English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Espagnol → Turc / Nikita

Nikita traduction Turc

1,504 traduction parallèle
Nikita.
Nikita.
Podrías haber... avisado a Nikita con una nota mientras estabas en el escondite.
Mesela Nikita'yı o evde bir not ile uyarabilirdin.
Además tenía que sorprender a Nikita para que su actuación fuera creíble.
Ayrıca, Nikita'nın da oyunumu yemesi gerekiyordu.
Para joder a Nikita.
Sıçayım Nikita'nın ağzına.
Todo esto es por Nikita.
Her şey Nikita'yla ilgili.
- Nikita.
- Nikita. - Evet.
No voy a retenerte de la forma en que intenté retener a Nikita.
Nikita'yı tutmaya çalıştığım gibi seni de tutmaya çalışmayacağım.
Mi consejo para ti... no vuelvas con ella, por ninguna razón.
Ama sana bir tavsiye... Ne olursa olsun Nikita'ya geri dönme.
Ya no necesitas a Nikita, necesitas tomar tus propias decisiones.
Artık ona ihtiyacın yok. Kendi kararlarını kendin vermen gerek.
Nikita está viva.
- Nikki yaşıyor.
Bueno, supongo que si Nikki puede seguir enseñándole el dedo a este agujero del infierno, yo puedo por lo menos cruzar los míos en la espalda.
Fark ettim de madem Nikita bu tehlikeli işi yapmaya devam edecek en azından ben de kendi payıma düşeni yapabilirim.
¿ Mi obsesión?
Saplantı mı? Nikita, etrafına bir bak.
Nikita, mira este lugar. Todo este espacio, y tu sigues durmiendo en una cama de recluta de la División.
Her yer bomboş ama hâlâ Bölüm'ün acemi yatağında yatıyorsun.
Tu conoces a Nikita. A partir de ahora, ella es la principal amenaza a la Seguridad Nacional.
Şu anda kendisi Ulusal Güvenlik'in bir numaralı tehdidi.
Nikita...
Nikita... Bunu yapmak zorunda değilsin.
Les daría pruebas de que está destruída. Nikita...
Nikita.
Y luego la perdí, porque eso... es lo que me merecía.
Sonra da onu kaybettim çünkü hak ettiğim buydu. Nikita, sen yanlış bir şey yapmadın.
División fue creada para eliminar amenazas y ahora mismo nuestra mayor amenaza es...
Bölüm tehditleri durdurmak için kuruldu ve şu anda en büyük tehdit... - Nikita...
- Nikita. - Ella puede causar mucho dolor y sufrimiento con esa caja negra.
- Elindeki o kutuyla pek çok acı ve yıkıma sebep olabilir.
Es uno de los mayores objetivos en este planeta.
Dünyadaki en zor hedeflerden birisi. Nikita da öyle.
No voy detrás de Nikita.
- Ben Nikita'nın peşinde değilim. - Öyle mi?
Voy detrás de la caja negra. Sólo que Nikita está en mi camino.
- Nikita sadece yolumda duruyor.
Esto es un Samsung R100 el tipo de telefono desechable que Nikita y yo usabamos cuando éramos compañeras, prepago, no GPS.
Bu Samsung R100, Nikita ve ben ortakken iş için kullandığımız telefon modeli, ön ödemeli, GPS yok.
Tengo que agradecer a Nikita por su visita, ¿ no?
Bu ziyaret için Nikita'ya teşekkür etmeliyim, değil mi?
Como resultado, Nikita y Michael están usando la caja para destruir este sitio, para destruir lo que te costó décadas construir.
Sonuç olarak da Nikita ve Michael burayı yok etmek için kutuyu kullanıyorlar. Kurmak için on yıllarını verdiğin bu yapıyı yok edecekler. Bu şekilde yaşamak hoşuna gidiyor olamaz.
Buena suerte con Nikita.
Sana da Nikita'yla iyi şanslar.
¿ Qué dicen esos cerebritos del móvil de Nikita?
Adamların Nikita'nın telefonu hakkında ne diyor?
Los ingenieros han rastreado el teléfono desechable de Nikita de su punto de venta, una pequeña tienda wireless en la parte alta de Nueva York fuera de la 87, al norte de Queensbury.
Adamlarımız Nikita'nın telefonunun satış noktasını buldu. Kuzey Queensbury New York'da küçük bir elektronik dükkanı.
Podría haber mandando a un equipo de asalto, pero sé que tú esperabas acercarte a Nikita por tu cuenta.
Bir saldırı ekibi gönderebilirdim ama Nikita'ya kendi bildiğin şekilde yaklaşmak istediğini biliyorum.
Ahora, Nikita sigue pensando que voy por mi cuenta.
Şu anda Nikita hâlâ yalnız başıma olduğumu sanıyor.
¿ Nikita?
Nikita?
- No, Nikita, tenías razón.
- Hayır, sen haklıydın Nikita.
Parece que tenías una forma de contactar con Nikita todo este tiempo y no se lo dijiste a nadie.
Bunca zamandır Nikita ile bağlantın olduğu ama kimseye söylemediğin anlaşıldı.
Es lo que tienes con Nikita.
Çünkü Nikita ile uğraşıyorsan olay budur.
Nikita ha sacado a Tony Merrick de Leavenworth.
Nikita, Tony Merrick'i hapisten kaçırdı.
Amanda, Nikita, son asesinas.
Amanda, Nikita, hepiniz katilsiniz.
Quieres saber a dónde se dirige Nikita.
Nikita'nın bundan sonra nereye gideceğini bilmek istiyorsun.
Cuanto más sé lo que pasa en el mundo, mejor puedo predecir el próximo movimiento de Nikita.
Dünyada neler olduğunu bilirsem Nikita'nın bir sonraki hamlesini tahmin edebilirim.
Nikita, ya no eres responsable por ella, ¿ vale?
Nikita, artık ondan sorumlu değilsin tamam mı?
Por cierto, ¿ dónde está Nikita?
Bu arada, Nikita nerede?
Nikita no quiere verte ahora.
Nikita şu anda seni görmek istemiyor. Onu buldum.
¡ Nikita!
Nikita!
- ¿ Nikita está involucrada?
- Nikita içinde miydi?
Me encontré con Nikita en el campo.
Nikita ile çarpışmaya girdim.
Su tácticas parecen muy brutales.
Nikita'nın yöntemleri çok gaddarca.
Y Nikita nos puede ayudar.
Nikita bize yardım edebilir.
Déjame ir
Nikita, bırak beni!
Claro.
Nikita'yı tanıyorsun.
No me importa lo que Nikita hace.
Nikita'nın ne yaptığı umurumda değil.
Te advertí que no regresaras con Nikita.
Seni Nikita'ya dönmemen konusunda uyarmıştım.
Nikita, no hiciste nada mal.
Yaptım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]