English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espagnol → Turc / Nba

Nba traduction Turc

560 traduction parallèle
de Los Ángeles Lakers... el campeón y goleador de todos los tiempos de la N.B.A., Kareem Abdul-Jabbar.
NBA'de tüm zamanların en skoreri Kareem Abdul-Jabbar.
Hey Steve, te gustaría ganar el campeonato este año?
Hadi söyle bakalım sence bu seneki NBA şampiyonluğunu kim kazanır?
Si sigues tirando así, llegarás a la NBA.
Onları böyle patlatmaya devam edeceksin, İlk beşlerine bakacaksın.
Comparado con... una universidad prestigiosa o con las finales de la NBA... es pan comido.
Prestijli bir üniversiteye ya da NBA play off maçlarına girmekle kıyaslanırsa çocuk oyuncağı.
Apio es la hortaliza oficial de la NBA.
Kereviz NBA'in resmi sebzesi.
Y ahora es el momento de conocer tus estrellas del NBA.
Şimdi NBA All Star'larıyla tanışma zamanı geldi.
Acción de la NBA, es fantástico.
NBA heyecanı bir harika!
Hablando de Michael Jordan Apuesto a que no se sabes quién fue elegido por delante de él en el draft NBA de 1984.
Michael Jordan'dan bahsetmişken eminim ki 1984 NBA draftlarında onu kimin seçtiğini bilmiyorsundur.
¡ Y un jugador de la NBA!
NBA yıldızı.
Ahora juegan en la NBA.
Şimdi NBA'da oynuyorlar.
- Charlie, esto no es Basquet.
- Charlie, burası NBA değil
La NBA no tiene ningún interés en mí.
NBA tarafından keşfedilmeye benzemez.
Y bienvenidos al 38vo Partido de las Estrellas de la NBA... desde el estadio de Chicago.
Ve Chicago Stadium'daki 38. geleneksel NBA All-Star... maçına hoşgeldiniz.
Ahora, yo quiero, sabes, jugar en la NBA... como todo el mundo querría ser.
Şu anda, ben, bilirsiniz, NBA'de oynamak istiyorum... tıpkı diğer herkes gibi.
Eso es lo que - - Eso es algo... Yo sueño y pienso todo el tiempo - - jugar en la NBA.
Bu - Bu her zaman... hayal ettiğim ve düşündüğüm birşey -
Cuando llegue a la NBA... lo primero que voy a hacer...
NBA'e girdiğim zaman... ilk yapacağım şey şu olacak...
Earl toma Arthur y su familia en una visita de reclutamiento... a la escuela secundaria donde jugó la estrella de la NBA Isiah Thomas.
Earl, Arthur'u ve ailesini alıp onları NBA yıldızı... Isiah Thomas'ın oynadığı liseye bir ikna ziyaretine götürdü.
Joe's... la escuela secundaria all-American... all-American de la Universidad de Indiana... cinco veces NBA All-Star...
Lisedeyken Amerikan karmasındaydı... Indiana Üniversitesi'ndeyken Amerikan karmasındaydı... 5 kez NBA'de All-Star seçildi...
Cuando fue a la universidad, y Michael Jordan por primera vez entró a la NBA... ellos, ya sabes, se sentaban y discutían sobre él, quién jugaba mejor.
Koleje gittiği ilk zamanlar, ve Michael Jordan da NBA'e ilk gittiğinde... oturup hangisinin daha iyi oynadığını tartışıyorlardı.
Sabes, yo digo, Hombre, a lo mejor no llegues a la NBA.
Bilirsiniz, ona bazen diyorum ki, " NBA'e gidemeyebilirsin.'"
No hay muchos chicos a cualquier nivel, incluida la NBA... que realmente entienden de qué se trata el básquet.
Basketbolun ne olduğunu gerçekten anlayabilen... hiçbir seviyede çok fazla çocuk yok, NBA'dekiler dahil.
Cuando nos fijamos en algunos de los cuerpos de estos jóvenes, tienen cuerpos listos para la NBA ya.
Bu gençlerden bazılarının vücutlarına bakarsanız, şimdiden NBA'de oynayacak vücutları olduğunu görürsünüz.
Quiero darte una oportunidad a, tal vez algún día... ser uno de esos tipos que gana algo de dinero en Europa o en la NBA.
Ben sana bir fırsat vermek istiyorum, belki günün birinde... Avrupa'da ya da NBA'de para kazanan adamlardan biri olabilirsin.
Aquí puedes ver los mismos movimientos que usa en la NBA en la actualidad.
işte burada bugün NBA'de de gösterdiği hareketlerin aynısını görüyorsunuz.
Cuando yo era joven-Cuando yo era chico, eso es todo lo que pensaba - la NBA.
Gençken - daha küçükken, aklım fikrim NBA'deydi.
Hace cuatro años, eso es todo Soñaba con jugar en la NBA.
4 yıl önce, hayalini kurduğum tek şey NBA'de oynamaktı.
Al llegar a la NBA, No te olvides de mí ", y todas esas cosas... Debo decirles a ellos, Bueno, si no llego,
" NBA'e gittiğinde, bizi de unutma'"ve benzeri şeyler söylese... onlara şöyle diyorum," Eğer başaramazsam, asıl siz beni unutmayın.'"
¿ Quien tuvo el porcentaje mas alto de tiros libres en la NBA en una temporada? Kelly.
NBA'de bir sezonda en yüksek serbest atış yüzdesi kime aittir?
¡ Charles Barkley ha puesto a los Suns en las finales de la NBA!
Charles Barkley, Suns'ı NBA finallerine taşıyor!
Estamos hablando de la Asociación Nacional de Baloncesto.
Biz burada... Amerikan Basketbol Ligi'nden ( NBA ) bahsediyoruz.
Estamos en el centro de la final de la NBA.
NBA Finallerinin tam ortasındayız.
Preparándonos para el juego numero seis del campeonato mundial de la NBA y lo que podría ser el último partido aquí en el Boston Garden, antes de que caiga abajo.
NBA Dünya Şampiyonluğu'nun 6. maçı için hazırız ve bu Boston Garden'da Şampiyonu belirleyecek son maç olabilir. Tersi gerçekleşmezse.
La razón por la que es un cerdo egoísta es porque..... Que es el mejor jugador de la NBA.
Bencil topoş bir domuz olmasının nedeni..... NBA'deki en harika oyuncu olmasıdır.
Yo secuestro al jugador mas grande de la NBA, y tu no sabes quién es!
NBA'in en mükemmel oyuncusunu kaçırıyorum, ve sen onu tanımıyorsun!
Aquí, en este ajuste de cuentas, un concurso a lo David y Goliat entre Scott Lewis, el NBA All-Star y Mike O'Hara, un profesor de gimnasia de Charlestown con un colon espástico y algunas sorpresas bajo la manga.
NBA All Star'ı Lewis Scott, ve Charlestown'dan jimnastik öğretmeni Mike O'Hara arasında, süprizlere açık bir intikam maçı olacak.
El último partido de la final de la NBA.
NBA finallerinin son maçı.
- ¿ Quién es el mejor en la NBA
- NBA'de en iyi kim?
Tu no vas a interferir con un nuevo campeonato de la NBA. ¡ Nunca mas!
Yeniden NBA şampiyonluğuna engel olmayacaksın. Asla!
Voy a jugar en la ACB hasta que algún equipo de la NBA necesita un base.
NBA'de guard olana kadar CBA'da oynayacağım.
Usted es el material de la NBA. ¿ Te acuerdas de eso.
Sen NBA'da oynayacaksın. Sakın unutma.
¿ Cómo terminó el partido de la NBA anoche?
Dün geceki "NBA Play-Off" larında skor neydi?
Y luego quiero jugar profesionalmente.
Sonra da ver elini NBA.
La Asociación Nacional de Baloncesto tiene a los mejores jugadores del mundo.
Ulusal Basketbol Ligi NBA. Dünyanın en iyi oyuncuları burada toplanmıştır.
5 jugadores de la ANB fueron puestos en la lista de lesionados en las últimas 24 horas, todos por un misterioso mal que afecta la coordinación.
İnanılmaz bir olay : Son 24 saat içinde 5 NBA oyuncusu... sakat listesine alındı ; hepsi de oyuncunun dengesini etkileyen... esrarengiz bir hastalığa yakalandı.
La ANB debe encarar la realidad.
NBA gerçeklerle yüzleşmeli.
La ANB tiene que encarar la realidad, ¿ no crees?
NBA gerçeklerle yüzleşmeli, değil mi?
Sin Mike, la ANB va a necesitar gente nueva.
Mike gittiğine göre, NBA'de yeni insanlara ihtiyaç olacak.
¡ Le robamos talento a jugadores de la ANB!
NBA oyuncularının yeteneğini çaldık!
Superestrella NBA
NBA Süper YıIdızı
- me lo suponía - eso es todavía no estás en la NBA, así que todavía tengo que trabajar has dicho todavía
Özür dilerim, ama tek başına gitmek zorundasın. Anlamıştım. Doğru.
Nos vemos en la NBA.
NBA'de görüşürüz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]