Translate.vc / Espagnol → Turc / Oakland
Oakland traduction Turc
628 traduction parallèle
Escucha. Bajas en Oakland y coges el ferry. Yo te recogeré allí.
Oakland'ta inip feribotu tut, seni buradaki iskelede bekleyeceğim.
Damas y caballeros el próximo partido lo disputarán Pat Pemberton, de Oakland y Gussie Moran, de Santa Monica, California.
Bayanlar ve baylar sıradaki maç Oakland'lı Pat Pemberton ve Santa Monica, California'lı Gussie Moran arasında olacak.
- De California.
- Kaliforniya. Oakland.
La primera vez que le vi en Oakland, dije :
Oakland'da onu ilk gördüğümde dedim ki...
En un par de años más, conmigo jugando en esos pueblecitos, podrías comprarte una sala de billar en Oakland, con seis mesas, y ser corredor de apuestas.
Ben o küçük kasabalarda birkaç yıI daha oynadıktan sonra... Oakland'da bir bilardo salonu açabilesin diye. Altı masa, yanında da at yarışı bahisleri.
Si me ganas la primera partida, me volveré a Oakland.
İlk oyunda beni yenersen doğruca Oakland'a dönerim.
Podría conseguir un trabajo en Oakland.
Belki Oakland'da bir iş bulabilirim.
Yo tomaré Oakland. ¿ Qué decimos?
Sen, Marin County'yi, ben de Oakland'ı alacağım.
Fui a la universidad en Oakland... y había varios chicos blancos... universitarios conmigo.
Ben Oakland'de okula gittim... ve orada birçok beyaz çocuklar vardı.
¿ Has leído que han violado a otra mujer de Oakland?
Oaklandlı bir kadının daha ırzına geçildiğini okudun mu?
¡ Yo no estaba en Oakland!
Oakland civarına hiç gitmedim!
Yo solía ir a una iglesia católica y fui a una metodista, fui a todas las iglesias, tío, pero cuando fui a esta iglesia negra... en Oakland, fui con ánimo.
Βen bir Κatοlik kilisesine giderdim, Metοdist kilisesine de gittim... bütün diğer kiliselere de gittim dοstum, ama sοnra Οakland'daki... bu zenci kilisesine gittim.
- Sargento, busque al capitán Oakland.
- Çavuş, Yüzbaşı Oakland'ı çağır.
No encuentro al teniente Newell ni al capitán Oakland.
Teğmen Newell ve Yüzbaşı Oakland'ı bulamıyorum.
El capitán Oakland y el teniente Newell han desaparecido. Buscadlos.
Yüzbaşı Oakland ve Teğmen Newell kayıp, onları bulacağız.
Conecte con Myrtle e infórmese sobre el capitán Oakland y el teniente Newell.
Sonra da Myrtle Kasabasına yaz. Yüzbaşı Oakland ve Teğmen Newell'ı bulsunlar
Me parece muy bien, pero yo participé en un concurso de pulso... en un bar de Oakland, San Francisco.
Onu bilmem ama ben bir bilek güreşi yarışına girmiştim San Fransisko'da bir barda...
¿ No es usted Harry Moseby, el que jugaba para Oakland?
Sen Oakland'ta oynayan Harry Moseby, değil misin?
Los Oakland Raiders están cerca.
Oakland Raiders'lar yakında.
Viajeros con destino a Berkeley, Oakland y Elizabeth.
Bunların hepsi Berkeley, Oakland ve Elizabeth.
Actualmente vivimos en una casa de dos pisos, con alcoba doble, en el centro de Oakland y tenemos un Studebaker modelo 1948 tres juegos de vajilla fina con incrustaciones de oro un televisor marca Motorola.
Oakland'ın merkezinde, iki odalı dubleks bir evde oturuyoruz ve 1948 model bir Studebaker'ımız üç parçalı yemek odamız Motorola marka televizyonumuz var.
- En Oakland.
- Oakland'de.
Se lo cambié a un jugador por unos programas de Oakland.
Oakland programları için onu oyunculardan biriyle değiştirdim.
Va hacia Oakland.
Tam Oakland'e geliyor.
Tenía 15 años y mi familia vivía en Oakland.
Ben 15 yaşındayken, ailemle Oakland'da oturuyorduk.
Tengo que construir una antena pequeña pero poderosa para que pueda captar señales lejanas como de Sacramento o de Oakland.
Küçük ama çok güçlü bir TV anteni yapacağım... Böylece Sacramento, Oakland gibi çok uzak yerlerden yayın alabileceğim.
Comunidades en las que los negros se descontrolan, sin freno ni castigo, como lo hacen este verano en las calles de Harlem, o en las calles de Oakland,
Zencilerin isyan çıkardığı ve ceza görmediği toplumlara. Tıpkı Harlem sokaklarında, Oakland sokaklarında ya da Chicago sokaklarında yaptıkları gibi!
- ¿ Fuiste a Oakland en Año Nuevo?
- Çok ateşli!
- Los seis conciertos. Dormí en el estacionamiento.
- Oakland'a gittin mi, yeni yılda?
- De Oakland.
- Oakland.
en Oakland
All Saints.
Dennis Bryson y yo trabajamos juntos en Oakland.
Dennis Bryson'la Oakland'da beraber çalışmıştık.
Volveré pronto a Oakland, y... y los visitaré, está bien.
Yakında Oakland'a dönüyorum ve seni ziyaret ederim, eğer istersen.
Me llamó la ex compañera de cuarto de Catherine Tramell. Está en Oakland.
Catherine Tramell'in oda arkadaşı aradı.
El siguiente vuelo que sale de aquí va directo a Nueva Zelandia.
Buradan ilk giden uçak durmadan Yeni Zelanda Oakland'a gidiyor.
- Oakland.
- Oakland'ta.
Oakland.
Oakland.
Al parecer está viva y bien, y vive en Oakland.
Hala hayatta, keyfi yerinde ve Oakland'ta yaşıyor.
- Bien, Oakland. ¿ Qué?
- Tamam. Oakland.
¡ Lo hizo en Oakland!
Beni Oakland'ta çarptı.
Se coló en la computadora de su escuela para alterar sus notas.
Carl Arbogast, 19 yaşında. Oakland bölge okuluna girmiş ve notlarını değiştirmeye çalışırken yakalanmış.
¿ Quieres ir a Oakland?
- Oaktown'a gidiyorum. Gelir misin?
¿ Tienes tus estilos listos para Oakland?
Oakland şovu için modellerini çalıştın mı?
Y a veces él y su amigo llevan un camión de correos a Oakland.
Arada bir o ve arkadaşı posta arabasını Oakland'a götürür.
Llevan un camión a Oakland.
Dediğim gibi, posta arabasını Oakland'a götürüyorlar.
Y no hagas que se harten de ti en Oakland.
Her hafta sonu Oakland'a gitme. Audrey teyzenin nasıl olduğunu biliyorsun.
No vas a dejar que un negro haga que camines hasta Oakland.
Kimsenin seni ta Oakland'a kadar yürütmesine izin vermeyeceksin.
En, oh... en Oakland.
- Şey, Oakland'de.
Ven.
Oakland'daymış.
- Abrí una escuela en Oakland.
Oakland'da bir okul açıyorum.
- AI hermoso centro de Oakland.
- Oakland şehir merkezine.