sefil bir hayatım olsun... Üç kuruşluk değerim yok madem...
So I'll just live my life
Hayatımı yaşarım...
Eleanor nos armó una biblioteca de primera línea, que alberga los primeros ejemplares de The Life Aquatic Companion.
Eleanor bizim için gelişmiş bir kütüphane kurdu. Burada Life Aquatic Companion serisinden bir set var.
Conecten este cuerpo a All Life!
Bu vücudu tüm hayata bağlayın!
¿ El doctor Derrick Sommersby de One Life to Live?
One Life to Live'deki Dr. Derrick Sommersby mi?
"Doctor en Medicina Quiropráctica" en la Univ. Life en Atlanta, Georgia.
Atlanta Life Üniversitesi şiroprakti okuluna gittim.
Las fotos de Robert Capa fueron publicadas en la revista "Life" el 19 de junio de 1944.
Robert Capa'nın fotoğrafları, 19 Temmuz 1944'te Life dergisinde yayınlandı.
Demasiados problemas en la vida.
Too many hassles in life
Con La vida de un bombero americano, Edwin S. Porter fue el que... me parece que empezó a compaginar... y a crear un impacto emocional en el público... al presentar juntas dos tomas que no estaban relacionadas.
Edwin S. Porter bence gerçekten "The Life of an American Fireman"... filmi ile birbiri ile bağlantılı olmayan.. iki çekimi birleştirip izleyici üzerinde.. dugusal etki yaratan ilk yönetmendir...
Life Cry.
Yaşam Çığlığı.
- de Life Cry.
-... Yaşam Çığlığı'nın sırası.
Real World, Simple Life, Punk'd.
Real World. Simple Life, Punk'd...
Me siento como Sarah Jane en "Imitación de vida".
Kendimi "Imitation Of Life" tan Sarah Jane gibi hissediyorum.
Recibí un pago residual de tres mil en un episodio de "That's Life".
That's Life bölümünden üç bin arta kalanım var.
Y sé que aún siente algo por ti. "Some enchanted evening" o "Time of my life".
Some Enchanted Evening mi... yoksa, Time of My Life mı?
Una de las más de veinte mil personas que han encontrado su fuerza interior... empleando las técnicas de Life Rules.
Yaklaşık 20.000 insan "Hayat Kuralları" tekniklerini kullanarak güçleniyor.
Empleando las técnicas de Life Rules.
"Hayat Kuralları" tekniklerini kullanın.
Steven Pine, el joven vicepresidente de Life Rules.
Steven Pine, "Hayat Kuralları", başkan yardımcısı.
- Life Rules, ¿ eh, Sam?
- "Hayat Kuralları" mı, Sam?
Life Rules.
Hayat Kuralları.
Gracias por jugar a Life Rules.
"Hayat Kuralları" nı izlediğiniz için teşekkürler.
Yo les convenceré de no matarme usando las Life Rules.
Ben de onlarla "Hayat Kuralları" tekniklerini kullanarak konuşacağım.
El Sr. Life Rules lleva 12 horas poniéndome la cabeza como un bombo. Me ha hecho pensar en mis aspiraciones.
Bay Hayat Kuralları elimde, son 12 saattir durmadan konuşup kafamı şişirdi hayallarim ve özlemlerim üzerine beni de düşündürüyor.
¡ Ya no publican la revista Life, idiota de mierda!
Life dergisi artık yayımlanmıyor, seni kahrolası geri zekâlı!
En el "Life Café", luego del show de Maureen.
Maureen'in gösterisinden sonra Life Cafe'de.
Y Tootie de The Facts of Life estaba ahí.
The Facts Of Life'daki Tootie de ordaymış.
"El Jabón de la Vida".
"Sabun Life".
Green Day - Times of your life.
Green Day, Time Of Your Life.
Es nuestra vida. it " s our life
Bu bizim hayatımız!
¿ Conociste a John Morris, mi editor en "Life"?
Hey Charlie! John Morris'le tanıştın mı?
Mírate.
"Life" da ki resim editörüm?
¡ Buena suerte! - ¡ Es la portada de la revista Life!
- Life dergisinin kapağı!
- ¿ La revista Life?
- Life dergisi mi?