Translate.vc / Espagnol → Turc / Ocupado
Ocupado traduction Turc
16,325 traduction parallèle
Moribundos Ocupado, sí.
- Dolu dolu öl, evet.
Usted es un hombre muy ocupado.
Meşgul bir adamsınız.
Qué tipo tan ocupado.
Meşgul çocuk seni.
Y para asegurarme que el Dr. Portnow... no esté ocupado y pueda cumplir con las citaciones... será puesto en custodia del Departamento... de Correccionales del condado.
Dr. Protnow'un duruşma zamanlarını karıştırmaması yada meşgul olmaması için,... Cook İlçesi Cezaevinin himayesinde tutulacak.
¿ Así que el maestro estaba muy ocupado para unírsenos?
Maestro bize katılamayacak kadar yorgun.
¡ No lo ves porque estás ocupado gritándole!
Ona sataşmakla meşgul olduğun için fark edemiyorsun!
Bueno, estoy bastante ocupado con otros casos...
Benim ilgilenmem gereken başka işlerim var.
Sé que has estado ocupado, pero la boda es en 10 días.
Bebeğim, çok meşgul olduğunu biliyorum ama düğünümüze 10 gün kaldı.
No, Sr. Bryce, estuve muy ocupado enseñando a la milicia a apuntar, así que nada de medallas para mí, Señor.
Anlayacağınız eski milislere tüfekleri ağaç kütüklerine nişan almayı öğretmekle feci meşguldüm. Hayır, hayır yok! Bana madalya falan yok efendim. "
Lo siento, pero este compartimiento está ocupado.
- Üzgünüm ama bu kompartıman dolu.
Estoy demasiado ocupado persiguiendo ovejas.
L koyunları takip etmeyle meşgul.
Como ves, el alcalde esta muy ocupado.
Gördüğün gibi başkan çok meşgul.
He estado demasiado ocupado ; Y no tengo...
Bense çok meşguldüm, hiç...
Me alegra que estés vivo, pero estoy ocupado.
Yaşadığına çok sevindim ama işim var.
Estoy un poco ocupado, papá.
Şu an biraz meşgulüm baba.
Cuando no estoy ocupado con consejos especiales trabajo para un hombre llamado Gabriel Baker.
Özel danışmanlık yapmakla meşgul olmadığım zaman, Gabriel Baker adında bir adam için çalışıyorum.
¡ Escúpelo, soy un hombre ocupado!
- Hadi ama, ben meşgul bir adamım!
! Hombre, estoy más ocupado que un hombre de una pierna en un concurso de patadas... ¡ Y me encanta!
Öyle meşgulüm ki kıçımı kaşıyacak vaktim bile yok ve buna bayılıyorum!
Estoy... Estoy bastante ocupado.
Ben de çok yoğunum ya.
¿ Podrías estar más ocupado?
- Daha meşgul olmak ister misin?
El señor Coleman está ocupado en una reunión.
Bay Coleman bir toplantıda
Pero si tienes que prepararte para tu boda, si estás tan ocupado...
Ama düğününe bu kadar hazırsan ve çok da işin varsa...
Sí, estoy ocupado con el trabajo.
Haklısın. İşte inanılmaz yoğunum.
No lo fuerces, está muy ocupado.
Meşgulse gelmek zorunda değildir.
Y en este momento está todo ocupado.
Ve şu an itibariyle, sayı hayli fazla.
Y si eso cambia, no está ocupado para él.
Ve eğer değişirse, onun için fazla katılan olmaz.
No digo con seguridad que esté todo ocupado, pero... todo es posible.
Şu anda çok katılan olduğundan emin değilim ama herşey mümkün.
Miller, estoy ocupado.
Miller, meşgulüm.
Yo también estoy ocupado.
Ben de meşgulüm.
"para que pueda comprender mejor. " Me encantaría verlo y saludarlo si no está demasiado ocupado ". ¿ Es una maldita broma?
"Çok meşgul değilseniz yaklaşımımı daha iyi anlamanız için görüşüp bir selam vermek isterim." Şaka mı lan bu?
Mira, Julie, tu padre está muy ocupado hoy...
Bak Julie, baban bugün çok meşgul.
Porque sin duda estará demasiado... ocupado luchando contra su conciencia, como para ayudarnos.
Çünkü şüphesiz, yardım etmek yerine vicdanıyla muhasebe etmekle meşgul olacak.
Pensé que esto podría mantenerte ocupado puesto que ya no está persiguiendo a los hombres malos.
Artık kötü adam kovalamayı bıraktığın için bunlar seni biraz oyalar diye düşündüm.
Nada aparte del hecho un espacio ocupado que necesitamos.
Hiçbir şey. Bize gerekli olan yeri işgal ediyorsunuz.
Estoy ocupado las próximas semanas, pero ahora puedo.
Önümüzdeki birkaç hafta biraz yoğunum, ama şu an müsaitim.
Estabas ocupado mirándome sin ver lo que hacía.
Ne yaptığımı izlemekle çok meşguldün.
Esta semana estaré muy ocupado con los niños. Pero tal vez.
Bu hafta çok yoğunum, çocuklarla ilgilenmem lazım.
Has estado ocupado cuando nadie te estaba viendo.
Kimseler görmezken oldukça meşgulmüşsün.
Hazte el ocupado.
Meşgul görün.
¿ Por qué tienes que verte ocupado?
Neden? Neden meşgul görünmelisin?
Kelly, sí, pero ahora estoy muy ocupado.
- Kelly, evet ama biraz meşgulüm.
Lo que probablemente signifique que nuestro amigo al sur de la frontera está siendo ocupado por federales mexicanos ahora.
Bu da şu anlama geliyor ki, sınırın güney tarafındaki adamımızın başı Meksika polisiyle belâda olabilir.
- ¿ Muy ocupado dirigiendo el país?
- Yönetimde işin çok mu yoğun?
Estoy demasiado ocupado.
Çok meşgulüm.
Sí, solo tendremos que decirle al entrenador que estás ocupado... en ser su guardaespaldas.
Evet, korumalık yapmakla meşgul olduğunu koça söyleriz.
Mientras tú estabas ocupado en prisión, yo cuidaba a mamá, así que Jódete.
Evet. Sen hapishanede meşgulken ben de anneme bakmakla meşguldüm o yüzden siktir olup gidebilirsin.
¿ Ocupado?
Meşgul müsün?
Tu hermana me mantiene ocupado.
Ablan başıma iş çıkarıyor.
Habrías estado ocupado con rubias de piernas largas.
Uzun bacaklı sarışınlara bakar dururdun.
Estoy ocupado.
Meşgulum.
Estoy un poco ocupado aquí.
Meşgulüm biraz.